Herkes Rahat Bir Nefes Alsın!

Bugün siyasetçiler atış saham içinde öncelikli sırada değil. Bizim çok bilmiş Yazı İşleri Müdürü Engin Akın’ı paralamayı düşünüyorum.
Sebebini tahmin edersiniz: “Tabii organizasyon için bir bayan seçilirse sınıfta kalmak kolay olur. Futbol topunu görseler bomba diye karakola götüren isimlerin komitenin başına gelmesi dolayısıyla beceriksizliği de beraberinde getirir” diye buyurmuş. Spor sayfalarını pek okumam da şeytan dürttü her halde.
Laflara bak! Organizasyon için bayan seçilince sınıfta kalmak kolay oluyormuş! Erkeklerin yaptığı bütün organizasyonlara başarı madalyası vermek için kuyruk var ya…. Arkalarını toplayan kadınlar olmasa erkekler ne halt yerlerdi acaba?! Bu düşünceme itiraz edenleri özenle liste yapıp, yayınlayacağım! Sıkıysa itiraz eden çıksın da göreyim.
Resmen kadın erkek eşitsizliği üzerine savaş çıkarma sebebidir Engin Bey’in akın akın sergilediği düşünceler. Ne kadar kılıbık olduğunu bilmesem cesarete bak diyeceğim, yaptığı büsbütün akılsızlık! Evde ifadesini alan sıkı bir komutan çıkar nasıl olsa! Bayan komutan. Onlar erkekler sayesinde dışarıda zor komutan oluyor ama evde hiç de öyle değil.
Neyse Silivrispor otoritesi Engin arkadaşımız bayanların başarısızlığından dem vururken, günlerdir üzerinde durduğu Silivrispor keşmekeşinden bi haber sanırsınız.
Anam bir karar veremediniz Saral’ı aday yapıp yapmama konusunda. Bir indiriyorlar, bi çıkartıyorlar adamı. İnsan bir kendi kotardıklarına bakar sonra kadınların beceriksizliğinden dem vurur.
Öleceğim aklıma gelirdi de Elif Uzun’u savunmak zorunda kalacağım gelmezdi. Sayesinde bütün kadınların başarısızlıkla mimlendiğine mi üzüleyim, Akın’ın akıl almaz eleştirilerine mi bilemedim.
İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Halis İşler’den rica edeceğim yıl sonunda sınıfta kalan erkek ve kız öğrencilerin sayısını bir açıklasın!

Kadın deyince; ülke gündemimizi sallayan Deniz Baykal olayının Nesrin Baytok kısmına değinmeden geçemeyeceğim. ÖDTÜ mezunu kadın, uzun yıllar partinin üst kadrolarında görev aldıktan sonra açık kapı buldular ya milletvekilliği seçimini tartışıyor bazıları. Aman ne kadar ayıp! Kadının eğitimi, deneyimi bir anda silindi gitti! Kadın ya zaten bunlara dayanarak yükselmiş olamazdı değil mi!? Yükselişin sebebini hemen buldular ve infazı gerçekleştirdiler.
O pek değerli milletvekilerinin kaçı gerçekten halk iradesiyle belirlendi? Yüzde kaçı ilk okul üstünde eğitim aldı? Daha başka konular da var da girmeyeyim oralara...
Baykal olayının gerçek yüzünü bilmiyorum, aslında merak dahi etmiyorum, ayrıca hiçbir zaman olmadığı kadar bu yaşadıklarından sonra kendisini siyasi bir lider olarak sahiplenme ihtiyacı hissediyorum. Düşmanları bu kadar alçak olan bir insana bir darbe daha indirmek yerine, yardım eli uzatmanın insanlığın gereği olduğunu düşünüyorum. Bu  koşullarda ortada siyaset falan kalmamıştır. İnsanlığımız, etiğimiz sınavdan geçiriliyor. Ya o pis hareketi gerçekleştirenlerin yanında olacağız ya da karşısında, mağdur ettiği kişinin arkasında.
Bence bütün mesele bu kadar basit.
Kadınlar ise her durumda duygularının kurbanı, kullanılanılıp, en ağır bedelleri ödeyenler.
Kadınlar genelde erkeğinin başarısı, erkekler ise onların sıradan olması, sadece onların ekseninde kalması için çalışır. Kadın milletvekillerine önerimdir; kadının başarısını kıskanmadan, içerlemeden kabul eden erkekleri koruma altına alan bir yasa tasarısı geliştirsinler. Yoksa, çok zor bir ihtimal olsa da, erkeklerdeki bu kararlılık varken başarılı kadınların soyu tehlikeye girecek.
Ben de ne kadar doluymuşum bu konuda. Engin, damarıma basmasa hepsi içimde kalacaktı. Offf ! Söyledim kurtuldum.
Kadın ve erkek bir bütünün iki yarısıdır. Bir yarı ne kadar iyi olursa olsun diğerinin ona yetişememesi bütünü olumsuz yönde etkiler. Gelişim aynı oranda olmadığı sürece ne bütünlük kalır ne de aralarında uyum söz konusu olabilir. Bunun için erkekler, kadınlardan aldıkları destekle başarıdan başarıya koşarken, yanlarında hep eşlerini aramalarında fayda var. Aradaki mesafe açıldıkça toparlamak zor olur, ayarsız olur.
Zor günlerde birlikte olduk, başarının etkisiyle elde edilen maddi manevi kazanımların sefasını erkeğin de kadının da tek başına sürmesi ise dün de, bugün de gelecekte de ahlaksızlık, adaletsizlik, çarpıklık olmaya devam edecek.
Bunun için evin reisi olmakla gururlanan erkekler, hayatlarındaki kadınların elini sıkı sıkı tutmalılar. Bunu yapacak istek ve arzu da kalmadıysa adam gibi girdikleri kadınların hayatlarından  aynı şekilde çıkmasını bilmeliler.                   İyi hafta sonları!