Gören: Ne yaparlarsa yapsınlar bizi de kendi bataklıklarına çekemeyecekler

Gören: Ne yaparlarsa yapsınlar bizi de kendi bataklıklarına çekemeyecekler

04.11.2020 11:25:43

Batı dünyasından peygamberimiz,  Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve camilerimize yönelik saldırılara mecliste söz alarak kınayan AK Parti Meclis Üyesi Yasin Gören, “İnsanlık, adalet, barış ve güvenlik içinde bir dünya için Batı'daki vicdan ve sağduyu sahibi herkesi inisiyatif almaya çağırıyoruz. İçtenlikle inanıyoruz ki daha güzel bir dünya ve gelecek ancak erdem, ahlak ve değerlere yaslanan insanların ellerinde yükselecek” dedi.

Silivri Belediyesi Kasım ayı meclisine AK Parti Belediye Meclis Üyesi Yasin Gören, gündem dışı söz alarak şu konuşmayı yaptı:

GÖREN: DEĞERLERİ HOYRATÇA ÇİĞNEMEKTELER
“Bildiğiniz gibi Batı dünyasında İslam karşıtlığı, değerlere tahammülsüzlükleri, öteki gördüklerini dışlama yaklaşımları her geçen gün artarak devam etmekte. Kutsal değerler açısından zaten iflas etmiş olan batılı zihniyet sözde savunduğunu iddia ettiği insan hakları, demokrasi, çok kültürlülük gibi değerleri de hoyratça çiğnemekte. Her anlamda derin bir değersizliğin içinde yuvarlanmakta. Esasen batılı değerler dediğimiz şeyler sadece sömürü, kan ve gözyaşından ibaret olan, tarihinde hiçbir zaman gerçek bir anlam taşımamış, samimi bir kimliğe dönüşememiş, sadece her türlü ahlaksızlığı kamufle eden bir maske olarak kullanılmış. Son dönemlerde gerek peygamberimize yönelik ahlaksız karikatürler, gerek camilere yapılan saldırılar, gerek Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan ahlaksız yayınlar hem bizi, hem İslam coğrafyasını derinden yaralamış, büyük bir infial uyandırmış.

“NE YAPARLARSA YAPSINLAR BİZİ DE KENDİ BATAKLIKLARINA ASLA ÇEKEMEYECEKLER”
Cumhurbaşkanımıza yönelik saldırıların da medeniyet değerlerimizden duyulan rahatsızlığın bir sonucu olduğunu biliyoruz. Tarihlerinde hiçbir zaman başka medeniyetlere hayat hakkı tanımamış, başka kültürleri sürekli biçmeye çalışmış, kıtaları sömürmekle yerli halklara kendi kültür emperyalizmini zorla dayatmak adına her türlü vahşeti, soykırımı yapmış Akif'in değimiyle “tek dişli kalmış canavar” zihniyeti sahipleri ne yaparlarsa yapsınlar bizi de kendi değersizlik, kutsalsızlık, bataklıklarına asla çekemeyecekler.
Yapılan alçak saldırılar bizi sadece onun yolunda daha büyük aşkla ve güçlü şekilde yürümek için bileyecek. Cumhurbaşkanımıza dönük ahlaksız yayınlar, milletimizin başkanıyla daha çok bütünleşmesini ve hedeflere daha büyük azim ve inançla yürümesinden başka hiçbir sonuç doğuramaz ve doğurmayacak.

“İSTEDİKLERİ GİBİ BİÇİM VERECEKLERİ YA DA İSTEDİKLERİNİ YAPACAKLARI BİR DÜNYA YOK”
Kabul etmeleri ve sindirmeleri zor olsa da artık onların istedikleri gibi biçim verecekleri ya da istediklerini yapacakları bir dünya yok. Artık batı dünyası ve diğerleri diye kategorize edip küresel planlarını uygulayacakları bir dünya yok. Kendi topraklarında olmamak kaydıyla en kanlı terör örgütlerini bile desteklemekten, onlara her türlü lojistik, askeri ve siyasi katkı yapmaktan çekinmeyenler aslında kendi bindikleri dalları kestiklerini görmeli.

“HUZUR VE BARIŞ KARŞILIKLI SAYGI VE HÜRMETLE OLUR”
Terör ve siyaset yan yana olmaz. Benim işime yarayan, benim işime yaramayan terör ayrımları sadece bir akıl tutulmasının ve siyasetsizliğin içine gömülmek demek. Aynı şekilde başka din mensuplarına saldırmakla da siyaset olmaz. Cumhurbaşkanımız da uyardığı gibi batılı devletler terörle mücadelede ahlaklı ve ilkeli bir duruş sergilemedikleri takdirde bunun bütün olumsuz sonuçlarını kendileri de yaşayacaklar. Huzur ve barış karşılıklı saygı ve hürmetle olur. Bizim medeniyet değerlerimiz her zaman çoğulculuğu, çokluk içinde huzur ve güveni, barış ve kardeşliği ilke edinmiş bir medeniyet. Başta Avrupa olmak üzere Batı dünyasının ihtiyaç duyduğu da budur.

