20 yıllık aranın ardından profesyonel lige öyle hızlı giriş yaptık ki, özellikle son 3 yılda tüm gelirleri ve kaynakları adeta tükettik.
Ne uğruna tükettik bu kaynaklarımızı?
Hep daha iyi olacak diye tükettik geleceğimizi.
Umutlandık!
Geldiğimiz noktada ise elimizde kalan milyon dolarlık borçlar, senetler, protestolar ve tebligatlar oldu…
Bu sezonu feda sezonu ilan ettik.
Umutla tutunduğumuz Başkan Ümit Kalko ve Yönetim Kurulu üyeleri 100. günlerini değerlendirdikleri basın toplantısında mali tabloyu kısaca özetlemişlerdi bizlere.
Bu güne baktığımızda mali disiplini rayına oturtmak için hatırı sayılı naktini, vaktini feda etmişler gibi görünüyor, Ümit Kalko, Süleyman Gencoğlu, Yusuf Temel, Mutlu Memiş ve Abdul Vahap Aras.
Mali tablonun düzeltilmesi tabii ki çok önemli ama kamuoyu mali tablodan çok takımın aldığı sonuçlar ve puan tablosuyla ilgileniyor.
Geldiğimiz noktada puan tablosunda lider bir takım var.
Feda sezonu denmesine rağmen 3. Lig ortalamasının üzerinde bir takım kuruldu.
Ancak sonuçlar beklentilerin çok altında kaldı.
Sahada sahnelenen oyun da beklentilerin altında kaldı.
İlgililer, sorumlular geçen sezonlarda olduğu gibi, “cambaza bak” diyerek topu başka yerlere atıyorlar ama bir şeylerin eksik, yetersiz ve birimler arası iletişimin kopuk olduğu da aşikâr gibi görünüyor. Sizce de öyle değil mi?
Sızmalar, sızlanmalar o kadar çok ki…
Ortamda endişe, kaygı, şüphe havası hakimse, sabote edildiğini düşünüyorsan şayet, dedikodu değil alırsın eline kılıcı operasyonunu yaparsın.
O gücü kendinde görebiliyorsan şayet…
Bakın Fatih Terim'e, Barselonalı evladını bile sildi ve sonunda affetti.
Teknik patronluk böyledir.
Milyon dolarlık rakamların konuşulduğu yerlerde elinden geleni değil, yapılması gerekeni yapanlar başarıyı yakalar…
Özellikle deplasman maçlarına Futbol Şube Sorumlusu Mutlu Memiş'in gitmiyor olması da düşündürücüdür.
Gelinen noktada şapkanın öne konma vaktidir sanırım.
Ligin ilk yarısı bitti.
Kırıkhan maçından da üç puanı haneye şimdiden yazın.
Bu zamana kadar ki sürece baktığımızda mali disiplini rayına oturtmak için hatırı sayılı naktini, vaktini feda etmiş isimler Başkan Ümit Kalko, İkinci Başkan Süleyman Gencoğlu, Genel Kaptan Yusuf Temel, Futbol Şube Sorumlusu Mutlu Memiş ve Yönetim Kurulu Üyesi Abdul Vahap Aras ile birlikte bu kadar şeyi feda edebiliyorlarsa birilerinin de feda mı yoksa veda mı diyebilmesi gerekmez mi?
Neyi feda edeceksek edelim ama buna değsin.
Üstüne basa basa tekrar edebilirim. Silivrispor'un kadro yapısını bozmak ikinci dönem için ihanet olur. Mevcut kadro yapısı içinde var olan oyunculara güvenildiğinde inanıyorum ki lig sonunda mutlu sona ulaşılacaktır. Şampiyonluk bizim için en azından bu kadro ile bu sezon için lüks değil.
Eldekileri muhafaza edebildiğimiz takdirde yeni oyuncuya gerek de yok. Buna bütçemizin de el verdiğini sanmıyorum. Kadroya yeni dahil etmeyi planlanan en az iki oyuncunun Silivrispor'a lig sonunda en az 150 bin ila 250 bin TL ekstrası olacaktır. Bu durumun da akılda tutulacağına eminim.