Gündemi, daha doğrusu Silivri'deki gelişmeleri yakalamak giderek zorlaşıyor. Konular mı hızlandı, biz mi yavaşladık bilmiyorum ama sanıyorum yaptığı işe odaklanmada ekonomik şartların zorlayıcılığında herkes bir parça güçlük çekiyordur bu ara. Sıkıntılara sebep olan koşulları daha çok çalışmak dışında atlatabileceğimiz başka çare olmadığına göre vites yükseltip, işimize bakalım.
Ortaköy Börek Festivali'nin 13.sü gerçekleştirildi Pazar günü. Yine öyle çok ağzımızın tadı yerinde değildi belki ama beldelerimizin o sıcak atmosferi, insanı sarmalayan halleri iyi geliyor.
Uzayan börek kuyrukları arasında, çeşitli stantlar ile getirilen açılım hoş olmuş.
Ortaköy'ün hamarat kadınları, hazırladıkları tepsi tepsi böreklerle maharetlerini ortaya koymuş. Dereceye giren böreklerin sahiplerine ödülleri verildi, Ortaköy muhtarı çıktı kürsüye. Ramazan Yaman üstlendiği göreve çok da yakıştı. Heyecanı, iyi niyeti, çabası, insani yaklaşımı hissediliyor.
Sonra Başkan Bey geldi… Yaptıkları anlatmakla bitirilecek şeyler değil, kısa bir özet geçti, “İlk günlük aşk ve heyecanla, durmaksızın çalışmaya, kronik sorunları çözmeye devam edeceğiz” dedi.
Belediye Başkanları genelde iyi konuşur, ağzı güzel laf yapan insanlardan çıkarlar. Bizim bu dönem şansımız söylediklerini hayata geçiren, vaatleri ile icraatları arasında artı yönde fark yaratan bir Belediye Başkanımızın olması. Bir yerden sonra sıkılır her halde diye düşündüm ama bir şeyi yapmakla yetinmeme, en iyisi gerçekleştirmeye yönelik akıl almaz bir inadı var Yılmaz'ın.
Bu ara yine Yılmaz'ı, Büyük Çekmece Belediye Başkan Adayı olarak kulislerde işleyenlere ilginç bir yakıştırma daha ekleyeyim... “AK Partili olsaydı 2024'ün İBB Başkan Adayıydı” diyenler var. AK Parti'nin İstanbul'da var olan 24 ilçe belediye başkanı arasında, Cumhur İttifakı olarak MHP'den Volkan Yılmaz ile totalde 25 ilçe başkanı arasında iki ismin fark yaratan performansında Başakşehir ve Silivri'nin öne çıkan durumu ifade ediliyor. Biz yerelden baktığımızda da Yılmaz'ın ilçe belediyesine birkaç gömlek büyük geldiğini görüyoruz da İstanbul'un geneli potasında da bu denli belirginlik kazanmış olmasını not etmiş olalım.
Ortaköy'e dönelim...
Sahne programı devam ederken şöyle bir arkalarda gezinelim dedik. Yaş almış yetişkinlerin Rafet El Roman'ın şarkılarının büyüsüne kendisini kaptırmış olarak zarif dansları, gençlerin biralarını yudumlayarak etkinliği izlemesi, kıyafet tercihleri konusunda radikal uçlardaki insanların, dünya bakış açısı farklılığı 10 adım öteden kendini belli edenlerin omuz omuza bir organizasyonda erimiş, kendine yer bulup, eğlenceye kaptırmış olması içimi ısıttı. Ne kadar zor bir araya geliyoruz küçük bir çekirdek ailenin içinde bile artık. Aynı noktaya taşınıp, o konunun içinde, kavgasız, gürültüsüz odaklanıp kendini akışa bırakmayı başarmak büyük meziyet.
Bir parça börekle karnım doymadı kabul : ) ama ruhum tok olarak Ortaköy'den ayrıldık…
“O var, bu yok, festival neyimize…” diyenler Ortaköy'ü kaçırdı belki ama hafta sonu Yoğurt Festivalinin sahilde yaratacağı etki ve toplayacağı insan seline bir karışsınlar derim. Ayran bulursalar içerler, garanti veremem ama ruhlarına iyi gelecek şeyleri yaşayacakları çok yüksek ihtimal, büyük Silivri ailesinin bir parçası olmaya niyetleri varsa tabi…
Başta Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, ekibi, Ortaköy Muhtarı Ramazan Yaman olmak üzere Börek Festivali'nin organizasyonda emeği geçen herkesten Allah razı olsun...
