Sevginar Sali

İnce bir umut...

İlleri aratmayacak yoğunluk ve nitelikte karşıladı Silivri, CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'yi Pazar akşamı… Atatürk meydanı kadar kalabalık yerine çay bahçelerinde İnce'yi dinlemeyi tercih edenler de azımsanmayacak sayıdaydı…
Sayı önemli mi? Evet bir fazla oyla seçim sonucu, dahası kazanan ve kaybeden diye tanımlananlar belirleniyor… İnce kazanmış, Erdoğan kaybetmiş, Akşener ya da Demirtaş'a ne olacağı konuşuluyor oysa asıl önemli olan ülke ve milletin akıbeti olmalı… Dahası bir ülkenin geleceği sadece kişiye bağlı olmamalı!
Bir konuyu ne kadar kişiselleştirirseniz o kadar gerçeklerden uzaklaşırsınız, idrak ve anlama hususunda yalın ayak kalırsınız… Bu sıcak havada yalın ayak olma fikri hoşuna gidenler olabilir, malum denize girme bölgeleri kısıtlı olsa da bir deniz kentiyiz ama iş o kadar yüzeysel değil maalesef!
Bayram öncesi ağzınızın tadını bozmak istemem. Çok umutlandırıp sonra hayal kırıklığına uğramanız da aynı şekilde sevimsiz oluşundan eğri oturup doğruları konuşma eğiliminde sürdürmeye kararlıyım bu yazıyı…
Gönlümde güzel mi güzel bir değişim rüzgârı esiyor… Aynı rüzgârın pek çok insanı etkisi altına aldığını görmemek mümkün değil… Bu rüzgârın gücü neyi değiştirmeye yetecek 24 Haziran gecesi öğreneceğiz ancak…
Türk siyasetinin 24 Haziran'a giderken en önemli kazanımı yıllardır seçeneksizlikten kıvranan seçmene geniş bir tercih yelpazesi ile demokrasi genişliği, opsiyonu fırsatı vermesi… Muharrem İnce, CHP'de parti içi demokrasiye sunduğu katkıyı Cumhurbaşkanı adayı olarak Türkiye ölçeğine yükseltti. Bize umut olmanın sorumluluğunu omuzlarına aldıktan, daha güzel, güçlü ve adil bir Türkiye için ellerini taşın altına koyduktan sonra ayaklarına takılan prangaların dahi üstesinden gelerek umut ve ışık oluyor değişim isteyen milyonlara…
Hani Gandhi'nin güzel bir sözü var ya; “Dünyada görmek istediğiniz değişikliğin kendisi olun”u öğütleyen… İnce, de bu mantıkla Silivrililerden seçime kadar üç kişiyi daha ikna etme sözü alarak ayrıldı ilçemizden…
Dünyanızda görmek istediğiniz değişimi gerçekleştirme işini başkasına bırakıp, kabuğunuza çekilip, kenara hiçbir şey yapmadan beklerseniz dilediğiniz sonucu almanız mümkün değil…
Muharrem İnce, Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusundaki rakiplerine Silivri'de ezici bir fark atar gibi görünüyor…
Pazar akşamı mitingin ardından ve esnasında alanda ve sokaklarda gördüğüm insan profiline bakarak, 24 Haziran'ın farkı konusunda bir şey daha eklemek gerekiyor… Hangi hükümet gelirse gelsin yaşam standardı etkilenmeyecek kitleler bile meydanlara döküldüyse bu süreci iyi okumalı…
2014 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP ve MHP'nin ortak adayı Ekmelledin İhsanoğlu'na %52.29 oy veren Silivri, AK Parti'nin Cumhurbaşkanı Adayı Recep Tayyip Erdoğan'a %40.42 oranında destek oldu. HDP adayı yine Selahattin Demirtaş'tı ve Silivri'den 4 yıl önce %7.30 oy aldı…
Tekrar Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan'ın, mecliste istediği çoğunluğu elde etmesi durumunda MHP'ye ihtiyacı kalmayacağını, kimseyi dinlemeyip sadece kendi bildiğini yapacağını bir ben hesap etmiyorum her halde : )
MHP'nin ‘devlet' aşkının da sınırları olduğunu yavaştan hissetmeye başladık bile…
Bir çokları özellikle CHP'yi HDP'nin Milli İttifak'a dahil edilmemesi hususunda eleştiriyor ama bence çok doğru bir adımdı. HDP sahip olduğu barajı aşma potansiyelini ancak bu şartta kesin olarak gerçekleştirecektir! Bu da ayrıca CHP'den çok AK Parti'den oy götürür…
Mevzunun özetini tekrarlıyorum; Şu veya bu aday ya da partinin kazanmasından ziyade Türkiye'nin kazanacağı bir süreç olsun 24 Haziran… Çünkü başta belirttiklerim kazanırsa memnun olacak kesim sınırlı olur; Türkiye kazanırsa hepimiz kazanırız...

YORUM YAP