Hayırda hayır!?

Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, Ocak toplantısında meclisten 41 dönüm yer satmak için onay istedi. “Satılacak 27 tane arsanın 18 tanesi planlamadaki arkadaşlarımın yapmış oldukları çalışmalarla eksik terklerden ürettikleri. Çalışmışız, üretmişiz, değer katmışız ve bu değeri nakde çevirip Silivri'ye hizmete edeceğiz” dedi.
41 dönüm yer satışına itiraz eden muhalefet kendi 10 yıllık iktidarında 215 dönüm yer satmış.
İktidar 1 milyar 350 milyon TL'lik bütçesini oybirliği ile geçirirken gelir kaleminde 200 milyon liralık bir arsa satışı yapacağını belirtmiş ve onaylatmış durumda aslında.
Muhalefet “Arsa satmayalım borç alalım. Her yıl borçlanma yetkisi veriyoruz, borçlanmıyorsunuz!” diye sitem ediyor iktidara. Bir şeyimiz de normal olsun ama yok bu güzel bir anormallik! Genelde muhalefet iktidarı borçlanma üzerinden delik deşik eder, bizde tersi “Niye borçlanmıyorsunuz?” diye üzerine gidiliyor.
Başkan Bey, “Borçlanamıyorum geçen dönem yapılan usulsüz arsa satışları nedeniyle sürekli olarak teminat mektupları göstermek zorundayız” dese de nafile…
Süheyl Kırkıcı “18 maddenin 17 maddesine onay veren bir CHP grubunu Türkiye'nin hiçbir yerinde göremezsiniz” dedi… İşte sorun da tam olarak şu ki en olmadık yerde itiraz ediyorlar.
Öyle bir itiraz ki sebebini açıklayamıyorlar! İktidarın üzerlerinde haklılığını tepine tepine yedi düvele ilan etmesine yol açıyorlar.
Eylemlerindeki sağlamlığı genelde söylemleri ile yaralayan Başkan Bey, bu kez muhalefetin şansızlığına o konuda da son derece kontrollü ve doğru adımlar attı.
Bora Balcıoğlu ile Süheyl Kırkıcı'nın çırpınışlarına son darbeyi ise MHP Grup Sözcüsü Sultan Aşkın indirdi. Muhalefetin iktidarı sıkıştırması gereken arsa satışında, iktidarın muhalefeti duvara dayadığı bir karar alma süreci izledik.
CHP Grubunun vermiş olduğu kararın siyasi olduğu kesin de mantık çerçevesine oturtulamaması iktidarın kalesini hedef alan golü kendi kalelerinde görmeleri ile sonuçlandı.
“AK Parti geçen dönem bizim hangi arsa satışımıza onay verdi ki biz bu dönem ittifak ortaklarına verelim?” gerekçesini de Yılmaz, “İBB'ye bugüne kadar Cumhur İttifakı Grubu olarak 2200 dönüm yer satışı konusunda onay verdik” diyerek çürüttü. Kısasa kısas, rövanşist eylemlerden medet ummak da bilemedim ki bu saatten sonra nasıl olacak?! Belli bir şey aslında hiçbir yarar sağlamayacak.
“1.5 yıl sonra seçim var niye satışa onay verelim, biz gelince satarız” gerekçesi de bu mantık örgüsü ile yaklaşan değil uzaklaşan bir gerçekliğe işaret ediyor ne yazık ki!
Bu şekildeki “Hayırda hayır var” anlayışını CHP Grubu gözden geçirse çok iyi eder.
Belediye Başkanına tüm içtenlik ve iyi niyetleri ile yardımcı olmaya çalıştıklarına bile inansak, kendine zarar vermek pahasına bunu gerçekleştirmelerinin mantıksızlığı kabak gibi önümüzde!
Genel siyasetteki üzücü olayların gölgesinde Volkan Yılmaz'a CHP'nin örnekteki muhalefeti ilaç gibi gelmiş olmalı.
İyi haftalar herkese…