Bazı insanların altını dolduramadığı gündeme gelme çabaları siyasetçilerde daha da sırıtır. Bazıları da öyle bir kendini hatırlatır ki ‘nasıl unuttum ki' diye oturup kendinize hesap sorar duruma gelirsiniz. Sami Barlas'ın üst geçit ile ilgili CHP'ye verdiği yanıtı okuyunca siyasi kabiliyet potansiyellini bir kez daha düşündüm, yeniden hesap etmek gerektiğini hissettim. Evet, sessiz sakin, efendi ama yeri gelince lafı öyle bir gediğine oturtuyor ki afallıyorsunuz. ‘Sessiz atın çiftesi pek olur' misali hem yarattığı etki kuvvetli hem de hamlesi son derece net. Büyük bir titizlik, akıllıca hamleler, çok yerinde bir çıkış.
31 Mart yerel seçimlerin son virajında adaylığı Cumhur İttifakı adına Volkan Yılmaz kapana kadar, İlçe'nin belediye başkan adayı Sami Barlas, Binali Yıldırım'ın ki Hüseyin Turan'dı… İkisinden biri olsa parti içi dengelerden doğan durum esas rakiplerini yeniden iktidara taşırdı yüksek ihtimal. Tahmin tabi, bunu da aksini de ancak iddia edebiliriz. Tezlerimizin gerçek ve yanlışlığı yaşanmadan kesin olarak bilinemez.
Üst geçit açıklamasının ilçe başkanlığı yerine Barlas tarafından yapılması da enteresan… Kongre arifesinde yeni bir ilçe başkanı belirlenmesi durumunda en güçlü adaylardan birinin bu denli önemli siyasi kozla gündeme gelmesi sanki alttan alta bir geçiş hazırlığı gibi yorumlandı… Konu İBB ile ilgili, Barlas da İBB meclis üyesi diyeceğim ama konu daha çok Karayolları yani devlet ve dolayısıyla hükümetle bağlantılı… Karşı iddia da bir ilçe başkanına ait!? Cevap muhatabının da ilçe başkanı olması beklenirken; hayırlara vesile diyelim…
***
Ben asıl CHP İlçe Başkanı Berker Esen'in, fide desteklemesinden faydalanan köylülere atfen kullandığı ‘sabotaj hazırlığı' ithamının kendisine siyaseten ya da ‘su, gübre ve ilaç' olarak nasıl döneceğini merak ediyordum… CHP'nin kalesine siyasi gol bu kez AK Parti tarafından, Barlas'ın 'ayağından' üst geçit 'pasıyla' geldi… Güzel bir 'güldü' hakkını verelim.
Dönelim sabotajcılıkla itham edilen fidecilere!
Ücretsiz fide buldu diye üretime yüklenen, onun dikimi, çapası, sulaması, yetiştiriciliğini büyük bir gayretle, aylarca emekle yerine getiren köylünün hiç başka derdi yok ürünü satacak imkanı varken, tarlada bırakıp İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu sabote etmek için kullanacak!!! İddia absürt ötesi! Kaldı ki bu insanlara fide verilirken sulama, gübre, ilaç desteği sözü de verilmiş ve yerine getirilemedi; kimsenin sesi çıkmadı. Hadi o olmadı, projeyi yürütenler telafi olarak satın alım garantisi verdiler… Hadi onu da yapamadınız, insanlar hala büyük bir olgunlukla sabrediyor, bunun karşılığında saçma sapan şeylerle itham etmek yerine doğan eksikliğin giderilmesi için çaba sarf edin… Bir şey yaparken her şeyi bozmak marifet değildir, ne olduğunu bulursanız ileride daha doğru yere, sonuçlara yol alırsınız…
Fide desteğinden faydalanan köylünün böyle bir şey yapmadığına eminim de, İmamoğlu'na bilerek ya da bilmeyerek asıl sabotajı projeyi emanet ettiği yöneticiler, anlatmak ve takip etmekle yükümlü siyasi taraftarları yapmasa bari...
