Ak Parti ile CHP Gençlik Kolları arasındaki polemik sürüyor.
Ferhat Gezeren, CHP'lilerin açıklamalarına verdiği cevap üzerine yeni bir
açıklama yaptı ve şunları söyledi:
GEZEREN: SÖYLEDİKLERİMİZİN ARKASINDAYIZ
"Öncelikle belirtmeliyim ki; Geçtiğimiz günlerde benim
ağzımdan bir açıklama olarak verilen ve CHP gençlik örgütünü hedef alan
söylemler, gazeteci arkadaşımızın sormuş olduğu soruya cevaben söylenmiş sözlerdir.
Durup dururken yapılan özel bir açıklama değildir. Bu sebeple Sn. Anıl Onur'un
bunu gereksiz olarak nitelendirmesi anlamsızdır. Kamuoyu bilmelidir ki, yerel
gündemle alakalı olarak sarf etmiş olduğumuz tüm sözlerin arkasındayız. Ama
anlaşılıyor ki ithamlarımıza cevap veremeyenler konuyu genel siyaset ortamına
çekmeye çalışmaktadırlar. Hem sivil
toplum örgütlerinin hem de siyasi partilerin inisiyatif alarak gerçekleştirmek
istedikleri bu denli önemli bir programa, kendisi katılmadığı gibi, yetkili bir
arkadaşını da göndermeyerek, hem biz siyasi partileri hem STK'ları hem de
programı küçümsemiştir. Böyle bir tutum karşısın da sarf etmiş olduğumuz sözler
gayet yerinde ve gereklidir.
"SÖZLERİ, VİZYONU OLMAYAN BİR GÖRÜŞÜN TAKINDIĞI YAKIŞIKSIZ
BİR TAVIR”
Altını çizmiş olduğumuz problemle ilgili açıklama yapmak
yerine, parti programımızı ve genel başkan yardımcımızı hedef alan sözleri,
vizyonu olmayan bir görüşün takınmış olduğu yakışıksız bir tavırdır.
"KENDİMİZE AİT SÖYLENECEK BİR ÇÖK SÖZÜMÜZ OLACAK”
Eğer konuyu genel siyaset boyutuyla tartışacaksak,
söylenecek her şeye cevabımız olduğu gibi kendimize ait söylenecek bir çök sözümüz
olacaktır. Genel başkan yardımcımız böyle bir söylemde bulunmadığını defalarca
dile getirmiştir. Ancak tatmin olmamalarının tek sebebi siyaset üretemeyenlerin,
siyaseti kirletmek adına ellerine aldıkları çamuru her fırsatta kullanmaya
çalışmalarındandır. Hüseyin Aygün'ün teröristleri kardeşi olarak nitelendirmesi,
genel başkanlarının PKK'yı legal bir örgüt olarak kabul eden metne imza atması,
sözde çözüm amacı için T.B.M.M toplamaya çalışarak, terör örgütünün amacına
hizmet etmeleri hala hafızalarda ki yerini korumaktadır. Meclise gelmemekle
bizi itham edenler, aynı politikayı izleyen MHP'ni de zan altında bıraktıklarını
unutmamalıdırlar. İki önemli partinin aksi bir politika izleyen ve doğruluğu
kendinde görenler, zamanla yanlışlarını anlayacaklardır. Terör konusunda hala
tutarsızca partimizi suçlayanlar, bu konunun siyaset üstü milli bir dava
olduğunu ne yazık ki kavrayamamışlardır. Yerel siyasetten de çok uzak
oldukları, şahsımı iyi analiz edememelerinden anlaşılmaktadır. Örnek aldığım
tek ismin Recep Tayyip Erdoğan olduğunu ve siyaseti kendi özelim de ve kendi
siyasi görüşümle yaptığım gerçeği, dün olduğu gibi bugün de büyük bir kesim
tarafından bilinmektedir. Ne yapmış olduğumuz açıklamalar da, ne de cevap
vermemiz gereken konular da kendi görüşlerimiz dışında hiçbir görüşe yer
vermediğimiz bilinmelidir. Geçtiğimiz gün söylemiş olduğumuz sözleri kayıt
altına alanlar ve yayınlayanlar da bu gerçeğin birebir şahitleridir. Ak Parti
Silivri Gençlik Kolları siyasi vizyonu olan ve eğitimli siyasetçilerden oluşan
bir gençliktir. Her zaman kendi söylemleri olmuş ve bunları savunmuştur. Bundan
sonra da öyle olmaya devam edecektir.
"AK PARTİ SİLİVRİ GENÇLİK KOLLARI, SİYASETİ ANCAK KENDİ
SEVİYESİNE ULAŞMIŞ SİYASETÇİLERLE YAPAR”
Program içeriğine konulmak istenen 10. Yıl marşına karşı
çıktığımız yönünde ki ithamını da Sn. Anıl beye iade ediyorum. Bulunmadığı bir
ortamda ki konularla ilgili olarak kulaktan dolma bilgileri, gerçekmiş gibi
dile getiren bu kardeşimiz; genel başkanının yolunu izlemektedir. Ama
bilmelidir ki bu yol doğru bir yol değildir. Programın temelini oluşturan ve
başlıca yüklenici olan STK temsilcisi Sn. Nurullah Arıkan ve Ülkü Ocakları
Başkanı Sn. Zafer Yalçın böyle bir iddianın gerçek olmadığının en önemli
tanıklarıdır. Tüm kamuoyu bilmelidir ki; Ak Parti Silivri Gençlik Kolları,
siyaseti ancak ve ancak kendi seviyesine ulaşmış siyasetçilerle yapar. Bu
sebeple bu konuyla ilgili olarak tekrar tekrar açıklama yapılmayacaktır.”