Kısa bir süre önce meclis üyesi bir konuğum ile Silivri üzerine sohbet ederken, “Başkan Bey'in yapacağı iki önemli şey var; biri Silivri'yi orta yerinden ikiye bölen E-5 sorununu çözmek, ikincisi de otopark meselesi” dedi.
(*Otopark merkezde büyük ihtiyaç, Devlet Hastanesi yanında boş duranı görünce içim kıyılıyor. Merkezdeki yoğunluğu azaltınca otopark sorunu hafifler diye ümit ediyorum… Ama bunu başka bir zaman konuşalım…)
Açıkçası bu E-5 meselesi konusunda umudumu kaybetmiş durumdaydım. O kadar çok çözüm gayreti dinledik ki… Yüreğimiz tükendi, umudumuz nasıl kalsın!? Hüseyin Turan zamanında Ankara-İBB-Silivri aynıyken olmamış, Özcan Işıklar döneminde olağanüstü bir çaba ve hazırlığa rağmen hevesimiz kursağımızda kalmış… Bu dönemde salgını mı sayayım, depremin kapımıza bekçi oluşunu mu? İsterseniz füze gibi havalanan döviz kurlarının gerekçelerine bakalım!
Ama biri 'çaresine bakmış' anlaşılan. Cuma günkü Kasım Meclisi ikinci oturumunda gündemi kapattıktan sonra devam eden ve yapılacak çalışmalara ilişkin bilgi veren Başkan Volkan Yılmaz, “ Vali, İçişleri ve Ulaştırma Bakanlıkları ile görüşmelerinin devam ettiğini söyledi ve “İnşallah önümüzdeki günler burayla ilgili bir müjdeyi Silivrili vatandaşlarımızla paylaşacağız” dedi.
Bir konu kesinleştikten sonra bile bilgisini ağzından adeta kerpetenle aldığımız Belediye Başkanımız ne yaptı etti bilmiyorum ama “Müjde yakın” diyorsa vardır bir bildiği. ‘Başlasa da sitti sene bitmez bu şartlarda' diye kaygılanmadım da değil… Sonra düşündüm… Kıymetli Belediye Başkanımız gece demiyor, gündüz demiyor, hafta içi, hafta sonu, salgın, bayram mefhumu da yok, yoğun mesaiden bunalıp kaçan işçileri Türkiye'nin öbür ucundan bulup görevinin başına geri getiriyor; bitirene kadar yapışır müteahhidin yakasına söke söke tamamlatır giriştiği işi… Size de bir ferahlık geldi mi?
Bu husustaki namımız, yani Belediye Başkanımızınki ilçe sınırlarını tez zamanda aşmasa bari…
Derin bir nefes aldım, aklımdaki fikirlerin savaşını sona erdirip iyimserlik limitlerime verdim coşkuyu; 1,5 yılda bunları yapan, 3,5 senede ne yapmaz!?
Dönem hesabı seçimi düşündürdü değil mi? O zaman da gerekeni halk yapsın şimdi bir de onunla dertlenmeyelim : )
***
Aşevi konusundan da Başkan Bey bir iki ay önce bahsetmişti yanılmıyorsam. Cuma günü, mecliste; “Hafta içinde açıyoruz” müjdesini verdi. Yıllardır konuşulan ama ya hayata geçirilemeyen ya da farklı bir yardımlaşma anlayışı benimsediğinden ilçemizde bulunmayan aşevi hayırlı olsun. Yapımı da hizmeti de hayırsever tarafından karşılanacak…
***
“Bazı şeyler şimdi nasıl oluyor” ya da “Daha önce neden olamadı” sorularına verilen yanıtlar insanların bakış açısına göre farklılık arz ediyor. Kendi fikrimize beklediğimiz saygıyı her birine göstermek zorundayız.
Tamamen kişisel fikir ve gözlemim; Volkan Yılmaz'a daha doğrusu Silivri Belediye Başkanına kendiliğinden destek olmak için kimse sıraya girmedi… Aynı zamanda köstek olmayı göze alabilenlerin de fazla olduğunu sanmıyorum. Birinci durumdakilerin, ikincilere nazaran kendini engellemesini gerekecek bir durumu yok sadece…
***
Çok tuhaf bir dünyada değişik bir durum yaşıyoruz. Genelde “şunu niye yapmıyor”, “bunu niye yerine getirmiyor” diye eleştirmeye, değerlendirmeye alıştığımız seçilmişlerimizin en sonuncusunu “Bu adam niye bu kadar çabalıyor?” diye çözümlemeye çalışıyoruz. Davranışının altındaki nedeni anlamakta güçlük çekiyoruz. Seçmişiz zaten, ortaya koyduğu performansın, çeyreği dememek için, yarısını ortaya koysa idare edeceğiz!? Niye bizim ayarlarımızı bozuyor, kendini bu kadar yoruyor tam olarak anlamış değilim… Ama Silivri'ye iyi geldiği kesin! Yoksa ‘net' mi demeliydim : )
Belki de ‘idare etmekle', ‘mutlu etmek' arasındaki fark tam olarak burada saklı…