Kutlu, konuya bakış açılarını şöyle açıkladı:
“HALK EKMEK DENGE UNSURUYDU”
“Burada iki ana husus var. Birincisi mevcut belediye, “Ruşeymli ekmek üreteceğim”, “Halkımız daha kaliteli ekmek pazarlayacak” ifadelerini kullanarak yine bir algı oluşturdu. Devir işleminin ilk sinyali Ekmek Üreticileri Federasyonunun bina açılışında verildi. Belediye Başkanı, “Bizim halkımız ucuz ekmek tüketecek kadar zengin değil” diye bir ifade kullandı. Geçmiş dönemlerde Halk Ekmeğin mevcudiyeti hep buradaki ekonomik politika ve denge unsurunu halk adına oluşturmakla gayretliydi. Biz yine isterdik ki Silivri Belediyesi bunu devam ettirsin. Sayın Başkan, “Eskiden 5-10 bin ekmek üretilirdi şimdi 160 bin ekmek üretiliyor. Ben nasıl bu dengeyi sağlayayım?” dedi. Aynı dengeyi daha fazla ekmek üreterek sağlayabilirdi. Halk Ekmek SİLKENT'te kar eden tek birimdi. SİLKENT'in mevcudiyetindeki diğer bütün kurumlar zarar eden ama Halk Ekmek kar eden bir yapıydı. Sayın Belediye Başkanı herhalde bir siyasi refleks itibariyle özellikle seçimlerden hemen önceki bir zaman dilimi içinde Halk Ekmeği kapatıp Fırıncılar Federasyonuna devriyle alakalı bir sürece girdi. Hemen akabinde Silivri'de ekmek fiyatları 1.25 TL oldu. Yetmezmiş gibi Silivri'nin bütün köy ve mahallelerinde seçim üzeri herkes arazide çalışma yaparken ekmek zammının hükümet zammı olduğunun altını çizdi. Bir taraftan Halk Ekmekten çekileceksin, diğer taraftan Fırıncılar Federasyonuna devredeceksin, kendi beceriksizliğinden sebep bir zam yapılacak yetmedi üzerine bir de köy köy dolaşıp, “Size bu zammı hükümet yaptı” diyeceksin. Bunun için tabiri caizse biraz vicdan sahibi olmak lazım. Etiği ve doğru durmasını bilmek lazım. O dönem İlçe Başkanımız Dilek Hanımın da gayretleriyle belediyenin ortadan çekildiği, fiyat politikasının tamamıyla fırıncı arkadaşların inisiyatifine kaldığı bir süreç oluştuğu için Büyükşehir Belediyemizin Halk Ekmeğini getirdik.
Burada belediyenin mevcudiyeti serbest piyasayla bir denge fiyat politikasını oluşturmaktır. Ne buradaki fırıncı arkadaşlarımızı zarar ettirecek ne de tam tersine tamamını ihya edecek bir sürecin oluşmaması çerçevesinde biz 4 tane Halk Ekmek büfesiyle Silivri'yi sınırlandırdık. Bir tanesi Selimpaşa dâhil olmak üzere bir yer arayışı içindeyiz. Selimpaşa'ya da bir tane Halk Ekmek koymak suretiyle Silivri'yi bitireceğiz. Ama ekmek fiyatlarına zam yapılırsa o zaman 4 tane daha koyarız. Yine zam yapılırsa bir 4 tane daha koyarız. Tekrar zam yapılırsa yine bir 4 tane daha koyarız. Halkımızın ucuz ekmek alma hakkını hiç kimsenin ticari kaygı ve menfaatleri çerçevesinde elinden almasına fırsat vermeyiz.
“BÜYÜKŞEHİR HALK EKMEKLE DENGELEDİK”
Silivri Belediyesi bu fırsatı verdi. Büyükşehir Belediyesi Halk Ekmeği Silivri'de kurulmamış olsaydı, burada fırıncı arkadaşlarımı kötülemek için söylemiyorum ama ticaretle uğraşan herkesin mantığında iyi kötü bu anlayış vardır. Maksimum kar, minimum hizmet anlayışı hepimizin en memnun olacağı ticaret biçimidir. Oradaki arkadaşlarımız da belki daha fazla para kazanmanın gayreti ve refleksi ile ekmek fiyat politikalarını daha yukarı noktalara çıkarabilirdi. Biz bunu Büyükşehir Halk Ekmekle dengeledik. Fırıncı arkadaşlarımızla da defalarca bir araya geldik. Bugün sizinle ne paylaştıysak onlara da süreci aynı şekilde ifade ettik. Ekmeğin gramajı, gramaj üzerindeki birim fiyatını göz önünde bulundurduğumuzda 1.25 TL bir ekmek fiyatı için aslında çok ciddi bir rakam ama Silivri'deki fırıncılarımızın yaşamış olduğu şöyle bir dezavantaj var; nüfus sayısı ile fırın sayısını kıyasladığımızda nüfusa göre yüksek oranda bir fırın var. Bu da fırıncı arkadaşlarımızın çok mümkün şartlarda bu işi yapmalarına olumsuz bir etken oluşturuyor.
Bazı fırınlarımız şu anda ekmek fiyatlarını İstanbul Büyükşehir Belediyesi Halk Ekmek fiyatlarına indirgemiş durumda. Bu bizim doğru bir yol izlediğimizin göstergesi. Büyükşehir'in buradaki gücü ve lojistik varlığı her zaman çok daha kuvvetlidir. Halk adına zarar da etse eğer halkımız pahalı ekmek alacaksa biz burada büfe sayısını artırırız ama ucuz ekmek alacaksa yani fırıncımız 75-80 kuruşa satacaksa herhangi bir problem yok. Biz bunu arkadaşlarımızla da konuştuk bu politika hem fırıncı arkadaşlarımızın hem siyasi dengelerin hem Büyükşehir'in hem de halkımızın ortak menfaatine en yakın olan politika. Yoksa buranın tamamını Halk Ekmekle donatmak bu sefer geçimini fırıncılıktan sağlayan arkadaşlarımıza yazık eden bir durum oluşturacaktır. Biz burada kontrol mekanizmasıyız. Bunu da hiçbir zaman bırakmayacağız. Halkımız bu noktada rahat olsun.
İlçe Tarım Müdürlüğümüz üzerinden belli periyotlarla kontroller yapılıyor ama Büyükşehir noktasında da yapılması gereken bir kontrol varsa bu hususa da eğiliriz. Fırıncı arkadaşlarımızın hijyen konusunda elinden gelen gayreti göstereceklerine inanıyorum.”
