Hafta içi maçında evinde Artvin temsilcisi Hopaspor'u ağırlayan Silivrispor bu zorlu maçı zorda olsa 1-0 kazanarak hem iç sahadaki yenilmezlik sürdürüldü hem de haneye altın değerinde bir üç puan daha yazılmış oldu.
Yenilmezlik serisi güzel, anlamlı, keyif verici mükemmel ve hazzı anlatılamaz bir duygu. Deplasmanlarda da aynı duyguları yaşamak için çok çalışmalıyız.
Hopa karşısında iki farklı Silivri izledik.
İlk yarı şiir gibi bir Silivri vardı sahada.
İkinci yarı ise tanınmayacak kadar kötü bir Silivri izledik.
Maça başlarken saha içi dizilişi ve oyun anlayışımız mükemmelliğin doruğundaydı. Öyle ki ilk 45 dakika rakibe top gösterilmedi. Yine ilk yarıdaki oyunla rakip Silivri kalesine bile gelerek pozisyon yaşamadı. Hele o paslaşmalar yok mu? İzlemek gerekirdi. Pas trafiği izlerken bile baş dönmesi olduk. Bir de siz bu pas trafiğine saha içinde oyuncu olarak rastladığınızı düşünsenize.
İlk yarı rakibi boğan Silivrispor.
Oyunu ile rakibini ezen Silivrispor.
Pasları ile rakibini abandone eden Silivrispor.
Birbiri ardına pozisyonlar yakalayan Silivrispor.
Belki de sezon başından beri en fazla pozisyonun üretildiği maça imza atıldı.
Yine sezon başından beri en çok gol kaçırılan maç oldu.
Bunların hepsi maçın ilk yarısında yaşandı.
Hele o kanatlar nasıl çalıştı öyle. Sağlı sollu bindirmeler, ters paslar hepsi yerini buldu. Sol kanatta Taner, sağ kanatta Halil ve arkalarında oynayan bekler sırayla bindiriyorlardı. Hatta bazen iki kanattan da ikişer kişi ile bindiriyorduk. Hopa kalecisi ve defansı adeta dövüldü.
Ya ikinci yarı.
İlk yarının bitiş düdüğü ile birlikte soyunma odasına giden Silivrispor 11'i sanki içerde başkalaşıma uğradı ve ikinci yarıya bambaşka bir takım çıktı.
İlk yarı sahada izlediğimiz takım gitti yerine başka bir takım çıktı sanki.
İlk yarı teslim alınan Hopa takımına ikinci yarı teslim olundu. Rakip aldı sazı eline ve başladı çalmaya. O kadar çok gelmeye başladılar ki defans sert şutlarla dövülmeye başladı. Bir ara birbiri ardına kullanılan kornerlerde Silivri kalesinde golü görmek içten bile değildi. İlginç bir teslimiyetti.
Hele son dakikalarda kıl payı kaçırdıkları ahhhhhhhh.
Son anda iyi refleksle uzayan kaleci Burak Kapan'ın çıkardıkları.
İki farklı Silivri izlemek kâbus gibiydi.
İlk yarı filmin en güzel sahnelerini izledik, ikinci yarı keyifli bir aile filmi tam bir korku filmine döndü.
Sonuçta üç puan Silivrispor hanesine yazıldı.
Korku filminin sonunda gülen taraf olmak da güzel.
