Silivri Belediyesinin Özcan Işıklar Başkanlığı döneminde en iddialı olduğu başlıca konulardan birini sosyal belediyecilik oluşturdu. İnsan odaklı yerel yönetim iddiasıyla desteklenen süreçte reklamı yapılamayan ancak ciddi bir sorumluluk, emek ile imkân arz eden sosyal yardımlaşma çalışmalarını belediye Gıda Bankası ve Yaşlı ile Engelli Koordinasyon Merkezi aracılığıyla gayretle sürdürdü.
İnsani boyutunun ötesinde tüm bunların da etkisinde Turgut T. isimli vatandaşın, yüzde 94 engelli eşinin tedavisiyle ilgili Belediyemize yönelttiği destek talebinin karışlanmadığı, bunun da ötesinde hakarete uğradığı iddiası medyaya yansıdı. Turgut T.'nin yardım istemek için Silivri Belediyesine gittiği, Başkan Yardımcısı Emine Tarin'in kendisine "Burası dilenme yeri değil, AK Parti'ye gidin" tarzında söylemlerde bulunduğu iddiasına inanmak istemememin ötesinde, inanamıyorum da… Belediye Başkan Yardımcısı Bora Balcıoğlu ile de görüştüğünü belirten Turgut T., buradan aldığı "İlgileniriz" sözünün de sonuçsuz kaldığı iddiasında…
Tarin ve Balcıoğlu'nun yapması gereken tek şey aslına bakarsanız Turgut T. isimli vatandaşı Silivri Belediyesi Yaşlı ve Engelli Koordinasyon Merkezine yönlendirmek! Bunu bile yapmayıp birinin hakaret diğerinin ilgisiz davrandığına inanmak çok zor. Tarin'i tanıyanlar işini hakarete vardırmadan çözümlediğini bilirler. Balcıoğlu ise Belediye'nin adeta en duygusal noktası; böyle bir ihtiyaç karşısında görmezden geldiğini düşünemiyorum.
Ancak her ikisi de mağduriyet iddiasındaki vatandaşın söylediklerini yaptıysa; yazık…
Nitekim Silivri Belediyesi Sosyal İşler Müdürlüğünden söz konusu aileye 2013 yılından bu yana yapılan destekler konusunda bir liste iletildi. Ev temizliğinden, havalı yatak, tekerlekli sandalyeye, hasta nakil hizmetinden, giyim, gıda, hasta bezine vs yapılan yardımlar... Ayrıca hasta bakım maaşı konusundaki desteği de es geçmeyelim… Yatalak bir hastası olan aileye senede iki defa temizlik hizmeti; yeter mi? Bir defalık gıda yardımı neyi çözer?
Çok zor bir süreç ama Belediye açısından değil kesinlikle… Bir aile bu denli güç bir durumu sadece belediyenin desteğiyle atlatamaz kuşkusuz. Sosyal devlet anlayışı olmaksızın, sosyal belediyeciliğin de ne kadar yetersiz kaldığını bu örnekte görmüş olduk.
Yüzlerce aile talep ettiği ve ihtiyaç duyduğu desteği alırken haber olmaz ama bir mağduriyet yapılan her şeyi sorgulatacak denli etki uyandırır! Bu haksızlık değil, aksine hakkın daha sağlıklı yerini bulmasına fırsat bilinmeli.
Bu tarz olaylarda iyi veya kötü niyete bakılmaksınız; mağduriyet belirleyicidir!
İnsanın canı neresinden acırsa kalbi orada atar!
Allah tüm hastalara acil şifa versin inşallah…
TEŞEKÜRLER MESAN
Cumartesi günü Mesan Kilit AŞ'nin personeline yönelik her yıl geleneksel hale getirerek gerçekleştirdiği Çamlık Et Lokantasında düzenlenen pikniğine katıldık. Öncelikle bu güzel ailenin kurucusu Rıdvan Mertöz'ü tebrik etmek istiyorum ve Hürhaber'i de bu ailenin içinde görme nezaketinden dolayı Mustafa Mertöz'e teşekkür ediyorum. Bir teşekkür de Celalletin Yazıcı'ya; sadece güzel binalar değil güzel de dostluk köprüleri inşa etme gayretiniz için : )
Mesan'ın ‘İş hayatında başarı kıstası profesyonelliği güçlendirdikçe aile samimiyetinin sürdürülmesi zor' yargımı yıktıklarını belirtmek isterim… Bir aile ne kadar büyürse büyüsün samimiyet ve içtenlik içinde yaşayabiliyormuş…
Yaşatabilenlerin yolu her zaman açık, başarısı ve enerjisi daimi olsun… İyi haftalar…
