21 Mayıs 2018'di.Fenerbahçe'de kongre rüzgârları esiyor, Başkan Aziz Yıldırım'a rakip olarak Ali Koç çıkıyordu. Çok çekişmeli bir kongrenin olacağı belliydi. Kongre öncesi Ali Koç medya ile yaptığı bir konuşmada şöyle ifade kullanmıştı; “Öyle bir takım yaratacağız ki, bu takımı hayallerinizde bile yaşatamazsınız. Kimsenin bunu anlaması kolay değil”
Doğru. Öyle de oldu. Sezon Fenerbahçe'nin küme düşmeme mücadelesiyle geçti. Gelen hoca Cocu gitti. 11 transfer vardı. Bunların dördü yedek kulübesinde otururken, 7'sinin nerede olduğu belli değildi.
Bu seneye de Fenerbahçe yine iddialı girdi. Eee koca Fenerbahçe. Nasıl iddialı olmasındı. Ama takımın hocası Ersun Yanal her maçtan sonra “'Fenerbahçe şampiyon olacak, Siz ikinci kim olacak. Onu bulun” diyordu.
Fenerbahçe hocasını Mart ayının başında yolladı. Korona pandemisi bütün dünya ile birlikte Türkiye'de de futbol durdu. Fenerbahçe hoca arıyordu. Arama günlerce sürüyordu. Sürdükçe sürüyordu. Ancak ya anlaşma olmuyor, ya da teknik direktör futbol Hazirandan itibaren devam ettiği için takımını bırakamıyordu.
Bugüne gelindi. Daha hoca ortada yok.
Ama benim en çok merak ettiğim Fenerbahçe'nin, Trabzonspor kupa maçıydı. Fenerbahçe yönetimi üç-dört gün önce takıma pro-lisanslı bir hocayı İzmir'den getirmişti. Hocanın hiç bir büyük takım tecrübesi yoktu. Takımda bir-iki hafta önce yer alan eski futbolcuları Aurelio'da vardı. Volkan Demirel'de teknik kadrodaydı. Emre Belözoğlu yedek soyunuyor, saha kenarında oturuyordu. Ama sinirliydi. Bir önceki Kayserispor maçında kenarda sarı kart görmüştü.
Trabzonspor maçında çift sarı karttan kırmızı ile soyunma odasına gitmişti. Oysa Fenerbahçe'nin tek umudu Türkiye Kupasıydı. O kupa bütün acıları hafifletebilirdi. Olmadı. Maç sırasında Volkan Demirel arada yukarı çıkıyor, indiğinde de Mehmet Ekici'ye taktik veriyordu. Emre karışıyordu. Volkan karışıyordu. Aurelio karışıyordu. En az karışanı Tahir Karapınar'dı. O da Deniz Türüç değişiminde ‘hata yaptık' demişti. Biz diye konuşuyordu. Çünkü kararları hepsi alıyordu. Yani bir karmaşa, bir çarpıklık vardı. Olmadı.
Koca Ali Koç'un, vizyon sahibi Ali Koç'un Fenerbahçe'si mahalle takımına dönmüştü. Allah Ali Koç'a yardım etsin diyoruz.
GALATASARAY ŞAMPİYONLUKTAN KOPTU MU?
Galatasaray kötü oynamıştı. Rizespor çok daha iyiydi. Ama ya Rizespor Başkanı Hasan Kartal'ın konuşmaları inanılacak gibi değildi. Geçtiğimiz yıl maçtan sonra 'Elimde olsa şimdi silahımı alır hakemleri vururdum' demişti.
Sonra çıktı özür diledi. Bu sene maçtan birkaç gün önce ‘Bein-sports'da bir konuşma yapmış ve çok ağır ifadeler kullanmıştı.
Maç bitti. Ağır konuşmaları bitmedi. ‘Allah'ın sopası yok' cümlesini kullanıyordu. Başta da söyledik. Galatasaray kötü maç oynardı. Rizespor çok iyi oynayabilirdi. Ama Galatasaray'ın iki ağır yaralısı vardı. Rizesporlu futbolcular tarafından sakatlanmışlardı. Ama bir kulüp başkanı böyle ifadeler nasıl kullanabilirdi?
Galatasaray'ın şimdi kalecisi yok. Andone'si zaten yoktu. Böyle eksikler takımı ne duruma sokabilir. Bu Fatih Terim içinde bir imtihan gibi. Terim gibi hocalığı yanında ''mental'' konusunda da tecrübesi olan hocanın bunu başaracağına inanıyoruz.
SERGEN CANER'İ İSTEMEDİ
Beşiktaş'ta Başkan Ahmet Nur Çebi yönetim kurulunu değiştirme çabasında. Kulübe 100 milyon TL veren Çebi, yönetimdeki üyelerden para toplayamayınca yönetimi değiştirme kararı aldı. Bu konuda kararlı olan Çebi, en kısa sürede genel kurula gidip yeni bir yönetim oluşturmaya çalışacak.
Takıma gelince. Teknik direktör Sergen Yalçın, Caner ile yolları ayırdı. Çünkü onun yerine getireceği oyuncu Alanyasporlu N'Sakala ile anlaşma sağlandı. Sergen savunmanın ortasına genç takımdan Erdoğan'ı oturtmayı düşünüyor. Dorukhan'ın bir senesi daha var. Transfer edilecek oyuncular için henüz erken. Transfer sezonu sonu Eylül'ü bulacağı için Sergen acele edilmemesini düşünüyor.
