Ve dün tamamlayamadığımız Yetgin Çavdar hikayesi…
Gerçi onun yaşadıklarını ‘hikaye’ye sığdırmak zor ve haksızlık olur… ‘Roman’ demek daha mı uygun ne?
Gazeteci-siyasetçi tanışıklığımız 2004 yerel seçimler arifesine dayanıyor! Daha doğrusu partinin ‘beşi bir yerde’ diye anılan başkan aday adayları (Yetgin Çavdar / Hüseyin Turan/Metin Karakaş / Kemal Sofuoğlu / Vural Sönmez) arasında savaşın en çok kızıştığı dönemlere… Kendisini fazla radikal bulduğum için AK Parti’den Silivri Belediye Başkanlığına adaylığına layık görmemiştim! Sanki benim gibi dönemin acemi köşe yazarına kalmış bir konu… Cahil cesareti ile şekil alan düşünceler, sarf edilen laflar… "Sen kimsin, senin yaşın kadar siyaset hayatım var benim” deyip de girişmedi Allah’tan, hep böyle efendi adamdı… Geldi kendini anlattı… 23 yaşında gazetecilik mektebini bitirmiş ama siyasetin s’sinden öteye gidememiş çocuğa… Nitekim gelişmeler, onu değil beni haklı çıkardı demek mümkün… Acemi şansı! AK Parti ‘radikal’, ‘ağır abiyi’ aday göstermedi. Tülay Kaynarca’yı ilçe başkanı yapan kişinin kaderi aynı ellerde (öyle değerlendiriliyor da tek sebep bu değildir) siyaseten kayıplar, hayal kırıklıkları ve vefasızlıklara sürüklendi! Tabi ateş düştüğü yeri yaktı! Çavdar, yaralarını, acılarını… Vefasızlığın üzerinde yarattığı derin darbe izlerini kimseye göstermeden bir başına geldi üstesinden. Siyaseten kaybetti, onurunu ezdirmedi.
Politikada kaybetti ama hayatta aklı ve çalışmasının emeğini aldığı başka alanlara yöneldi. O zaman aday olup da seçilemeseydi (belki seçilirdi onu da bilemeyiz de) bugünkü Çavdar olamazdı… Daha önce yaşadıklarımızın biri eksik olsa, bugünkü biz olamayız! O da bir insan, onunki de bizim hayatlarımız gibi. Her geçmişte başınıza gelen ve gelmeyenler için keşke dediğinizde sizi bugünkü siz yapanın tam da onlar olduğunu unutmayın! Kişiliğimizi geliştiren işlerin yolunda gitmesi değil, çıkan sorunlar, aştığımız engellerdir. Tabi ki kaybedeceğiz, kazanmanın ne olduğunu yoksa asla öğrenemeyiz!
Sohbet ederken de üzerinde çok durduk; Kul kurar, kader gülermiş! Bir şey için var gücünüzle uğraşıyorsunuz sudan bir sebepten olmuyor. Diğer taraftan aklınızın ucundan bile geçmeyen şeylerin içinde onları yaşarken kendinizi buluyorsunuz. Sonra da kendi kaderimizi çizdiğimiz düşüncesiyle övünüyoruz; ah ne kadar boş!
‘Doğduğu’ topraklardaki ilk vekillik denemesinden sonra 2015’te Çavdar, ‘doyduğu’ yerden vazgeçemediği siyasi istikbalini taçlandırmak için şans arayacak. Çavdar’a vekillik yakışır, Silivri’ye de faydası olur! Siyaseten hep farklı şeyler istedik; olmadı!
Aynı şeyi istiyoruz; neticeyi değiştirmeye de yeter inşallah! Yolunuz açık olsun!
BAŞSAĞLIĞI
Malatya'da düşen askeri uçakta bulunan 4 Pilotumuz Kurmay Binbaşı Salih Sezer, Üsteğmen Salih Atalay, Onur Özkaya ve Zeynel Özbahçeci şehitlerimize Allah' tan Rahmet, aileleri ve tüm sevenlerine sabırlar diliyorum. Mekânları Cennet olsun!
SEMİNERE DAVET
26 Şubat Perşembe; bugün, saat 13:30’da Silivri Belediyesi Sergi ve Nikah Salonunda Sosyolog Tuncay Acar’ın katılımıyla "Türkiye’de Engelli Hakları” konulu bir söyleşi programı gerçekleştirilecek. Tüm halkımız davetlidir.
ÜYE LİSTELERİ İLAN EDİLEMEZ
Dünkü Sebahattin Öpçin haberine ilişkin bir düzeltme yapmam gerekiyor. ‘Üye listeleri karşı tarafa verilmiyor’ suçlaması ve eleştirisine günlerce sessiz kalan Öpçin’in de biraz sorumluluğu var aslında oluşan yanlış anlaşılmada. Dün Kooperatifin müdürü Adnan Bey ile görüştük. "Sevginar Hanım biz üyelerimizi ilan edemeyiz bu bir bakıma borçlu olan insanların teşhir edilmesi olur. Kooperatifin bilançolarını ilan ediyoruz seçime bir hafta kala” dedi. Bana mantıklı geldi. Kooperatifin tüm üyeleri sonuçta oradan kredi çeken insanlar.
Keşke izahatı daha önce bu şekilde yapılsaydı.
Bugünlük bu kadar : )
