Ferhan Tezcan

Fatih Terim gitsin mi?

1974 yılıydı. Fatih Terim'in  Adana  Demirspor'da  fırtına  gibi  estiği  günlerdi.. Galatasaray'da kulüp başkanı Selahattin Beyazıt'tı. Türkiye'nin en güçlü işadamlarından biriydi. Bilderberg gibi dünyaya söz geçiren kuruluşlarından birisinin de ''söz'' geçiren adamlarından yani masaya vuran biri olarak bilinirdi. Fatih Terim'in mutlaka alınmasını istedi ve alındıda.

Terim o dönemlerinde santrfordu. Boyu çok uzun olmasa bile atakları çok kuvvetli ve  ''atraktif '' bir oyuncuydu. Ama Brıan Bırch o zamanlar Terim'i defansta denedi ve istediğine kavuştu.

Fatih Terim yıllarca Galatasaray'da ''libero'' oynadı ve başarılı oldu. 1985 yılında futbolu Fenerbahçe stadında görkemli bir törenle bıraktı.

Ardından Göztepe ve Ankaragücü gibi iki deneyimi oldu.

Şenes Erzik Futbol Federasyonu başkanı olmuştu. İlk iş Fatih Terim'i Ümit milli takımının başına getirdi.  Milli takımın başına Alman Sepp Pıontek geçmişti. Terim Akdeniz oyunlarında Ümit milli takım ile Akdeniz şampiyonu olunca Pıontek'in yardımcılığına yükseldi.

Pıontek - Terim ikilisi çok iyi bir başlangıç yaptılar.  Sonra Pıontek ülkesine dönünce Fatih Terim milli takımın ''patronu'' oldu.

Sonra ne mi oldu?

İLK AVRUPA ŞAMPİYONASI

Milli takım 1995 yılında İsveç ile deplasmanda 2-2 berabere kalıp 1996 Avrupa Futbol şampiyonasına katılma hakkını elde etti. Ay- yıldızlı ekibin ''çıtası'' yükselmeye başlamıştı. Fatih Terim'li milli takım Avrupa Futbol şampiyonasında pek başarılı olamamıştı. Ama Fatih'i bu kez Galatasaray kaptı.

Galatasaray Fatih Terim ile tam dört yıl üst üste Türkiye ligi şampiyonu oldu. Ardından Türkiye tarihinde ilk kez kazanılan UEFA kupası. O da bir İngiliz takımı Arsenal'i yenerek.

Fatih Terim daha sonra çıtayı daha da yukarı taşıdı. Önce Fıorentına'nın ardından da dünya devi Milan'ın hocası oldu. Fatih Terim bütün dünyanın tanıdığı bir hoca olmuştu.

Galatasaray'da aralıklarla dört şampiyonluk daha aldı.

Pandemi ile Galatasaray'da bir düşüş başladı.

Bu düşüş çalkantılı olarak bugüne dek sürdü.

FATİH TERİM'İ ASALIM MI?

Türk insanında maalesef bir  (çoğunluğu kastetmiyorum) bir ''huy'' var. Başarılı olanı düşürme kompleksi.  Yani yukarı çıkan bir bireyi ayaklarından tutarak ''aşağıya çekme'' düsturu.

Bu Türkiye'de birçok insanda görülüyor.

Eleştiri hakkımız.

Övmek gibi. Fakat bu övme ve abartma duygusu giderek sövmeye gidiyor.

Fatih Terim örneğinde olduğu gibi.  Hepimiz ''egoları'' olan insanlarız. Kimimizde bu ağır basar, kimimizde fark edilmez bile. Terim ''egoları'' olan biri olabilir. Bu suç mudur? Koca bir  ''Hayır''

Fatih Terim ''yiğitliğini, delikanlı'' yapısını çok zaman frenleyememiş ve ''kontrolden” çıkmıştır. Ama Türkiye'nin en iyi ve gelmiş geçmiş en akıllı futbol adamıdır.

Bu sezon gençleri takıma monte etmeye çalışmış ve başarı olma yönünde doğruyu bulduğunu göstermiştir.  Şimdi bütün işimiz Fatih Terim'i yerden yere vurmak mı olmalıdır.

Terim 68 yaşına gelmesine rağmen hala kafası çalışmaktadır. İtalya liginde 65 yaşını geçmiş dört hoca vardır. 72 yaşına gelmiş Lazıo'nun hocası Sarri'yi saymıyorum.

Bu yüzden biraz daha sabretmek ve gelecek günlere saygıyla bakmayı tavsiye ediyorum...

YORUM YAP