Şenlik organize eden Silivri Hayır Platformu, anayasa değişikliği için yapılacak olan referandumda "hayır" oyu vereceklerini ilan etti.
Başkanlık sistemini içeren Anayasa değişikliği referandumuna ilişkin kararını açıklayan Silivri Hayır Platformu, “hayır” diyeceklerini deklare etti. 4 Mart Cumartesi günü Yaşar Kemal Sergi Salonunda kaydedilen programa, CHP Silivri İlçe Başkanı Suna Göçengil ve yönetimi, CHP İlçe Kadın Kolları Başkanı Elif Yılmazer ve yönetimi, CHP İlçe Gençlik Kolları Başkanı Berker Esen ve yönetimi, belediye meclis üyeleri ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katılımlarıyla katkı sağladı. Programın sunucusu aynı zamanda Silivri Hayır Platformu temsilcisi Baki Çiftçi'nin herkesi Türkiye Cumhuriyeti Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, demokrasi ve insan hakları mücadelesinde yitirilen yurttaşlar ve ülkenin bağımsızlığı uğruna hayatını kaybetmiş tüm şehitlerimizin anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunmaya davet etmesiyle Hayır Şenliği başlamış oldu.
ÇİFTÇİ: BİZE BOYUN EĞDİRMEK İSTEYENLERE HAYIR DİYECEĞİZ
Halka olan sorumluluk gereği referandumun kaderini belirleyecek seçmen kitlesinin harekete geçirilmesi için bu süreçte ortak mücadele hattı oluşturmayı hedeflediklerini açıklayan Baki Çiftçi, duygu ve düşüncelerini şöyle ifade etti: “Bugün buraya ülkemiz için, geleceğimiz için, çocuklarımız için hayırlı bir iş yapmaya geldik. Omuz omuza, gönül gönüle olmaya geldik. Ülkemizin hayrı ve selameti için, birliği ve dirliği için bugün tüm dostlarla, yüreği iyilikten ve güzellikten yana olan, özgürlükten, adaletten ve demokrasiden yana olan, benimde bu ülkeye dair sözüm var, bu hakkımı kimse elimden alamaz diyen herkesle ülkemizin hayrına bir iş yapmak için toplanmış bulunuyoruz. Hoş geldiniz. Sevgili yurttaşlar, hayır kelimesinin bu kadar güzel telaffuz edileceğini kim düşünebilirdi ki? Biliyorsunuz hayır kelimesi bizim dilimize Arapçadan girmiş. Hayır kelimesini daha çok iyilikler, güzellikler dilemek için kullanırız. Çocuklarımız doğduğunda, hayırlı olsun, Allah analı babalı büyütsün deriz. Bir şeyin sahibi olunduğunda hayırlı olsun, güle güle kullanın deriz. Çocuklarımızı evlendirdiğimizde hayırlı olsun, Allah bir yastıkta kocatsın deriz. Yani iyiliğe ve güzelliğe dair ne varsa hayır dileklerimizi iletiriz. Hayırı bu şekilde kullanırız. Diğer şekliyle de zorbalığa, şiddete, adaletsizliğe, rüşvete, talana yani kötü olan şeylere karşı koyma, reddetme düşüncesiyle hayır deriz. Bugün ülkemizin üzerinde karanlık bir bulut dolaşıyor. 150 yıldan beri yurttaş olma sevdasıyla ağır bedeller ödeyerek geldiğimiz bugünlerde bizi 150 yıl geriye taşıyacak bir garabeti önümüze koyup bunu oylatmaya kalkıyorlar. Dünyayı egemenliği altında bulunduran hanedanlar, mülk ve servet sahipleri, kendini soylu ilan etmiş olanlar, yeryüzünün ve Tanrı'nın gölgesi ve temsilcisi olduğunu iddia edenler, 1798'da ilk defa İnsan Ve Yurttaş Hakları Bildirisi yazıldığında, “Herkes eşit doğar” ibaresi dünyada kırılma noktası oldu. İster sarayda, ister mağarada, ister köyde, ister kırda doğun insanlar eşit doğar ve eşit haklara sahiptir. İşte bu düşünce dünyada kırılma noktasına sebep olmuştur. Ama gelin görün ki bugün bizi 300 yıl geriye götürmek isteyen bir diktatörlük anlayışıyla karşı karşıyayız. Ülkemiz gerçekten karanlık bir yola girdi. Biz bu karanlığa hayır diyoruz. Bu karanlığı bütün gücümüzle yırtacak, aydın insanların mücadelesiyle o karanlığı aydınlığa çevireceğiz. O yüzden hayır diyen bütün yurttaşları buradan selamlıyorum. İnsan, insan haklarıyla yurttaştır. Kanun önünde herkesin eşit olduğu ilan edildiğinde egemenlerin, güçlülerin, mülk ve servet sahiplerinin önünde eğilen milyonlarca tebaa, kul, köle ayaklarının üzerine dikilip insan olmanın erdemine ulaştılar. Biz bu yöntemi cumhuriyet tarihi boyunca yaşatmaya çalıştık. Bunun için demokrasi mücadelesi verdik. Bunun için ülkemizin her köşesinde ağır bedeller ödendi. Gencecik canlar kaybedildi, zindanlar insan kalma mücadelesi verenlerle doldurulup taşırıldı ama hiç vazgeçmedik. Tarih boyunca ezenlerle ezilenlerin, hükmedenlerle ona karşı koyanların davası hiç durmadı ve bugün de durmayacağız. Bugün de bize boyun eğdirmek isteyenlere hayır diyeceğiz. Burada herkesin neden hayır dediği bilincinde olduğunu biliyorum. Birbirimizi ikna etmek gibi bir derdimiz yok. Biz sadece bir araya gelerek hayırları çoğaltmak, öteki tarafta olan herkese taşıyıp bu ülkenin birliğine, kardeşliğine ve torunlarımızın geleceğine katkı yapmak istiyoruz. Yeryüzünün özgür ve onurlu çocukları olarak yaşamak istiyoruz. O yüzden bu dayatma ve referandum oyunlarına bütün gücümüzle ve kalbimizle hayır diyeceğiz.”
SİNEVİZYONLU PROPAGANDA ÇALIŞMASI
Konuşmanın ardından katılımcılara “Hayır demezseniz ne olacak?” başlığı altında hazırlanan sinevizyon izletilerek, anayasa değişikliğinin egemenliği bir kişiye teslim etmek amacı taşıdığı açık bir şekilde ortaya kondu.
Şenlik programı akışı, Grup Abdal'ın özgün müzik dinletisiyle devam etti.
Haber:
Hazal BAŞARAN
