Sosyolog ve Aile Danışmanı - Aleyna Çalış

İlişkilerde güven sorunu nasıl çözülür?

 Sosyal birer varlık olarak biz insanoğlu, tüm ilişkilerimizde olması gereken kriterleri sıraladığımızda, genellikle ilk üçün içerisinde güven duygusunu görüyoruz. Yani güvenmek istiyoruz; işimize, eşimize, ailemize, sosyal çevremize. İster 1 aylık ister 10 yıldır sürüyor olsun, ilişkilerin genelinde yaşanan en büyük sorunun 'güvensizlik'. Bu da gün geçtikçe de artarak devam ediyor. Güven, içinde birçok kavram barındırıyor. Bunlar; dürüstlük, açıklık, tutarlılık, sadakat, yakınlık, bağlılık, tahmin edilebilirlik olarak sıralanabilir.

   Bir ilişkide "Seni seviyorum" demek "Sana güveniyorum" demekten çok daha kolay. Güven sorunu yaşayanların öncelikle bu kavrama yüklediği anlamları gözden geçirmesi gerekiyor. Herkesin geçmişte yaşadığı deneyimleri birbirinden farklıdır. Güven, bir kişi için söz verdiğinde tutmak anlamına gelirken, bir başkası için sadakat anlamına gelebilir. Çocuklukta anne ve babadan alınamayan güven ya da geçmişte yaşanan bir deneyim sonucu oluşan bir güvensizlik duygusu, bizi başkalarına karşı bir koruma kalkanı içine sokabilir. Burada yapmamız gereken bu duygunun nereden kaynaklandığının farkında olmak. Bilinçaltımızda yer alan bu güvensizlik duygusu, bizi, ilişkilere ön yargılı bakan ve her şeyi kontrol eden bir davranış biçimine sokar.

Güvensizlik Sorununu Aşmak İçin Neler Yapılmalı?

1-Yaşadığımız duygu her neyse onu açıkça ifade etmeliyiz. Mesela, "Telefonu alarak tuvalete gitmene bir anlam yüklüyorum ve bu bende bir güvensizlik hissi uyandırıyor" gibi… Düşüncelerimizi içimizde tutup biriktirmeden karşımızdaki ile paylaşmalıyız.

2-Kaybetme korkusu nedeniyle kontrol arttığı için bu kontrolün farkına varmak ve bu korkuyla yüzleşmek gerekiyor. Kaybedersem ne olur? (Bir kere aldatılmıştır ve hep kaybetme korkusu yaşıyordur.)

3-Genelleme en büyük yanlıştır. Her kişi, her yeni ilişki, yeni bir avuç topraktır. Onu neyle beslersek oradan alacağımız sonuç da o olacaktır. Bunun bilincinde olarak, o ilişkiye ne ektiğimize dikkat etmeliyiz.

4-Tüm dikkatimizi ve enerjimizi ilişkiye odaklamak yerine, özgüven geliştirici bireysel faaliyetlerde bulunmalıyız. Bu faaliyetler bireysel enerjimizi yükseltirken, aynı zamanda ilişkimizi de besleyecektir.

5-Karşı tarafın hayatının özgürlük alanlarına izin vermeli ve saygı duymalıyız. Her iki tarafın da kendini mutlu hissedecek aktivetelerde bulunması, ilişkiyi sağlam bir zemine oturtacaktır.

6-İlişkiye ait sorunların, ilişki içinde çözülmesi gerekir. Sorunumuzu paylaştığımız arkadaşlarımız ya da aile üyelerimiz, bize yakınlıkları nedeniyle çok da objektif bir bakış açısına sahip olamayacaklarından, belki de kolaylıkla çözülebilecek bir sorun, bir kaosa dönüşebilir.

7-Tekrar eden bir güvensizlik duygusu varsa anne ve baba ile olan ilişkiler gözden geçirilmeli; bilinçaltı kayıtlarına bakılmalı ve gerekirse bir uzmandan destek alınmalıdır.

 

YORUM YAP