Herkes gibi ben de sahilde yürüdüm, yürüyüş güzergahım, balıkçıların bulunduğu yerden, Boşnakbahçe'ye doğru… Benim gibi yürüyenler de vardı…
Boşnakbahçe ve havalisini çok iyi bildiğim için söylüyorum!
Burası daha önce yürümeye elverişli değildi şimdi, uçak pisti gibi geniş bir yürüyüş yolu oldu...
Bir ara, yolun sağında solunda büfeler vardı, şimdi göremedim…
Sorduğumda, aldığım cevap “kimi, heyelan tehlikesi nedeniyle terk edilmiş, kimi dalgaların şiddetine dayanamayacağını düşünerek İ.B.B tarafından kaldırılmış” dendi...
Ve…
Limanı uzatma işi hafta boyu devam etti…
O yüzden…
Geçen hafta olduğu gibi “denizin rengi” aynı kaldı...
ÇEVREMİZDEN...
Silivri Çevre Derneği Eskişehir'de …
Çevre konusunda önemli tartışmaların yapılacağı. İki gün iki gece sürecek. Çok önemli kararların alınacağı bir toplantı için orada…
Eskişehir televizyonundan izliyorum…
Orada da tıpkı, Çerkezköy'deki gibi KÖMÜRLÜ TERMİK SANTRAL yapılmak isteniyor…
Taraflar, konuyu tartışıyorlar. Her görüşten insanın katıldığı tartışmalar bunlar “Eskişehir'in geleceği. Yapılması düşünülen santralın Eskişehir'e vereceği zarar veya kar” üzerine…
Silivri Çevre Derneği'nin sahilde yaptığına benziyor…
Tıpkı, Çerkezköy Belediyesinin yaptığı gibi...
Tıpkı,Tekirdağ İlçe Belediyelerinin yaptığı gibi …
Velhasıl… Silivri Çevre Derneği görevde !
YEREL SİYASET...
Yerel seçim, denince ben en yerel olduğu için muhtarlık seçimlerini anlıyorum…
Bu köşede hep yazdım…Muhtarlar temsili demokrasinin kılcal damarları… Ki,onlar vatandaşa en yakın seçilmiş kişiler …
Silivri'de (35) Mahalle var. Bu demektir ki (35) Muhtar seçilecek…
Bu seçimde, en küçük mahallemizde bile birden fazla adayın olduğunun duyumunu alıyoruz …
Demem…
İlgi çok …
***
Ve…
Belediye Meclis üyelikleri…
Ki…
Bir anlamda “Kent Parlamentosu” sayılırlar...
Temsili demokrasilerde, onlarda muhtarlar gibi vatandaşla içi içedirler…
Silivri Belediye Meclisine seçilecek üye sayısı (31) kişidir…
Seçileceklerin tamamı (31) kişi olmasına rağmen aday sayısı bu sayının çok, çok üzerinde…
Her seçimde böyle…
Oysa, Belediye Meclis üyeliği amatörce yapılan bir iştir... Yani, ayrı odası, sekreteri, aylığı yoktur…
Yalnız…
Her ay yapılan, iki oturum için “oturum parası” alırlar…
O da çok cüzi bir paradır ama vatandaşın taleplerine Milletvekili kadar olmasa bile bir muhtar kadar, cevap vermek zorundadırlar...
İşte…Tam da bu nedenle …
Belediye Meclis üyeliklerine talip olanları “gönülden” kutluyorum…
***
Ve, Belediye Başkanı…
Seçildiği yerin gelirini giderini gösteren bütçeyi belli ölçüler dahilinde harcama yetkisine sahiptir…
Günlük işler Encümen aracılığı ile görülür.
Encümende Meclisi temsilen üyeler vardır ama azınlıktadır…
Ve, son onay makamı Belediye Başkanıdır onun onayı yoksa Encümen kararları yürürlüğe girmez…
Protokolda yeri…
Kaymakamdan sonra gelir…
ANLAMAKTA ZORLANIYORUM...
Tank Paleti Fabrikası, askeri bir işletme…
İktidar satmaya, pardon özelleştirmeye (devretmeye) karar vermiş. Cumhurbaşkanı kararnamesi ile…
Kılıçdaroğlu “kararnameyi” satır satır ve tane tane okudu orada özelleştirme yazıyor. Cumhurbaşkanı ve ayni zamanda AKP Genel Başkanı imzalı bir kararname...
Neden satılıyor?
Her ortam da “Milli - Yerli” lafı edeceksin, sonra orduya ait fabrikanın işletmesini Katar ortaklı birilerine satacaksın!
Anlamakta zorlanıyorum…
TAPU VE ECRİMİSİL MESELESİ...
Tapu ve ecrimisil meselesinden hala tık yok. Ne bekliyorlarsa!
Çayırdere, Sayalar ve Danamandra Mahallemiz sakinlerine buradan sesleniyorum…
Bu defa olsun Mahallenize (köyünüze) gelen AKP'li veya Cumhur İttifakı adayı, veya iki partinin yetkili sorumlularına “ bizim tapular ne oldu” diye sorun…
Hem de, Kahvenin ortasında ve herkesin ortasında…
Herkes görsün ne dediklerini …
İSTER İNAN
İSTER İNANMA...
Temeli 1969 Yılında atılmış. Devletin desteği olmadan dönemin yerel yöneticileri ve tümen komutanlarının çabaları ile ve Sakarya halkının desteği ile hizmete gişrmiş.
Fabrika, Almanya'da 10 Milyon dolara mal olan “Fırtına” obüs silah sisteminei 4,2 milyon dolara maletmiş.
“Yerli ve milli” olan “Fırtına”nın obüs başına yurt ekonomisine katkısı, (5,8) milyon dolar olmuş.
İşte bu fabrikadır Reis'in “devrettim gitti” dediği… (Işık Kansu/19/1/2019-Cumhuriyet)
GÜNE UYAN...
“Bütün dünler, yarınları aydınlatan fenerlerdir.” (Shakespeare)
BİR BİLENDEN...
“Vandallık cehaletten geliyor.”
(Rahmi Aksungur/Heykeltıraş)
SAHİ, NE OLDU?
• Bir zamanların Dışişleri bakanı ve Başbakanı “Şam'daki Emevi Camii'nde Cuma namazımızı kılacağız” demişti. Sahi, ne oldu, kılındı mı? Kılınmadı mı?
• Zamanın başbakanı, günümüzün Cumhurbaşkanı “Gazze'ye gidecekti “ hem de tarih vermişti. Ne oldu ? Gitti mi ? Gitmedi mi?
• Bir liderin makamındaki saati 17/25'de durmuştu. Hala öyle mi, ayni mi duruyor,yoksa değişti mi, ne oldu?
• Rıza Zarraf adında bir vatandaşımız vardı. Belli miktarda bütçemizin açığını kapatmıştı. Sonra Amerika'da tutuklandı v.s.
Ne oldu o ? Orada mı kaldı? Geldi mi?
• Bir sürü sebepten dolayı istifa eden Bakanlarımız vardı. Şimdi neredeler? Hesap soruldu mu ? Hesap verdiler mi? Ne oldu?
• En başta İstanbul ve Ankara olmak üzere istifa eden veya istifa ettirilen bir çok belediye başkanı haklarında “neden istifa ettiklerine dair” bu güne kadar, resmi ağızlardan tek bir şey duymadık, acaba istifaların nedeni neydi?