Yeni bir yıl beraberinde getirdiği bir dizi umut... Umutlanmak için sebep aramak güzel tabi ama onların uğuruna mücadele ve çaba harcamaktan da vazgeçmememiz lazım... Bu hayatta güvendiğiniz her şey ve herkesin kendiniz dışında belli bir hayal kırıklığı yaratma potansiyeli olduğunu kavradıysanız, istediklerinize sizi taşıyacak olan şeyin kendinizden başkası olamayacağı idrak noktanız geldi demektir...
Kendinize güvenin, hatta çok güvenin çünkü bildiğinizin ötesinde henüz bilmediğiniz şahane işlere imza atabilir ya da süreçlerin altından kalkabilirsiniz...
Ama öyle oturduğunuz ve hiç bir şey yapmadan gelişen güven duygusundan söz etmiyorum siz asıldıkça hayata, zorladıkça imkanları, yaşam size arzu ettiğiniz, hedeflediğiniz şeylere varmak için mutlaka yardımcı olacaktır... Yollarınızın engelsiz oluşuyla değil, karşısına çıkan sorunları çöze çöze istediğiniz yere daha hazırlıklı ulaştırmak asıl mesele...
Bir şeye niyet etiğimizde başlangıç ve ilk aşamalarda önümüze çıkan zorluklardan yılarız genelde... Aman zorlamayım diye düşünürüz; zorlandıkça umduğumuzun bile ötesinde güzellikleri ıskalamak mı, onları yaşamak mı?
Karar sizin?
En güzel şeyler, en çetin uğraşlar sonucu gelir... Ve öyle bir geliştir ki bu, ve de hak ediş bir daha kolay kolay gitmezler...
Yüreğinizi ferah tutun, çabalamaya devam edin sonucunda gelişmiş ve dilediklerinin ötesinde ihtiyacı olanlar sizinle olacaktır...
Hoş geldin 2020... Bize sağlık getir, mutluluk, huzur ve başarı için biz gerekli çalışmayı itinayla ve seve seve katarız ömrümüze : ) Aslında sağlık da bizim elimizde ama ömrünüzün mimarı olurken bedeninizin doktoru olmayı çık sık ihmal ediyoruz… Hedefleriniz için çalışırken, kendinizi geliştirirken beden ve ruh sağlığınız için yürüyüşleri, gülüşleri ve de kendinizi asla ihmal etmeyin.
Yapacak yine çok iş var 2020'de : )
ANLAR
Eğer, yeniden başlayabilseydim yaşamaya,
İkincisinde, daha çok hata yapardım.
Kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım.
Neşeli olurdum, ilkinde olmadığım kadar,
Çok az şeyi
Ciddiyetle yapardım.
Temizlik sorun bile olmazdı asla.
Daha çok riske girerdim.
Seyahat ederdim daha fazla.
Daha çok güneş doğuşu izler,
Daha çok dağa tırmanır, daha çok nehirde yüzerdim.
Görmediğim bir çok yere giderdim.
Dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.
Yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım ben.
Yeniden başlayabilseydim eğer, yalnız mutlu anlarım olurdu.
Farkında mısınız bilmem. Yaşam budur zaten.
Anlar, sadece anlar. Siz de anı yaşayın.
Hiçbir yere yanında termometre, su, şemsiye ve paraşüt almadan,
Gitmeyen insanlardandım ben.
Yeniden başlayabilseydim eğer, hiçbir şey taşımazdım.
Eğer yeniden başlayabilseydim,
İlkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.
Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.
Bilinmeyen yollar keşfeder, güneşin tadına varır,
Çocuklarla oynardım, bir şansım olsaydı eğer.
Ama işte 85′indeyim ve biliyorum…
Ölüyorum…
* Jorge Luis BORGES