CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Muharrem İnce, Silivri İlçe Örgütü'nü ziyaretinde iktidara yönelik sert eleştirilerde bulundu. Yargının iktidarın arka bahçesi haline geldiğine dikkat çeken İnce, "Sandıktaki oyumuzu, sınavdaki sorumuzu ve hazinedeki paramızı çaldılar” dedi. Tüm bunların karşısında durabilecek tek gücün CHP olduğuna da vurgu yapan İnce, MHP'yi her koşulda AKP'yi desteklemekle suçladı ve ekledi, "AKP'nin ne zaman başı sıkışsa yardımına MHP koşuyor. Tıpkı yedek lastik gibiler.”
CHP İstanbul Milletvekili Muharrem İnce'ye, Silivri ziyaretinde Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu, Amasya Milletvekili Ramis Topal ve İstanbul Milletvekili Haluk Eyidoğan eşlik etti.
"YARGI, HÜKÜMETİN ARKA BAHÇESİ OLMUŞ”
İnce, Silivri İlçe Örgütü'nde yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Silahlı kuvvetler bitmiş, STK'ler çökmüş. Yargı hükümetin arka bahçesi olmuş. Dış komşularımızın hepsiyle kavgalı haldeyiz. AB hedefini bırakmışız. Asala'nın adını yeniden duyar olduk. Ermeni Diasporası en aktif günlerini yaşamakta. Kıbrıs Rum Kesimi kendisini adanın hâkimi olarak görüyor. Petrol aramalarına yeterli tepkiyi gösteremiyorsun.
"ONLARIN ANLADIĞI DİLDEN KONUŞMAK ZORUNDAYIZ”
Askere gittiğimizde havada, karada, denizde diye başlayan bir yeminimiz vardı. Gökyüzündeki uçağını vurmuşlar gıkını çıkartamamışsın. Karada kentini bombalamışlar, askerinin başına çuval geçirmişler, gıkını çıkartamamışsın. Denizde 9 vatandaşını vurup öldürmüşler, sesin çıkmamış! Tüm bunların üzerine bir de yetmezmiş gibi kabadayı kesiliyorsun başımıza. Bu, taşeronluğundan kaynaklanıyor. Çakma kabadayılık bu. Bunu insanlara bu şekilde anlatmalıyız. Bunu birlikte yapmalıyız. Onların anladığı dilden konuşmak durumundayız.
"MHP, AKP'NİN YEDEK LASTİĞİ GİBİ”
Hep söylüyoruz ya ‘çağdaş olacağız, çalmayacağız, çaldırmayacağız…' Bu noktada Türkiye'de direnen tek kurum kalmış o da CHP. MHP'nin hali içler acısı. Yedek lastik konumunda. 360 sıkıntısında AKP'nin yardımına koşan bir MHP var ortada. Türban'da, 4+4+4'de yardımcısı hep MHP. Demokrasi, eksik milli irade devam ediyor. 8 milletvekili arkadaşımız tutuklu.
"SANDIKTAKİ OYUMUZ, HAZİNE'DEKİ PARAMIZ ÇALINDI”
Türkiye'nin içinde bulunduğu durum çok vahim. Hayvancılığı bitmiş, tarımı dip yapmış, emeklisi geçinemiyor. Çocuklarımız önceden üniversite sınav kuyruğundayken şimdi de soruları çalınmış KPSS kuyruğundalar. Kısaca sandıktaki oyumuzu, sınavdaki sorumuzu, Hazine'deki paramızı çaldılar.
"YETİM HAKKI YEMEK SARHOŞ ETSEYDİ, AKP'LİLER AYAKTA DURAMAZDI”
Bunlardan bir tanesi Yalova'da CHP'lilerle dalga geçti ben de giydirdim. Siz de şimdi söylediğim gibi giydirin. O kişi bana dedi ki ‘Bu CHP'liler akşam kafayı çekerler, sabah geç kalkarlar.' Ben de ona şu açıklamayı yaptım: "Alkol bizim dinimizde haramdır, günahtır. Bunu içen de sarhoş olur. Ama yetim hakkı yemek de günahtır. Yetim hakkı yediğinizde alkoldeki gibi sarhoş olunsaydı, bu AKP'lilerin hiçbiri ayakta duramazdı. Yere yatardı bunların hepsi.'
"AKP, DİNDEN GEÇİNİYOR”
Din ile insanların arasındaki ilişki 3 grupta toplanabilir. Birincisi dindarlar. İkincisi dindar geçinenler. Üçüncüsü ise dinden geçinenler. Bunlar dinden geçinenler. Bunların ipliğini pazara çıkartıp maskelerini düşüreceğiz. Belediye meclis listesinde olmayınca partimize lanet okumayacağız. "İlçe Başkanlığı benim hakkım” demeyeceğiz. Biz bir kişiyle seçim kaybettik. 2004 Sinop Belediye Başkanlığı'nı bir oyla kaybettik. O nedenle sen-ben kavgasına girmeyeceğiz.
