31 Mart Yerel Seçimlerinde CHP'den meclis üyesi aday adaylığına başvuran genç avukatlarımızdan Nilay Öndül Kalaman, “Hukuk ve siyaset iç içe, birbirlerini etkiliyorlar. Siyaset düzelmeden, hukuk rayına giremez. Hukukçuların kentlerimizin daha yaşanır, adil ve huzur içinde inşasında daima önemli katkıları olmuştur, olmaya devam edecektir” dedi.
Genç bir hukukçu olan Nilay Öndül Kalaman, CHP ile bağlantılı yerel yönetim hedeflerini Hürhaber'e anlattı. Şikayet yerine talep edilen beklentileri gerçekleştirmek için sorumluluk almak gerektiği anlayışıyla hareket ettiğini belirten Kalaman, “Çevremizde istediğimiz değişimin gerçekleşmesi için ilk adımı bizlerin atması gerektiğini düşünüyorum” şeklide konuştu.
Sevginar SALİ: Kendinizi tanıtabilir misiniz?
Nilay Öndül KALAMAN: Silivri doğumluyum. Annem ve babam da Silivrili. İlkokulu, ortaokulu ve liseyi Silivri'de okudum. 2007 Yılında Selçuk Üniversitesi Hukuk Bölümünü kazandım. Dört yıllık eğitimim sonunda Silivri'ye gelip bir yıllık stajımı yaptım. Stajın ardından İngiltere'de normal yabancı dil ve Hukuk İngilizce eğitimi aldım. Tekrar Silivri'ye dönerek serbest avukatlık yapmaya başladım. 2016-2018 yıllarında İstanbul Barosu Silivri Temsilcisi ve Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyeliği görevlerinde bulundum. Ayrıca ADD ve HAYKURDER üyesiyim. Evliyim.
Sevginar SALİ: Siyasete ilginiz nasıl başladı?
Nilay Öndül KALAMAN: Siyaset, biraz bizim mesleğimiz gereği uzak duramadığımız bir alan. Mecburen takip ediyoruz. Duyarlıyız. Ailemizde de var. Metin Öndül amcam geçmiş dönem Silivri Belediye Başkan Yardımcılarından biriydi. Siyaset sürekli aile gündemimizdeydi. Uzaktan yorum ve eleştiri yapmaktansa, içerisine girip, sorumluluk alınması gerekiyor diye düşündüm. Müdahale edebilmek için fiilen görev almak gerekir diye düşündüm. Meslek hayatımı da oturttuktan sonra artık vakti geldi diye düşündüm ve harekete geçtim.
Sevginar SALİ: CHP ile bağınız ne zaman başladı?
Nilay Öndül KALAMAN: CHP ile bağım, staj dönemimde başladı. Üyelik sürecim oldu, ama İngiltere'ye gittim geldim, mesleğime odaklanayım derken fiilen çalışmaların içinde bulunamadım. Seçimlerde sandık görevi üstlendim, yönetimsel olarak bir fiili çalışmam olmadı.
“YAŞADIĞIM BU ŞEHRE HİZMET ETMEK İSTEDİM”
Sevginar SALİ: Meclis üyeliği
fikri nasıl gelişti?
Nilay Öndül KALAMAN: Silivri'yi çok seviyorum ve doğduğum, yaşadığım bu şehre hizmet etmek, geleceği konusunda sorumluluk üstlenerek, aktif olarak çalışmak istedim. O yüzden Meclis Üyesi aday adayı oldum.
“DAHA DONANIMLI BİR SİLİVRİ'Yİ İVEDİLİKLE OLUŞTURMALIYIZ”
Sevginar SALİ: Silivri'de nelerin değişmesini istiyorsunuz?
Nilay Öndül KALAMAN: Silivri'nin konumu aslında çok güzel; hem İstanbul'a çok yakınsınız, hem de o kargaşadan ve gürültüsünden uzak. Bir yandan İstanbul'un olanaklarından da çok uzaksınız.
Kültürel, sosyal, spor aktivitelerin daha yoğun ve bu alanda imkanların daha gelişmiş olması gerektiğini düşünüyorum. Bunlar için İstanbul'a gitmek zorunda kalmayalım. Aradığımız, ihtiyaç duyduğumuz her şeyi bulabileceğimiz, kolay ulaşabileceğimiz bir Silivri için sorumluluk almaya hazırım. Eğitimden, kültür, spor, sanata her alanda daha donanımlı bir Silivri'yi ivedilikle oluşturmalıyız.
