Yerel yönetimin büyük çabaları ile desteklenen Silivri’nin üniversite kenti olma hedefi dilerim ki belirlenen süreçte ilerler ve gerçekleşir. Aydın Üniversitesi ile geniş bir kesimin tereddütleri vardı. Protokol törenine katılamadım ama Silivri’nin çekincelerinin dikkate alındığına inanmak istiyorum. Silivri’ye ister eğitim isterse de tatil için nitelikli insanların gelmesinde ben bir sakınca görmüyorum. Bu yüzden üniversiteler konusundaki seçiciliğimizin farklı kriterleri olmalı. Silivri’ye ister eğitim alanında ister insan profili bakımından değer katan herkes ve her şeye destek verebiliriz.
TRAFİK CEZASI
Silivrili esnafların yasak bulunan bölgelere park edilen araçların çekilmesi ile ilgili sıkıntısı sürüyor. Konu Esnaf ve Sanatkarlar Oda seçimleri öncesinde epey gündemde olmasına karşın şu anda sıkıntılarda bir iyileşme olmamasına rağmen, bu yönde bir çaba da hissedilmiyor. Şöyle ki; yasak bulunan bölgede park eden araca trafiğin akışını engellemiyorsa sadece ceza kesilmesi gerektiği, aracın çekici ile kaldırılmasının doğru olmadığını özellikle müşterilerini kaçırdığı noktasında esnaflar nazarında değerlendiriyor. Üyeleri, Esnaf Ve Sanatkarlar Odasının hukuk desteği ile bu süreci değerlendirmesine ilişkin taleplerini dile getirdiler. Hem para cezası hem de çekici ücreti özellikle ekonomik kriz dönemlerinde çok can sıkıcı bir durum oluyor.
Bir okuyucumuz Garanti Bankası bankamatikten işlem yaptığı esnada aracını 4’lülerini yanarken bırakmasına rağmen aracının çekildiğini ve trafik cezası kesildiğini anlattı. Amaç vatandaşa eziyet değilse daha dikkatli davranma gereği ortada.
Ayrıca özeklikle sahilde bulunan lokantalar akşam saatlerinde trafik uygulamalarının şehir içi yerine E-5’te yapılmasını talep ediyor. Büyükçekmece esnafının bu yüzden kepenk kapattığı örneği verilerek, Silivri’nin ve esnaflarının iyiliği için kurumlar arasında bazı anlaşmaların, değerlendirmelerin yapılma zorunluluğuna dikkat çekiliyor.
Evirip çevirip söylemeye gerek yok, işin Türkçesi; Müşterilerimize yanı bize rahat nefes aldırın diyor. Bunun formülünü de odasından, yetkililerden bekliyor.
ADAY GİBİ DEĞİL DE İLÇE
BAŞKANI OLARAK KONUŞTU
Havasından mı suyundan mı Silivri geride bıraktığı fırtınalı hafta sonundan sonra yenisine tuhaf bir ortamda girdi. Muhalefet belediye faaliyetlerine ilişkin iyi bir çıkış yakalandığını düşüne dursun, sonrasındaki sessizlik yöneltilen eleştirilerin haklılığını haykırıyor.
Sizden önce okuma fırsatı olanlardanım; Adil Sirkecioğlu bugünkü yazısında Metin Karakaş’ın meclis muhalefet grup sözcüsü olarak başlattığı faaliyet raporuna ilişkin konuşmasını belediye başkan adayı olarak tamamladığını yazıyor.
Sevginar Uygun da birkaç hafta önce Metin Karakaş’ın gönlünde önümüzdeki dönem AKP’nin Belediye Başkan Adaylığı yattığını yazmıştı.
Karakaş da bu durumu inkar dahi etmiyor artık; Işıklar’a daha önce partide düzenlediği bir basın toplantısında son olarak da meclis kürsüsünden “Seni siyaseten yeneceğim. Buna niyet ettim” tarzında cümleler kuruyor.
Karakaş, 2014 hedefini belirlemiş de hala yolun başında olduğu gerçeği üzerinde yeterince durmuyor. Önündeki uzun ve zorlu yolu gücünü tüketmeden, hedefine zarar vermeden yürüme derdi de olmadığı son yaptıklarından anlaşılıyor.
Maalesef niyet ettiği işler o kadar kolay değil. İlçe başkanı olmakla bitmiyor.
Bu arada Sirkecioğlu’na göre başkan adayı, bana göre ise ilçe başkanı olarak konuştu Karakaş, meclis kürsüsünde. Oysa bu kimliği ile söyleyeceklerini partide düzenleyeceği bir basın toplantısına saklasa kendisine de hedeflerine de iyilik yapmış olurdu. Bu gidişle adaylık rüyasını kâbusa dönüştürecek.
Yaptığı hatanın da farkındadır aldığı tepkilerden ama geri dönüşü yok! Çok klişe olacak; kırılan vazoyu onarabilirsiniz ama kırılmışlığın izlerini onaramazsınız.