"BİR ÇİVİ BİR NALI, BİR NAL BİR…”
Bir çivi bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir yiğidi, o yiğit de memleketi kurtarır. Olaya bu şekilde bakmak zorundayız. Belediye meclis listesinde olmayınca gidip AKP'ye çalışmak gibi bir mantık yok. Giremeyebilirsin, olabilir. Hakkın yenmiş olabilir. Bu ülkede milyonların hakkı yenirken bırak bir kerede senin ki yensin. Ben bunları başaracağımıza inanıyorum.
"HEM SOLCU, HEM ADAM OLACAĞIZ”
Hem solcu olacağız hem de adam olacağız. İkisi bir arada olmalı. Sen yutmuşsun sosyal demokrasiyi, kitapları ezbere biliyorsun ama adam olamamışsın. Bu ne işe yarar ki? Halkın değerleriyle barışık olunacak. Ona tepeden bakılmayacak. Bunları yapacağız, hiç moraliniz bozulmasın.
"BU ÜLKEDE BİR SORUN VAR AMA…”
İster "Kürt”, ister "terör” isterseniz "Güneydoğu” deyin, ortada bir sorunumuz var. Bu anlamda herkes kendisine şu soruları sormalı; Biz beraber mi yaşamak istiyoruz? Yan yana mı yaşamak istiyoruz? Ayrı ayrı mı yaşamak istiyoruz? Beraber yaşayacaksak tek devlet ve tek dil olacak. Dilden kastım resmi olanı. Yoksa herkes kendi dilini günlük hayatında kullanabilir. Kimse karnından konuşmayacak. İki devlet mi olacağız, yoksa yan yana bir federasyon mu? Ben beraber yaşayalım ve dilinle ilgili bir sıkıntın varsa gel çözelim istiyorum. Bu yüzyıllarca sürmemeli. Yazık bu memleketin çocuklarına. Hep garibanlar ölüyor.
"TERÖRLE MÜCADELE KARARLILIK İSTER”
Terörle mücadele laubaliliği kaldırmaz. Bu mücadele kararlılık ister. Adam geliyor, 5 km içeriye gelip seni bombalıyor. Sonra sen karşı taarruza geçiyorsun ama sınıra gelince geçemeyeceğini söyleyip kalıyorsun. Uluslar arası hukuk buna cevap veriyor. İstersen ileriye gidebilirsin. Bunların tepesine bineceksin. Silah bırakmıyorsa sen bıraktıracaksın. Devlet bunun için var. Biz bu konularda, sınır ötesi operasyonlarda her zaman destek verdik. Ama Suriye konusu bunun dışında farklı bir konu.
"DERSHANELERİ KAPATMAK ÇÖZÜM DEĞİL”
Dershaneleri kapatmak o kadar kolay değil. Eğer kapatırsan onlar da yeraltına iner. Özel ders büroları oluşur, evlerde ders verilir. Bunu anlatmak uzun sürer. Bu sektörde yaklaşık olarak 100 bin insan çalışıyor. Tabi bunun yan kollarını da eklersen bu rakam çok daha fazla oluyor. Kapattığında evlerde özel dersler verilecek ve kaybeden yine garibanın çocuğu olacak. Dershanelerde yine özel kontenjan veya benzeri uygulamalar var. Ama özel derslerde böyle bir şey yok. Özel dersi sadece zengin çocukları alacak. Bunun çözümü bu şekilde olmaz.
"ÖRGÜT NE İÇİN VAR?”
Bedelli askerlik konusu var bir de. Tayyip'e şunu sormak lazım: Sen oğlunun birine bedelli askerlik yaptırdın, valinin eskort arabasıyla gönderdin. Birine de çürük raporu aldın. Bu konu hakkında bu ülkede konuşacak en son kişi kendisidir. İşte bunları millete anlatacaksınız. Televizyon göstermiyor, gazeteler yazmıyorsa siz çıkıp anlatacaksınız. Örgüt bunun için var. Yoksa örgüt ne için var?”
KARAAHMETOĞLU: AKP ORANI YÜZDE 50'DEN YÜZDE 70'E ÇIKARTTI
2B arazilerine yönelik olarak örgüt mensuplarından gelen soruyu yanıtlayan Giresun Milletvekili Selahattin Karaahmetoğlu şunları söyledi: "Biz bu kapsama giren arazi sahiplerinin yoksul olduğunu düşünerek hazine arazilerinin bedava olarak verilmesini önerdik. AKP rayiç bedelinin yüzde 70'iyle satılmasını meclisten geçirdi. Tarım ve hayvancılık yapanlara söz konusu yerlerin emlak vergisi değerleri üzerinden yüzde 50'si ile verilmesini önerdik. AKP yine yüzde 70'i üzerinden satılmasını meclisten geçirdi. Bu yüzde 70'lik oran komisyonda verilen önergelerle yüzde 50'ye indirildi. Hatta Komisyon Başkanı bu konuda bakanlığa yüzde 50'nin altına indirilmesi temennilerini de iletti. İş genel kurula gelince, komisyonda yüzde 50 olmasını isteyen AKP'liler yine bir önergeyle bunu 70'lere çıkarttılar. Ve komisyonun tersine parmak kaldırdılar. Bu şekilde mesele de kanunlaştı.”
ESNAF ZİYARETLERİ
Partideki toplantının ardından İnce ve beraberindekiler esnaf ziyaretleri de yaptı. Tolga EMEK