Bir festival furyasını daha atlattık…
Her dönem beraberinde gündemimize getirdiği tartışmaları eksik olmasa da belli kesimlerin yoğun katılımları ile gerçekleştirilen etkinlik geleneğimiz; Yoğurt Festivalimiz bu sene de gerçekleştirildi.
Hoşnutsuz ettiği kesim; genişçe bir yelpazede eğlenenlere mani teşkil etmedi.
Etkinlik üzerinden Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz adresli “ezber bozdu” yorumları eleştirilerin yanı sıra takdir bulmalar şeklinde de gerçekleşince hayatta eksik olmayan “cilve” unsurunun siyasette de kendine bulduğu yerin işaretiydi.
En büyük yankıyı ilk gece sanatçısı Hadise ve daha doğrusu seçmiş olduğu sahne kostümü uyandırdı galiba. ‘Sahne kostümü' ile ‘günlük yaşam kıyafeti', yerine göre giyinme konusunda sıkıntısı olan kişiler denize takım elbise ya da eşofmanla girdiklerini düşünsün bir... Hadise'nin Silivri'deki son konserinde giydiği kıyafetin bir benzeri ile yakın geçmişte Eurovision göğsümüzü kabartan başarıya imza atmasını ne yapalım peki?! Kaldı ki kadın pazar alışverişinde giymedi o kostümü, sahnedeydi! Çok da etkileyici ve göz kamaştırıcıydı!
Biz en iyisi artık insanların ‘kılık kıyafetini' çekiştirmekte, ne giyip giymedikleri üzerinden onları sosyal yaşamın her alanında hırpalamaktan, başkalarının ahlak bekçiliğinden, sınıflandırma, yaftalamalardan vazgeçip esas meselemiz ve sadede gelelim.
Kılık kıyafet özgürlüğünün kazandırılması için yeterince bedel ödemedi mi bu toplum!? Bu özgürlüğü birilerine hak diğerlerine günah görenler hayırdır?!
Herkesin sadece kendi yaptıklarından sorumlu olduğu ve en çok da yapamadıklarının acısı ile bir gün doyasıya yaşamadan terk edeceği bu dünyayı kendimize de başkalarına da zehir etmekten vazgeçelim.
Yer ve konumu gereği kendini nasıl iyi hissediyorsa, ifade edebiliyorsa bırakalım da kadın, erkek, insanlar özgür olsun, istediği gibi giyinsin.
Şekilcilik ve dar kalıplara sığdırmaya çalışılan, kendisi gibi olmasına izin vermeyen hiç bir şey tam olamaz, yarım yamalak olmaktan sıkılmadık mı?
Velhasıl kelam MHP ve ittifak ortakları için festivalin özellikle ilk ve daha az ikinci gece sanatçı seçimi cesur sayılabilecek nitelikte olup Volkan Yılmaz toplumun temsil ettiği siyasi anlayışa uzak kesimine de hitap etmeyi göze alışı ile dikkat çekti. Şatlar mı bunu getirdi özellikle yapılmak istenen bu muydu bilinmez ama evet bir ezber bozma kesinlikle gerçekleşti.
***
Yayıncılık hayatımızda pek çok övgü de yergi almışızdır ancak görüş ayrılıkları sebebiyle hep mesafeli, insani ilişkiler açısından daima pamuk gibi olduğumuz Yetgin Çavdar'ın unutmadığım ikinci bir sözü de; “Hürhaber beni her elime aldığımda şaşırtıyor…”
***
Binlerce insanı dahil ettiğiniz günlerce süren bir etkinlik programı tabi ki eksiksiz gediksin olmaz ama olabildiğinin en iyisinden de pek uzakta seyretmedi. Emeği geçenler sağ olsun!
Silivri'de tertiplenen Yoğurt Festivali etkinliklerinin pek çoğuna gitmedim, seyrettiklerinin önemli de bir bölümü görev icabıydı ama bana hitap etmiyor diye binlerce kişinin tercih ettiği şeyi görmezden gelmek ya da eleştirmek manasız.
Her etkinlik bir nefes, anlam ve tat taşır Yoğurt Festivalimiz de sosyal ve kent yaşamımızda inkar edilemeyecek yere sahip.
Ağız tadıyla ve daha huzurlu festivaller yaşamamız dileğiyle…