Sevginar Sali

İlkler her zaman derslerle doludur

Cuma günü gerçekleştirilen Silivri Belediye meclisinde Çamurlu Derenin ıslah projesinde dere yatağı kaydırması muhalefetin eleştiri odağında yer aldı. Konunun teknik yönünden ziyade iktidar ve muhalefet tutumları açısından bir göz atmamızda yarar var.
MHP Grup Sözcüsü Sultan Aşkın, uygulamaya gelmeden yerel iktidarın karar alma yöntemini hedef alarak, İmar Komisyon Başkanının itirazlarını değerlendirmek üzere ikinci bir toplantı dahi düzenlememesine tepki gösterdi. Devamında kişiye özel değişiklik yapılarak kamu zararı ve diğer mağduriyet konularını ileri sürerek, ret kararlarını savundu.
AK Parti Grup Sözcüsü Celalettin Yazıcı, muhalefetin ortak karşıt görüşünü daha da netleştirerek CHP'li Milletvekilinin eski eşinin itirazı üzerinde projeye getirilen değişikliğin kamu yararına aykırı olduğunu ve siyasi müdahalelerle gerçekleştiğini öne sürdü.
Muhalefet sözcülerinden karşıt olmasına rağmen yapıcı çerçevede kalan söylemlerinin ardından CHP'li İmar Komisyon Başkanı Aykut Batur kürsüye çıktı. Uzunca bir sunum ile teknik açıdan belki ikna edici olacak uygulamayı öyle bir yere taşıdı ki “Buna ne gerek vardı?” diye sorusuna yanıt aramak zorunda bıraktı pek çoklarını.
Meclis oturumunda yankılanan iki alkış sekansı oldu. İlki Sultan Aşkın'a, Altınorak Sitesi Sosyal Tesisine kaydırılan dere yatağın haksızlığını savunduğu içindi. İkincisi de Aykut Batur'a kararı savunmak için yaptığı detaylı konuşmasından sonra. Aşkın'ı alkışlayan 5 kişinin yarattığı tokluğu, Batur'u alkışlayan 15 kişiden (kendi meclis üyelerinin yarısından çoğu alkışlamadı) çıkan sesi aştığını söyleyeyim de demek istediğim daha net anlaşılsın.
CHP'li Altınorak Site sakinlerini MHP'li Sultan Aşkın'ı alkışlamak durumuna getiren iktidar “Biz nerede hata yaptık?” diye bugün kendini sorgulamazsa yarın başını vuracak duvar arar!
İlk komisyon toplantısında muhalefeti ikna etmeyen, onlara yönelik ikinci toplantı düzenlemediği gibi alacakları karardan etkilenecek site sakinlerine de gerekli bilgilendirmeyi yapmadıkları izlenimi yerel yönetim, ilgili komisyon başkanı açısından falsolar zincirinin başlangıcı.
Batur, sanki muhalefeti ve karardan etkilenecek insanları en yüksek tepki seviyesine çıkartıp gerekçeleri ile daha çok prim yapmayı hedeflemiş gibiydi. Ancak evdeki hesap, çarşıya uymadı!
Batur'un konuşma tarzı ve söylemlerinde, teknik bir konudan siyasi prim elde etme çabasının öne çıkması iticiydi. Mecliste teknik ve bilgili insanların olması gerektiğini savunurken, bunlarla karşısındaki insanları ezen değil, aydınlatan, öğretici yaklaşımı benimsemesi gerektiğini de vurgulamak gerekiyor bu saatten sonra diye geçirdim içimden. Gerçi bu da yeni bir durum oldu ne Celalettin Yazıcı, ne Sultan Aşkın, ne Salim Çavdar, ne Melih Yıldız ne Süheyl Kırkıcı'da evvelinde şahit olmadığımız yaklaşımlardı bunlar.
Batur, belki bilgisi ve konuyu savunma sunumuyla konumunu ne kadar hak ettiğini göstermeye çalıştı, (çünkü dere yatağı kaydırma mevzusuna bağlı kalmakta oldukça zorlandım) ama abarttı. Savunduğu konunun içine ikide bir Başkan Bora Balcıoğlu ile İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu dahil etmesi, üstten yaklaşımını ne haklı ne de yerinde göstermeye yetmedi.
Bir ilk için fazla eleştirisel değerlendirme diye düşünmeyin. İlkler her zaman derslerle doludur; umarım bu eleştiriler de ders olur. Batur'un kendisine de Silivri'ye de iyilik yapmakla ilgili derdi varsa 24 yıldır meclis izleyen birinin değerlendirmelerine kulak asmakta gecikmemeli bence.
Toplum olarak da gazeteciler olarak da duymak istediklerini söyleyen insanlara, farklı bakış açılarından daha fazla prim veren siyasetçilerden göreceğimiz kadar zararı gördük. Artık herkes yüzünün gülmesini, işlerin yoluna girdiğini görmeyi hak ediyor.

YORUM YAP