İnsanın gelişim yolculuğunda karşılaştığı en büyük engel, çoğu zaman dış etkenlerden ziyade kendisidir. Bu, kişisel gelişim üzerine yazılan kitaplarda ve yapılan konuşmalarda sıkça vurgulanan bir gerçek, ancak bunu anlamak kadar içselleştirmek de önemlidir. Hayatımızda her an karşılaştığımız fırsatlar, karşımıza çıkan zorluklar ve attığımız adımlar, içsel dinamiklerimizden büyük ölçüde etkilenir.
Peki, bu içsel dinamikler nasıl bir engel haline gelir?
Öncelikle, korkularımız ve kaygılarımız bizi olduğumuz yerde tutar. Bir hedefe ulaşmak ya da bir değişim gerçekleştirmek istediğimizde, zihnimizde beliren “Ya başaramazsam?” ya da “Ya yeterli olmazsam?” soruları, harekete geçme cesaretimizi kırar. Bu korkular bizi o kadar güçlü bir şekilde sarar ki, adım atmaya cesaret edemeyiz. Korkunun doğasında olan bu durağanlık hali, bireyin kendi potansiyelini görmesine engel olur.
İkinci olarak, insanın kendine koyduğu sınırlar da büyük bir engeldir. “Ben yapamam”, “Bunu başaramam”, “Yeterli değilim” gibi cümleler, zihinsel olarak kendimize çektiğimiz sınırların en bariz göstergesidir. Kendi yeteneklerimizi küçümsemek ya da başkalarının başarılarını kendi başarısızlığımızın aynası olarak görmek, ilerlememizi durduran en temel yanlışlardandır.
*Oysaki her insanın potansiyeli sınırsızdır, fakat bu potansiyeli ortaya çıkarmak cesaret ve inanç gerektirir.
Bir başka engel ise, erteleme alışkanlığıdır. Bir işi yapmak için gereken zamanı sürekli olarak ötelemek, aslında o işin gerçekleşmesinden duyduğumuz korkuyu ya da rahatsızlığı örtbas etme biçimimizdir. Ertelediğimiz her şey, sonunda karşımıza daha büyük bir yük olarak çıkar ve bu da harekete geçmeyi daha da zorlaştırır. Zihnimizde sürekli “Daha iyi bir zaman gelecek” inancıyla bekleriz, ama o zaman bir türlü gelmez.
Peki, bu engelleri nasıl aşabiliriz?
İlk adım, bu engellerin farkında olmak ve kendimizi sorgulamak. Zihnimizde beliren her korku, sınır ve bahane, bizi asıl yapmak istediklerimizden uzaklaştıran tuzaklardır. Bu tuzaklara düşmemek için kendimize şu soruyu sormalıyız: “Gerçekten ne istiyorum?” ve “Beni durduran şey dış etkenler mi, yoksa kendim mi?”
Cesaretle harekete geçmek, korkularımızla yüzleşmek ve kendi potansiyelimize inanmak, bizi engelleyen içsel bariyerleri aşmanın en etkili yollarıdır. Unutmayalım ki, insanın ilerlemesine en büyük engel kendi zihninde başlar ve yine kendi zihninde aşılır.
Bir Niyet:
*Bugün, kendi içimdeki engelleri fark etmeye ve onları aşmak için cesaretle adım atmaya niyet ediyorum.
*Korkularımın ve sınırlarımın farkına varmaya ve bu bariyerleri aşmaya niyet ediyorum.
*Kendime olan inancımı güçlendirerek, potansiyelime ulaşmak için kararlılıkla ilerlemeye niyet ediyorum.
*Her fırsatta harekete geçip ertelemeden, hayallerimi gerçekleştirmek için yol almaya niyet ediyorum.
*Kendimi özgürleştiriyor, zihin engellerimi aşarak ileriye doğru adım atıyorum.