“TRAFİK RAHATLATILMALI”
Sevginar SALİ: Silivri'nin ilk etapta
çözülmesi gereken sorunu nedir?
Nilay Öndül KALAMAN: Sanıyorum ki trafik. Silivri merkezinde de büyük bir yoğunluk oluşmaya başladı. Ana merkezler Yeni Mahalle tarafına kaydırılırsa merkezdeki yoğunluk da ortadan kalkar. Şehir planlaması açısından bunu yaparsak rahatlık sağlayabiliriz. Şehrin planlaması merkezdeki bu yoğunluğu azaltacak şekilde yeniden gözden geçirilmeli, farklı noktalarda cazibe merkezler ile tıkanan noktalar rahatlatılmalı.
“HUKUK İLE SİYASET AYRI DÜŞÜNÜLEMEZ”
Sevginar SALİ: Bu dönem epey hukukçu
yerel yönetime ciddi manada el atma
konusunda kararlı görünüyor.
Bunu neye yoruyorsunuz?
Nilay Öndül KALAMAN: Ya müdahale etme gereği, ya da hukuk eğitiminin verdiği bir şey bilmiyorum. Biz öğrenciyken de siyasetten uzak duramıyoruz. Arkadaş meclislerinde de bu konular konuşuluyor. Hukuk ve siyaset iç içe, birbirlerini etkiliyorlar. Hukuk olmadan siyaset, siyaset olmadan hukuk olmuyor. Siyaset düzelmeden, hukuk rayına giremez… Hukukçuların kentlerimizin daha yaşanır, adil ve huzur içinde inşasında daima önemli katkıları olmuştur, olmaya devam edecektir.
“KADIN ELİ DEĞEN HER ŞEY GÜZELLEŞİYOR”
Sevginar SALİ: Kadınların siyasette yeterince yer aldığını düşünüyor musunuz?
Nilay Öndül KALAMAN: Bu dönem siyasette kadınlar arttı. Eskiden bu kadar değildi. CHP'de ‘kadın adaylara daha çok yer verelim' eğilimi var. Belki bu da insanları yüreklendirmiş olabilir. Kadınlar ekonomi ve sosyal özgürlüklerini ellerine aldıklarından beri ‘biz de varız' demeye başladılar. Bu da çok güzel bir şey. Kadınların elinin değdiği her şey daha da güzelleşiyor. Bu siyasette de böyle…
Sevginar SALİ: Örnek aldığınız siyasetçi var mı?
Nilay Öndül KALAMAN: Şu anda birebir yöneldiğim biri yok.
“ÖN SEÇİM YAPILMALI”
Sevginar SALİ: CHP'nin aday belirleme sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Nilay Öndül KALAMAN: Biraz sancılı bir süreç oldu. Bence özellikle yerel yönetimlerde, yönetime gelecek kişiyle ilgili mutlaka ön seçim yapılmalı. Kişiye olan ilgi, alaka, istek daha ağır basıyor bu kıstas göz ardı edilmemeli. Halkın sesine kulak verilmeli ve talepleri göz önünde bulundurulmalı diye düşünüyorum. Örgütün, sivil toplum kuruluşların, halkın görüşü alınmalı. Parti adına daha başarılı ve daha çok istenilen adayın belirlenmesi yönünden etkili olur.
“YEREL SEÇİMLER, GENELİ ETKİLER”
Sevginar SALİ: 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerle ilgili seçmene nasıl bir mesaj vermek istersiniz?
Nilay Öndül KALAMAN: Yerel seçimler belki genel iktidarı değiştirmeye yetmez ama büyük ölçüde etkilemeye muktedir. Ülkemizin geleceğine dair beklentilerimizin gerçekleşmesi yerel yönetimlerden de başlar. İnsanlar yerel seçimleri, genel seçimleri gibi önemsemiyorlar diye düşünüyorum. Ama bu yaklaşımı doğru bulmuyorum, aksi toplumumuz için daha faydalı olur. Yerel seçimler ülkenin geleceği etkiler. Tüm seçmenlerimiz demokratik bir ülkede yaşayabilmemizin ne kadar elzem olduğunu düşünüp 31 Mart'ta tercihini öyle yapsınlar.
