1987 yılıydı. Galatasaray'a Avrupa Kupalarında Xamax Neuchatel takımı çıkmıştı. Sarı-Kırmızılı takımın teknik direktörü Mustafa Denizli ve Derwall'di. İyi bir ekip kurmuşlardı. Başta Tanju Çolak olmak üzere Uğur Tütüneker, Cüneyt Tanman, Raşit Çetiner, Semih Yuvakuran, Savaş Demiral, rahmetli Erhan Önal, Yusuf Altıntaş, Prekazi ve kaleci Simoviç gibi büyük yıldızları vardı.
Galatasaray İsviçre'de oynanan maça iddialı çıkmıştı. Ancak ne olduysa oldu. Maçın ikinci yarısında üç gol birden yediler.
Ama Galatasaray İstanbul'daki rövanşta da yine istekli ve arzuluydu.
Maç 5-0 bitti. Tanju 3 gol attı. Fakat yan hakemin kafasına gelen bir cisim işi UEFA'ya götürdü. Araya UEFA asbaşkanı Şenes Erzik ve Fenerbahçe başkanı Ali Şen girdi.
Ali Şen çok sevilen biriydi. UEFA'da da çok sıkı dostları vardı.
Nitekim onları araya soktu ve Galatasaray bir sonraki turda ilk maçını o da Monaco maçıydı.
Almanya'nın Köln kentinde oynamasına karar verildi.
O maçı hiçbir zaman unutamam. Köln'ün Mungersdorf stadı en az 80 bin Türk'le doluydu.
O zamanki Başbakan Turgut Özal maça helikopterle gelmişti. Ben basın tribününde rahmetli Mehmet Ali Birand ile birlikte izliyordum,
Hatta defalarca birbirimize sarılmış ve Prekazi'nin golünden sonra sevinç çığlıkları atmıştık.
Galatasaray onu geçip üst turlara çıktı. Sonraki seneler daha da ilerledi.
Mustafa Denizli ile başlayan Avrupa serüveni Fatih Terim'le devam etti.
Ali Sami Yen stadı ne Werder Bremen'leri, ne Steaua Bükreş'leri ne Real Madrid'leri ne Milan'ları ne Mancherster United'lerı gördü.
Ne Juventus'lara kök söktürdü.
Ne Roma'ları ne Lazio'lar eledi.
Galatasaray 17 kez katıldığı Şampiyonlar Ligi'nde ağızlarda 'tat' bıraktı.
O Ay-Yıldızla coşan vatan sevgisi ile dolu göğsümüzü kabarttı.
Şimdi gelelim 2023 yılına...
Bir önceki yılı hüsranla kapatan Galatasaray 2022 sezonuna fırtına gibi giriş yaptı.
Icardı gibi bir dünya starı ile yürüyen kulüp şampiyonluğu da söke söke aldı.
Şimdi üç eleme turunu bitiren Galatasaray Şampiyonlar Ligi gruplarına kapağı attı.
Rakipler Bayern Munih, Manchester Unıted ve Kopenhag.
Bayern Munih'i bir kenara bırakırsak Manchester Unıted eski davalımız. Ferguson zamanında bile bizden çok çektiler. Fenerbahçe'den de aynı şekilde. Kopenhag zaten dengimiz değil.
Galatasaray'ın kusursuz bir kadrosu var. Daha da yüklemeler yapılıyor.
NDombele, Breıvık, Sergio Ramos derken gelen-gidenin haddi hesabı yok.
Fenerbahçe'nin de Galatasaray'ında Süper Ligin diğer takımlarıyla arası yani makas açılıyor.
Hedef Avrupa'da başarılı olmak. Olur mu?
Galatasaray gruptan çıkar mı?
Neden olmasın?
Hoşça kalın…