İçimizde hem kötü var hem iyi Koşulları hepimiz biliyoruz...

Kutuplaşmanın korkunç boyutlarda olduğunun hepimiz farkındayız, patlamaya hazır bomba gibi herkes… Bir kibrit çakmak yeterli ortalığı yangın yerine çevirmek için!
Ben her şeye rağmen insanlara güvenmek istiyorum.
Hepimizin yüreğinde kötülüğün yanında mutlaka iyiliğin, şefkatin ve merhametin de bulunduğuna inanıyorum çünkü!
Örneğin “Şebnem Ferah” öyle güzel anlatıyor ki içimizdekileri şarkısında:
“Ne ahlak ne de sevgi, gökten dünyaya indi/İnsanlık istedi, keşfetti hepsini/
Dün doğmuş bir bebeğe bile girebilen, mikrop misali/İçimizde hem kötü var, hem iyi.”
***
İçimizdeki iyi ve kötüyü çarpıcı bir şekilde anlatan şu Kızılderili hikayesi de çok ama çok güzeldir: Cherokee kabilesinin yaşlılarından biri, hayat, aşk ve evlilik üzerine konuşurken şunları söylüyor:
“İçimizde iki kurt var ve bunların arasında da korkunç bir savaş…
Kurtlardan biri; korkuyu, öfkeyi, kıskançlığı, pişmanlığı, açgözlülüğü, kibri, kendine acımayı, küskünlüğü, aşağılık duygusunu, üstünlük taslamayı ve bencilliği temsil ediyor.
Diğeri ise; zevki, huzuru, sevgiyi, umudu, paylaşmayı, cömertliği, dinginliği, alçakgönüllülüğü, nezaketi, yardımseverliği, dostluğu, anlayışı, merhameti ve inancı temsil ediyor.”
Gençlerden biri “Hangi kurt kazanacak?” diye soruyor…
Ve yaşlı adam kısaca cevap veriyor: “Hangisini beslerseniz o!”
***
Tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de birimizi diğerimizden ayıran farklılıklar var.
Değişik ideolojiler, siyasi görüşler ve farklı anlayışlar kutuplaşmalara yol açıyor.
Şöyle bir düşündüğümüzde ise, bizi birleştiren birçok noktanın var olduğunu da görürüz.
Hepimiz bu vatanın evladıyız...
Birlikte doğduk… birlikte yaşayıp… yine birlikte öleceğiz…
Gelin bizi ayıran değil de birleştiren noktaları bulmaya çalışalım…
Ve ne olursa olsun; “Gelin içimizdeki iyilik kurdunu besleyelim.”