Bir engele bir kere takılırsanız bu kazadır.
İki kere takılırsanız ihmal olur.
Lakin aynı engele üç kez takılırsanız bunun adı başka bir şey olur.
3. maç oldu.
10 kişi kalan rakibi yine çözemiyoruz.
90 dakikanın 60 dakikasını bir kişi eksik oynayan rakibe gol atamadığımız gibi üstüne maçı farka götürecek pozisyonlar veriyorsak bir yerlerde problem, bir şeylerde kopukluk var demektir.
Bu konuda bağları, bağlantıları kontrol etmek ayarları güncellemek gerekebilir.
Kalecimiz Cihan Topaloğlu olmasaydı bugün çok farklı şeyler yazıyor, konuşuyor olurduk. Ancak Cihan tek başına hepimizi her şeyi kurtardı.
Baktı yetmiyor isyan etti.
Dayanamadı gitti gol attı.
Bu sadece bir gol, bir puan değil çok daha fazlasıydı.
Maç boyunca direndi, yorulmadı, vazgeçmedi, isyan etti, duygu ve tepki olarak zirvedeydi ve ‘iş başa düştü' dedi.
Kimseyi dinlemedi, gitti inanılmazı gerçekleştirdi. Yaptıkları futbolda sık rastlanan şeyler de değildi.
Üst liglerde olsa uluslararası haber yapılır kulübün kahramanı, sembolü olurdu.
Yerel basın her şeyi çok fazla abartır.
Zaten diyeceklerdir ama bu maçın hikâyesi iyi bir takım kültürü yaratabilmek için inanılmaz bir örnek.
Bu görüntüleri izleyenlerin duygulanmaması, mücadeleden vazgeçmesi mümkün değil. Umarız ki alt yapıdan üst yapıya tüm oyuncular bu hikâyeden kendilerine bir pay çıkarırlar.
Hiç hesapsız, pazarlıksız saf duygularla işine odaklanıp hakkını helal ettirmek böyle bir şey olmalı. Helal olsun sana Cihan Topaloğlu.
‘İstediğin zaman mucize diye bir şey yoktur, sadece biraz zaman'dır, sözünü bize belgeledin ama bir dahaki sefere bu işi uzatmalara bırakma kardeşim.