Işıklar’ın köy söylemleri

Ne söylerseniz söyleyin, seçimin artan duygusallığında bir yerle çekilip, çevrilecek bu ortamda konuşmaktan çok insanları dinlemek gerektiği hissiyatıyla elim yazı yazmaya gitmiyor bu aralar.
Adaylar kendini yoğun bir şekilde anlatırken, medyanın üzerine kişisel olarak ilave edeceklerinin anlamına inanmıyorum. Seçmen kime inanacağını seçtiyse iş zaten bitmiştir, ama kararsız ise medyadan ziyade adayların sözleri olursa etkili olur.
Pazartesi akşamı sırasıyla Danamandıra, Sayalar, Çayırdere ve Beyciler'de Silivri Belediye Başkanı ve CHP Adayı Özcan Işıklar'ı takip ettik.
Artan toplumsal baskıların etkisinde kan kaybeden demokrasimizi tarif etti. Milli birlik, değerler vurgusunu tarihsel alıntılarla bol bol yaptı… İlber Oltay'lı ile yarışan performansını sabırla takip eden vatandaşlarımızı takdir ettim.
Işıklar aşırı siyasallaştırma, kutuplaştırma, ötekileştirmenin getirdiği düşmanlığın, bölücülüğe kapı araladığını belirtirken; terardan ‘ahlak, hakkaniyet, adalet' dedi. “Ahlaksızlara itibar etmeyin”, “Ancak sözün bittiği yerde kavga başlar”, “Kap içinde ne varsa dışına onu sızdırır”, “Oyuna gelmeyin, oyunuzu bölmeyin” mesajları verdi.
Dinin siyasete alet edilmesinin yanlışlığını savunurken kürsü yöneten akademisyenlere taş çıkartan performansının bulunduğu ortam için ne kadar fazla olduğunu düşündüm. Bir vekil, hatta bakan değil de belediye başkanı ve hatta adayıydı konuşan.
Yine tarım, yine hayvancılık, toprakların korunması vurgusu yaptı. Bir farkla; 10 yıl önce bu konuda solo siyasetçi sayılırken, biber kilosunun 25 TL'ye yükselmesiyle memlekette artık herkes aynı şeyi koro halinde söylüyor, tüm siyasetçiler de dahil olmak üzere. Işıklar'ı daha önce bunları söylemiş olması ileri görüşlülüğünü kanıtlıyor ama uygulamada eksik kaldığı gerçeğini tamamen ortadan kaldırmaya yetmiyor. Evet, bugün ihtiyaç duyulan her şeyi yıllar önce o ilk defa ortaya çıkartmış ve bir sürü şeye meydan okuyarak, savunduğu noktayı terk etmemişti ama artık herkes onunla aynı söylemler içerisinde ve seçmen güven duygusu ile bağlanmak, tutunmak için yer arıyor. Güven ve umut, seçmenin oy regini şekillendiriyor...
Köy tüzel kişiliklerinin kaldırılmasını eleştiren, 2 B sorunu yıllardır sürüncemede bırakılırken imar barışı ile oluşan adaletsizliği gözler önüne seren Işıklar, vatandaşın bam tellerine kendi anlayışına uygun şekilde dokunmayı başarıyor.
Meclis listesinde oluşturduğu geniş ittifakı anlatırken, tüm partilerden destek beklentisini vurgulayan Işıklar, “Biz çok şey istemiyoruz toprağımızı özgürlük, huzur içinde ekip, biçelim. Başımızı kaldırınca bulutları görelim” şeklinde konuştu.
“İki dönemdir siz Silivri'yi bana emanet ettiniz, şimdi ben kendimi size emanet ediyorum” diyerek köy ziyaretlerini tamamlayan Işıklar, aynı hassasiyetleri paylaşanların ortak huzurunda köy buluşmalarını sürdürüyor.
“Korkuya, baskıya, çirkinleşmeye gerek yok” diyen Işıklar, 31 Mart'ın sadece bir yerel seçim olduğunu hatırlattı ve yeni döneme ilişkin “Binanın inşaatı bitti. Avizeyi takma zamanı” diyerek önümüzdeki süreç ile ilgili yaklaşımını ortaya koydu.
“Suriyelilere verilen desteğin küçük bir kısmı çiftçiye ayrılsa, neler yapılabileceğini düşünün” diyen Işıklar, insan hafızasının silindiğini ama toprağın kinin korunduğunu ifade etti. Tarımsal üretimin bölgemiz için yeni dönemde en önemli proje olduğunu İBB Başkan Adayları Ekrem İmamoğlu'nu da dahil ederek vurguladı.
Silivri Belediyesi'nin borçları ile ilgili rakip söylemlerine de değinin Işıklar, “Diğer iktidar yanlısı belediyelere yapıldığı gibi bizimle da mahsuplaşılsa cami, okul ve kamuya verdiğimiz yerler biz borçlu olmayı bırakın devletten alacaklı bile çıkarız. 300 dönüme yakın yer vermişiz. Borçlu olduğumuz konular da kamuyla ilgili” açıklamasını yaptı.
“Ağlaşmak için söylemiyorum. Devlet vermiyorsa kendimiz yapacağız. Yaptık daha iyisini yapmaya devam edeceğiz. İnsan, toprak, adalet diyen bizden başka kim var? Basın mührü altı oka” diyen Işıklar, 10 yıllık çabanın ardından bugün Trakya'yı ile ilgili genel hükümetten de yansıyan tarım söylemlerinin ne kadar haklı olduklarının ispatı olarak öne sürdü. Eski günlerdeki gibi köylerin yeniden tarım ve hayvancılıkla canlanma umudunun yanı sıra köylerdeki seçmenin gözlerinde en dikkat çeken reaksiyonu Işıklar, Atatürk ve Cumhuriyet söylemleriyle almayı sürdürdü.
Yani köylerimizde tarım ve insan evet kabul gören şeyler ama Atatürk ve kurduğu cumhuriyet her daim birinci öncelik ve etkileme hususunda zirve.