Bir şeyler hep eksik kalıyor. Hayat gayesi telaşı içinde, her şey için çabalarken hiçbir şeye tam yetişemiyoruz. Cumartesi günü Kadıköy'de En Güzel Karpuz Yarışması vardı. Koca yaz geçti ağız tadıyla bir karpuz yemek nasip olmadı diye söylendim, “Ben de”lerin sayısı şaşırttı. Hadi ben yetişemedim, atladım, gerekli çabayı sarf etmedim etrafımdaki onca insan karpuz diyarı Kadıköy'ün yamacında yaşarken niye Adana, Antalya hatta İran Karpuzu (kabak karışımı) yemek zorunda kaldı? Birkaç yıl önce, Mavi Yelken'de Cumartesi günü kurulan pazarı ziyaret ediyorduk. Pazarı yara yara ta en dipte Değirmenköy ve Kadıköy'den ürün getiren çiftçilere kadar gidip alışverişimizi yıllarca onlardan yaptık. Daha ucuz olması gerekirken (Nakliye bedeli yok diye öyle düşünüyorum…) fiyatı daha yüksek ama lezzeti değdiği, doğallığına güvendiğimiz için sesimiz çıkmazdı.
Yaşar Kemal Sergi Salonu bitişiğinde kendi yetiştirdiği ürünleri satan üreticilerimizi de sık sık ziyaret ediyorum ama çeşit ve aradığınızı her zaman bulamamak gibi sıkıntısı var. Park sorunu da oldukça caydırıcı bir etken.
Keşke şöyle derli toplu kapalı Pazar alanımız olsa da haftanın 7 günü rahatla ve huzur içinde oradan alışveriş yapabilsek. İnşaatı başladı çok şükür. Yerli üreticiye pozitif ayrımcılık sağlanan bir ortam bence hiç fena olmaz. Silivri'de genelde tam tersi bir hava esiyor nedense... Başkalarına topraklarımızda yetişen ürünleri yedirmek için önce hepimiz bir tadına bakmış olalım, bizler sürekli tüketicileri haline gelelim.
Bulgaristan'da bamya yoktu. Burada festivaline defalarca gittim ama yine hiç tadına bakmamıştım. Arkadaşımın ısrarı ile yemeğe başladıktan sonra en sevdiklerim arasında yerini aldı.
Uzun lafın kısası Kadıköy'de üretilen karpuzu, Selimpaşa'nın bamyası, topatan kavununu, Değirmenköy'ün domatesini önce Silivrililere yedirelim hayırlısıyla başkalarına tanıtım ayağının en önemli eşiğini aşmış oluruz.
Para koyarak üretim yapacak gücümüz yok. En önemli sermayemiz tarım topraklarımız ve denizimiz… Emek vererek onlardan kazanabileceğimiz olağanüstü bir zenginlik var. Hem kendimizi, hem Silivri hem de dünyayı kurtarmak hususuna katkı sunmuş olmanın mutluluğu, rahatlığı ise apayrı.
***
Silivri Belediyesinin Afet ve Acil Durum Koordinasyon Merkezi açılışı pek ilgi görmedi, sanıyorum dikkatleri de cezbetmedi. Allah korusun bu merkeze ihtiyaç duyacak boyuta gelirsek yapılmak istenenin değerini jet hızıyla kavrarız. Kavrarız da aynı ölçüde derdimize, sıkıntılarımıza çare bulacağımız hususunda şüpheliyim. Yine de bir çaba var. Bu imar yapılaşmasından açıklık bir alana çıkana dek Allah vermesin ama hayatta kalma şansımız olacağı hususunda da pek endişeliyim.
***
Yoğurdu tanıt, alternatif bitki üretimini teşvik et, kavunuydu, bamyasıydı, domatesiydi, tarım topraklarını koruma ısrarıydı derken hızla tükettiğimiz hayatların ardından elimizde kalacak olanlarla yetinmek zorunda kalacağımız vakitleri hiç düşünmüyoruz.
Hazıra alışmak fena şey… Üretmeden tüketim beklentisi ve çıtasını yükseltmek doğru değil. İnsanoğlu zararlı olan şeyleri bile isteye yapmaktan nasıl mazoşistçe bir zevk alır anlamlandırmak mümkün değil…
Bir iktidar kuşumuz var tek kanatla uçamayacağını anladı yürüyerek mesafe almaya çalışıyor… Bu defa da ayağına sıkıyorlar… Bazen başkaları, yer yer de kendisi her şeyi çok ve iyi bilmek iddiasıyla aynı eylemin faili oluyor… Gel de kafan bozulmasın! Sonra bir bakıyorsunuz Genel Başkanı gibi yürüyen merdivene tersten binmiş aklına taktığı yere daha kolay ulaşmaya çabalıyor tam aksi sonuç doğuracak yöntemlerle… O bu kadar insan adına çabalarken onların önemli bir kısmının sadece seyretmesi ve yorum yapması da garip, heyecan ve şevki öldüren bir şey.
Toplumdaki bireylerden farklı mı olacak seçtikleri? Onlar da acı çekerek var olmanın yolunu buluyor. Uçurtmalar gibi rüzgâra karşı yükselişi benimsiyor.
5 puan geride başlayıp 5 puan önde seçimi bitiren, on puan geride başlayıp on puan önde neden bitirmesin? Kaybetmeden hiçbir şeyin değeri anlaşılmıyor değil mi : )
Bizi mi, kendini mi test ediyor dayanıklılık konusunda ilk bakışta kesin olarak kestirmek mümkün değil : ))
Hayırlara vesile olsun inşallah; yaşadığımız ve düşündüğümüz her şey...
