Afişler, köprüler, ıslah çalışmaları derken olay döndü dolaştı Silivri Belediyesi’nin sahil düzenlemelerine dayandı. Yerel iktidarın en iddialı olduğu çalışmalardan olduğunu ifade etmeye bile gerek görmüyorum… Köylerde dolaşırken insanların akıllarının İBB ile ilgili çok karışık olduğunu gözlemliyorum. Ama bizde bile sınırlar net değil… Silivri Belediyesi, Eski Ali Çetinkaya Caddesi yeni Başkomutan’da sokak düzenlemesi yapıyor kimse müdahale etmiyor. Ana arterler İBB’ye ait diye biliyoruz oysaki?! Üst geçitler Karayolların diye biliyoruz, asılan afişleri İBB kesiyor!? Köprüler karayolları veya İBB’ye ait, Silivri Belediyesi geçenlerde Vakkas Köprüsü’ne yayalar için ek yaptı kimse müdahale etmedi…
Boşnak Bahçe yıllardır atıl ve korkunç bir halde durdu, Silivri Belediyesi düzenleme yaptı. İBB itiraz eder gibi oldu sonra izin verdi. İnsanlar o bölgede yapılan düzenlemelerin ardından rahat bir nefes aldı. Balıkçı barınaklarının hali herkesin malumu şimdi insanlar oradan ekmek yiyor, hizmet veriyor ama sancısı devam ediyor…
Işıklar, nerede karanlıkta kalan bir nokta, pisliğe batmış, kaderine bırakılmış bir yer buldu ve aydınlığa kavuşturduysa başına dert oldu! İzbelikten çıkartıp da insanların kullanımına açtığınız, birilerine iş imkânı sunduğunuz zaman yaptığınız şeyin yanlışlığı konusunda başkalarının haklı çıkması çok zor. Bizim durumumuzda çok az insan İBB’nin son müdahalesi üzerine Silivri Belediyesi’nin sahil düzenlemelerinin yasallığını tartışır. Silivri sahilini güzelleştiren şeylerin yasal olup olmadığıyla çok az insan ilgilenir. Örneğin Kumluk’ta durdurulan çalışmalara bakalım; bölgedeki çay bahçelerinin tümü AK Partili Belediye döneminde verildi. Ayrıca Risus gibi bir tesisin yapımına izin verildi. Şimdi aynı bölgede mevcut çay bahçelerinin geriye çekilmesi ile yol onarımının yasallığını sorgulamak çok ince bir davranış doğrusu! Şundan herkes emin olsun ki İBB’nin bu hassasiyeti AK Parti’ye burada bir şey kazandırmaz, kaybettirir.
Ne kazandırır biliyor musunuz? Silivri Belediyesi’nin sahillerde yaptığı imalatlara kalite ve güzellik, kullanım açısından on basan yatırımları getirirsiniz buraya insanlar kıyaslama yapar. Yaratmayı başardığınız olumlu yöndeki fark size destek, hak ve oy yağdırır… Ama hem Silivri’ye bir şey yapmayıp hem de yapılanları durdurmak ve ya ortadan kaldırmaya kalkarsanız külliyen zarardasınız demek. Gümüşyaka ve Selimpaşa’da geçen yaz tamamlanan çalışmaları bir yıl sonra, seçimlere sayılı aylar kala denetlemekteki İBB’nin kamu ve yasa takipçiliği samimiyetine inanmak çok zor… Buna AK Partililer de inanmaz, ancak inanmış gibi yapar. "Siz mi şikayet ettiniz sahil düzenlemelerini?” diye sormak için açılan telefonlara da "Valla bir ilgimiz yok” demek suretiyle çaresizlik içinde kıvranırlar. Belki Özcan Işıklar’ı köşeye sıkıştırdıklarını düşünerek içten içe sevinirler ama son gülen iyi güler unutmamak gerekir… İnanmaları gereken bir şey var; oysaki Özcan Işıklar’ı engelleyerek değil kendi imkânlarınız ve gücünüz üzerinde yükselerek hedeflerine ulaşabilirler. Koşulları buna çok müsait, imkânları da sadece doğru adımlar ve stratejiler kurmak zorundalar.
Yapılan bir araştırma insanların seçimlerde dönem içirişinde gerçekleştirilen hizmet ve yatırımlara göre oy vermekten ziyade, gelecek ile ilgili projelerden yola çıkarak (özellikle yerel seçimlerde) tercihlerini belirlediğini ortaya koyuyor. 2004-2009 döneminde Hüseyin Turan’ın yaptıkları ve Özcan Işıklar’ın seçimi farkla kazanmasında ‘yapılan çalışmaların’ etkisini ölçün. Turan seçim boyunca yaptıklarını anlattı, (hele bir doğalgaz muhabbeti vardı hiç dilinden düşürmedi) gelecek dönem projelerine çok az önem verdi. İnsanlar da "Geçen dönem için oy verdik zaten bunları yaptın teşekkür ederiz” deyip seçim stratejisi tamamen gelecek projeleri üzerine kurulu Özcan Işıklar’dan yana tercihini kullandı. Tek etken bu değildi tabi…
"Siyaset bir hizmet yarışı” ifadesinin anlamını, içerik ve değerini politik baskılar, hırslar ne kadar güçlü olursa olsun unutmayın! Unutursanız üzülürsünüz...