Çeltik Muhtarı Behzat Demir, hafta sonu mahallesinde yapılan yerli, milli ve sertifikalı arpa tohum ve saman dağıtım programında konuşurken şöyle bir şey söyledi: “Hani bir söz vardır; Başın düştü mü dara arayacaksın Volkan Başkanı…”
Pazar günü Sayalar'da bölgemizin en deneyimli muhtarlarından Hüseyin Ece ise, “1999 yılından beri muhtarlık yapıyorum. Silivri'nin 4 ayrı belediye başkanı ile birlikte çalışma fırsatım oldu. Başkanım sizin gibi bir tane halka elini uzatan Başkan görmedim. Size teşekkür ediyorum” dedi.
Geçtiğimiz haftalar Yolçatı'da bir vatandaşımız dedi ki “Belediye Başkanı yüzü gördük bu dönem Volkan Bey sayesinde…”
‘Biz de basın olarak köylerin yolunu ezberledik gide gele' diye acı bir itiraf da benden geldi.
“Orada bir köy var gitmesek de görmesek de o bizim köyümüz…” şiiri var hani de o işler pek öyle değil artık sanki. Gitmediğiniz, görmediğiniz hiçbir şeyin sizin kalma şansı yok buna köylerimiz de dahil.
“Çiftçilik mi kaldı, hayvancılık mı kaldı?” eleştirileri ve bu alanda yönelik en ufak teşvikin dahi baltalama girişimleri, değil sadece Silivri, toptan insanlığın varlığına doğrudan kasıt! Tarım ve hayvancılıktan vazgeçiş; yaşamdan kopuş. İnsan yemek yemeyi ne kadar erteleyebilir... Giydiğiniz kıyafeti, ayakkabınızı, kullandığınız arabayı, mobilyayı, elektronik eşyayı vs yenilemeyi yıllarca öteleyebilirken beslenmeden ancak bir kaç gün dayanırsınız. Kalitesiz eşyayı kullanırken, yiyeceği midenize indirmek zorunda kalırsınız! Etkisini düşünün!
Köylerde gerçek yaşam halen hüküm sürerken şehrin merkezinde sanal bir gerçeklikle hayati öneme sahip şeyleri ıskalıyoruz. “İnsan geldiği yeri unutursa, gittiği yolda kaybolur” sözü ne kadar doğruymuş. Her şeye hazıra sahip olma alışkanlığı toplumumuzu tembelliğe sevk ederek yozlaştırırken, üretimden kopmak sonumuz olacak.
Göreve geldiği günden beri “Köy, köylü, tarım, çiftçilik, hayvancılık...” diyen, köy okullarına yatırımlar, kırsala sağlık ocakları, spor sahaları kazandıran Belediye Başkanı Volkan Yılmaz'ın gerçek hayatla kopmamak için can çekişen son bağlarımız üzerinde titrediğini anlamak, hakkını teslim etmek için daha ne kadar kayıp vermemiz gerekiyor?
“Türkiye'nin ‘gizli anayasası' veya 'kırmızı kitap' olarak da bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi gibi ülkemizin bir Tarım Politikası Belgesi/Anayasasına bir an önce kavuşturulması” inşallah asla kavuşamayacağımız bir hayal boyutuna ulaşmamıştır. Malum küresel dünya şartları!
Silivri'de bu konuya gerekli hassasiyetin tarımsal ve hayvancılık destekleri ile her geçen gün geliştirilerek gösterilmesi özellikle yerli, milli ve sertifikalı tohum geliştirilmesi, kullanımında gösterilen duyarlılığa ayrıca minnettar olmamız gerekiyor.
*Kendi adına günü kurtarmaya bakmak yerine toplumsal geleceğimize yatırım yapan,
*İlk seçimde iktidarına oy devşirmek için popülizm değil de Silivri'nin uzun vadede çıkarlarına gerçekçi çözümler üreten,
*Merkezin şov potansiyelinde kolaycılık ile göz boyamak varken en uzak ve ücra yerlerde yıllarca ihmal edilen alanlardaki sorunların çözümü için azimle elini taşın altına sürmekten çekinmeyen içten gayretlerinden ötürü…
Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz'ı ve bu zorlu yolda kendisine destek olan ekip arkadaşlarını tebrik ediyor, bir Silivrili olarak teşekkürlerimi sunuyorum. Emeklerinize sağlık!