Yazar Pınar Altuntaş

Geniş kahkaha

Zaman geçmiş, duygular bir ormanda kaybolmuş, hisler de bir yerlerde çay içiyor; her şey yerli yerinde ama bir tuhaflık var. Uzay yolculuğuna çıkan o kahraman hâlâ kendisi kalmış; yani, aslında her defasında karşımıza çıkan o yeşil yer! Hep “yeşil yer, yeşil yer!” derken, sanki başka bir gezegene gitmişiz de yeşil yer orada kalmış. Bir adım atmakta zorlanmak mı? Ah, bu işte var bir dert! Düşünsene, tam şu anda, burada, varsan var! Neden bir sonraki ana geçmek istemeyesin ki? “Beni bir yere götür!” derken, “Ama şu anımda takılı kalmak da fena değil,” diyor ruhun. Her gün yeni bir uyanış, yeni bir sabah; kahvaltıda yediğin bayat ekmek bile bir uyanış gibi. “Hayat bana yeni bir fırsat verdi!” diyorsun ama sabah uyanınca yastığın sanki seni aldatmış gibi bakıyor. Neyse, sana verilen bu en büyük hediyeyi neden kabul etmeyesin? “Hayat, bana bir sabah daha verdi, ne harika!” demek varken, geçmişin karanlık çukuruna düşmek neden? Geçmişi bırak, yaşadıklarını ve yapamadıklarını kenara at! Hani, başıma gelmeyen kalmadı derken, başına gelen tüm komik anıları bir kenara atıver! Başarısızlık, hayatın tuzu biberidir; tıpkı akşam yemeği için yaptığın ama sonuçta yakaladığın “külleri” gibi. Ama bu dersi almadıysan, suç senin değil! Zaten geçmişe takılıp kalmanın ne anlamı var ki? Şimdi sen buradasın, şimdiki zamandasın, bu andasın! Zaman ilerliyor, yaş alıyorsun, yüzün kırışıyor. “Beni bırak, ben sadece bir zaman dilimiyim!” der gibi bakıyor. Modern çağda botoks ve diğer ürünler seni daha genç gösterebilir ama dostum, ruhun çürüyor, farkında değil misin? “Genç görünmek için her şeyimi veririm,” diyorsan, önce ruhunu yenilemen gerek! Hayalet gibi dolanmak istemiyorsan, ruhsal bakıma ihtiyacın var; gideceğin yer biraz ruhsal spa gibi olmalı! Her şeyi bırak, geçmişi kenara at! Yarın da bak, bu sabah da uyandın; ne mutlu sana! “Ama ya rüya gördümse? Rüyada kedi olmayı seçtimse!” demekten vazgeç! Uyan, var ol, nefes al! Geçmişin, geleceğin ve şimdiki zamanın karmaşasında kaybolmak kolay; ama gülmek, hayatın komedisini oynamak için en güzel yol. Eğer gülmeyi becerebilirsen, başarmış sayılırsın! “Ama ya komik değilse?” diye düşünüyorsan, o zaman da gülmekten vazgeçme; en kötü ihtimalle komik bir anı olarak kalır! Sonuçta, hayat bir komedi sahnesi; sen de bu sahnede başrol oyuncususun. Kahkaha atmayı unuttuğunda, işte o zaman kaybolmuş hissedeceksin. Kendi hikâyenin başkahramanı ol, neşeni bul, ruhunu besle ve unutma: yaşam, her anıyla yeni bir fırsat sunar! O yüzden, geçmişe dair kaygıları bir kenara bırak ve önüne bak. Yeni bir sabahın getirdiği hediyeleri kucakla; her yeni gün, yeniden doğmanın bir başka fırsatı! Hayatın komedisi burada, o yüzden gülmekten vazgeçme! Çünkü gülersen, hayat da sana gülümseyecek!

YORUM YAP