Ülke ekonomilerinde de bu sektörler belirli yüzdelere ve ağırlıklara sahiptir. Yunanistan ekonomisinde turizm, Ortadoğu ülkeleri ve Türki Cumhuriyetlerinde petrol ve doğalgaz, Rusya’da yer altı kaynakları, İskandinav ülkelerinde orman ürünleri, İsviçre ve Lüksemburg gibi ülkelerde finans ve bankacılık sektörleri büyük ağırlıklara ve önceliklere sahiptir. Bizim ülkemizde ise inşaat sektörü gerek istihdam, gerekse iş gücü ve iş hacmi ile ekonomik verilerine bakıldığında sektörel anlamda tam bir amiral gemisidir. Neden? Çünkü sektör hem sağladığı istihdamla hem de kamuya sunduğu faydalarla ve katma değerlerle büyük bir açığı kapatmaktadır.
Burada en önemli fayda mütekabiliyet yasasında yapılan düzenlemelerle (gayrimenkul satışında var olan kısıtlamaların kalkmasıyla) dış pazarlara yapılan satışlarının cari açığa olan katkısıdır.
Özellikle istihdam açısından bakıldığında inşaat sektörü işsizlik yüzdesini de düşürmektedir.
Rakam bazında bakıldığında 2013 yılında ülkede sağlanan istihdamın yüzde 7’sini inşaat sektörü karşılamıştır. Sektörün 2023 yılı hedefi de olarak öngörülmekte. Bir yandan koalisyon ve erken seçim tartışmaları bir diğer yandan da terör örgütüne yönelik başlatılan operasyon para piyasalarında olumsuz etki yaptı.
Basında yer alan haberlere göre; elinde parası olan yatırımcı ise bu dönemde en güvenli yatırım olarak gayrimenkulü görüyor.
Nitekim Haziran ayında Euro’nun dışında en yüksek getiri gayrimenkulden gerçekleşti. Konut alıcısı her 100 lirasına 1 lira 33 kuruş kazandı.
Aynı dönemde, aynı miktar para yatırımcısına mevduatta 0,40 lira, külçe altın 0,68 lira ve devlet iç borçlanma senedinde ise 0,77 lira getiri sağladı.
Borsa yatırımcısı Haziranda her 100 liranın 4,29 lirasını kaybetti. İniş ve çıkışların yoğun olduğu dövizde ise getiri reel olarak % 2,45 oldu.
Haziran ayında inşaat sektörü güven endeksi % 2,9 artarak 84,73’e çıkarken aynı dönemde konut satışları Türkiye genelinde 110 bin 657’ye yükseldi.
Geçen yılın aynı ayında bu rakam 92 bin 936’ydı. Artış oranı ,06 oldu. Ocak-Haziran dönemi baz alındığında geçen yıl 524 bin 776 konut satılırken; bu yılın aynı döneminde satışlar % 21,01 artarak, 635 bin 80’e yükseldi.
Konut üreticileri bu durumun genel ekonomi içerisinde beklenen bir sonuç olduğunu belirterek hala en güvenli yatırımın gayrimenkul olduğunu aktardı.
Temmuz ayında % 2,8 oranında azalan inşaat sektörü güven endeksinin de konut satışlarına olumsuz yansımayacağı belirtildi.
***
Geçenlerde açıklanan REIDIN Gayrimenkul Sektörü Fiyat Beklenti Endeksi 2015 yılı 3. çeyrek dönem sonuçlarına göre; ’’Sektöre duyulan güvenin gelecek 3 aylık dönemde "kısmen iyimser” olduğu görüldü.
REIDIN açıklamasına göre; Ülke ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri olan gayrimenkul sektöründe rol alan profesyonellerin, Türkiye’deki gayrimenkul sektörüne olan güvenini ölçmeyi amaçlayan REIDIN Türkiye Gayrimenkul Sektörü Güven Endeksi, 2015 yılı 3. çeyrek döneminde, bir önceki çeyrek döneme göre %1,07 artışla 103,8 olarak ölçüldü.
Bu değer, gelecek üç aylık dönem süresince sektöre duyulan güvenin kısmen iyimser olduğunu gösteriyor. 2015 yılı 3. çeyrek döneminde fiyat beklenti endeks değeri ise geçen çeyrek döneme göre %0,96 azalışla 123,4 olarak ölçüldü.
Buna göre, gelecek üç aylık dönem için gayrimenkul fiyatlarında geçmiş üç aylık dönemde olduğu gibi kısmi fiyat artış beklentisi devam ediyor.
***
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2014 yılına ilişkin "Hane halkı tüketim harcaması” istatistiklerini yayımladı.
Buna göre, Türkiye genelinde hane halklarının tüketim amaçlı yaptığı harcamalar içinde en yüksek payı %24,8 ile konut ve kira harcamaları, ,7’si gıda ve alkolsüz içecekler, %2,1’ini sağlık harcamalarına, %2,4’ünü ise eğitim hizmetleri harcamalarına ayırdı.
Hane halkı başına aylık ortalama tüketim harcaması 2013’te 2 bin 572 lira iken, 2014 yılında 2 bin 848 lira olarak tahmin edildi.
***
Bu durumda hem alternatif para piyasalarında konut kadar güvenli ve getirisi yüksek başka bir ürün bulunmaması nedeniyle yatırımcılar belirsizlik döneminde parasını gayrimenkule yatırıyor.
Doğru lokasyonlar da yapılan yatırımlar reel getiriden çok daha fazla kazandırıyor. Dövizdeki yükselişin de gayrimenkul satışlarına yaradığı açık. Dövizin yüksek fiyattan bozdurarak konut alımı alıcı kitlelerde tercih nedeni olacaktır.
Sonuç olarak; doğru lokasyonlarda güvenilir inşaat şirketleri tarafından projelerden ev almak her zaman doğru bir tercihtir.