“ALÇAK SALDIRILARI NEFRETLE KINIYORUZ”
Avrupa, İslam düşmanlığını, Müslüman ve göçmenleri ikinci sınıf sayan faşist ve ırkçılığı bir yana bırakıp bu yaşlı kıtayı huzur, barış ve güvenli bir yer kılmak için çalışmalı. Alçak saldırıları bir kere daha nefretle kınıyor, bu işe yeltenenleri başta canımızdan çok sevdiğimiz peygamberimiz Muhammet Mustafa olmak üzere tüm mukaddeslerimize karşı saygılı olmaya davet ediyoruz. Bazıları peygamberimizi canımızdan çok sevdiğimizi anlamayabilir. Ona yapılan hakareti kendimize yapılan kabul ettiğimizi kavramayabilir. Ona olan muhabbetimizi fanatizm de diyebilir. Bu onların nasipsizliği. Biz bunu onlara ısrarla en güzel şekilde anlatacağız. Diğer yandan hakkın, adaletin, mazluma sahip çıkmanın ve vicdanların sesi olmuş, tüm ezilenlerin umudu haline gelmiş Türkiye'miz ve onun lideri Recep Tayyip Erdoğan'la iftihar ettiğimizi bir kez daha ilan ediyoruz.
İnsanlık, adalet, barış ve güvenlik içinde bir dünya için Batı'daki vicdan ve sağduyu sahibi herkesi inisiyatif almaya çağırıyoruz. İçtenlikle inanıyoruz ki daha güzel bir dünya ve gelecek ancak erdem, ahlak ve değerlere yaslanan insanların ellerinde yükselecek.”

YILMAZ: BİZE ÖZGÜRLÜK ADINA DERS VERECEK HERHALDE EN SON ÜLKE FRANSA OLMALI
Gören'in açıklamalarına istinaden Başkan Volkan Yılmaz da konuya değinerek görüşlerini şöyle ifade etti: “Son günlerde Fransa, adeta Avrupa Birliği adına özgürlükleri referans alarak, İslam ve Türk karşıtlığı söylemler ve tahrik edici eylemlerle anlaşılmaz tutumuna devam ediyor. Mizah dergisinin dünyanın çok büyük bir nüfusunun insanlarına ve kutsallarına hakaret ederek bunu özgürlük olarak nitelendiriyor. Bu aymazlığını da devam ettirmekte. Sarkozy ısrarla özgürlükleri referans verip bu tür karikatürlerin yayınlanmasına izin vereceğini ve destekleyeceğini ifade etti. Bize özgürlük adına ders verecek herhalde en son ülke Fransa olmalı. Fransa 1500'lü yıllarda sömürgeciliğin en önde gelen ülkelerden biri. Köle pazarlarının kurulup insanların ne şartlarda çalıştırıldığı, yine çok yakın bir tarihte Cezayir'de bir milyona yakın insanın, Ruhan'da da 800 bin Müslümanın katledildiği ve bu katliamları yapanların bize özgürlük dersi vermesi ve sömürgeci referanslarının üstünü örtmesi mümkün değil.
Çocukluk yıllarımda hatırlıyorum Türk Büyükelçiler, Avrupa'da görev yaptıkları ülkelerde teröristler tarafından öldürüldüğünde, bu teröristlerin saklandıkları yerler Fransa'ydı.
Yine çok yakın bir tarihte Sarkozy, sözde üç yüz aydınla beraber Kuran-ı Kerim'in bazı ayetlerinin değiştirilmesi gerektiği noktasında yine tahrik edici açıklamaları oldu. Biz Kuran-ı Kerim'in Allah'ın kelamı olduğunu ve öyle de korunduğunu her seferinde onlara hatırlatıyoruz.
Sarkozy'den sonra Macron, PYD-YPG ile Türkiye Cumhuriyeti arasında Fransa'nın arabulucu olabileceğini söyleyerek ülkemiz ve terör örgütlerini aynı kefeye koymaya çalışması talihsiz bir açıklamaydı.

“FRANSA'YI DA DESTEKÇİLERİNİ DE KINIYORUZ”
Onun için Fransa'nın veya Avrupa'nın Akif'in dediği gibi ‘tek dişi kalmış canavar'ın hem bize hem Müslüman dünyasına özgürlük dersi verecek geçmişlerinin olmadığı gün gibi ortadayken, hangi dinler üzerinden olursa olsun, kutsallar üzerinden yapılmaması gerekenleri yapmaya devam ediyorlar. Hem Fransa'yı hem destekçilerini kınıyoruz.”
Renginar SALİ

YORUM YAP