CHP'lilerin Çanta programında söz alan örgütün eski Belde Başkanı Devrim Uzun, hissettiği bazı sıkıntıları partisinin seçilmiş Belediye Başkanı Özcan Işıklar ile belde sakinleri ve örgüt mensuplarının huzurunda paylaştı.
UZUN: HER ZAMAN
VARDIK, YİNE VAR
OLURUZ
Uzun, söz alarak partisinin seçilmiş Belediye Başkanı Özcan Işıklar ile duygularını şu ifadelerle paylaştı: "Tek bir sıkıntı var onu da burada paylaşıyorum. Burada, benim birtakım ifadeler kullandığım yönünde konuşmalar var. Ben böyle ifadelerde bulunmadım, konuşmadım. Konuşulan şeyleri çok açık da söylemek istemiyorum buna üslubum müsaade etmiyor. Bazı arkadaşlar bunu, karanlık ve kör noktalarda çok güzel kullandılar. Ben beş yıl belde başkanlığı yaptım. Belde başkanlığı yaparken bayrağı birilerine teslim ettik. Birileri hakkında bir şeyler söyleyebilirdim. Ben kendi şahsımda süreç başladığından beri hiç konuşmadım. Ama bazı arkadaşlar bu sürecin içinde benim sayın başkana üslupsuz ve yakışmayacak tarzda konuşmalarım, birtakım hareketlerim olduğunu söylüyor. Ben böyle yanlış ve hatalar içinde bulunmadım. Bunun böyle bilinmesini istiyorum. Sonuna kadar da mücadelemizi verdik. Emeğimize saygı duyup giydik takım elbiselerimizi, Cafer Bilgiç ile geldik. Beni üzen şu: Sayın başkanla süreç içerisinde tartışmış olabiliriz; ama üslup yönünden tarza yakışmayacak herhangi bir hareketim olmamıştır. Bunun böyle bilinmesini istiyorum ve bu şekilde konuşan arkadaşları Allah'a havale ediyorum. Biz başkanım, her zaman vardık, yine var oluruz, her zaman görev alırız. Bu süreç üstünden siyaset yapan insanları kınıyorum. 4,5 aydır bunun sıkıntısını duydum. Emeğe saygı duyulmasını istiyorum. Eğer bu başarı varsa 5 yıl görev alan yönetim kurulunun da katkısı vardır. Bunun da yabana atılmasını istemiyorum."
IŞIKLAR: DEVRİM
UZUN'LA HİÇ BİR
PROBLEMİM YOK,
OLAMAZ DA
Bunun üzerine söz alan Başkan Işıklar, şu şekilde karşılık verdi: "Mevlana'nın bir sözü var: "Düne ait ne söylenmesi gerekiyorsa söylendi cancağızım, bugün yeni şeyler söylemek lazım." Ben bu lafı çok önemsiyorum. Artık yeni bir şey söylemek lazım. Devrim Uzun ile hiçbir problemim olmadı, olamaz da. Aynı Devrim gibi yıllarca siyasetin her tarafında çalıştım. Mahalle delegeliği, il delegeliği, ilçe yönetim kurulu üyeliği, belediye meclis üyeliği yaptım, şimdi de belediye başkanlığı yapıyorum. Yani bizim ömrümüzün üçte ikisi siyasette geçti. Bu bir gönül işidir. İnsanların yaşadığı çevreyi beğenmeyip bunu değiştirme, güzelleştirme, daha iyiye taşıma arzusundan kaynaklanır siyaset. Siyaset yapan kişi huzursuzdur, huzurlu olsa gider evinde oturur. Birileriyle tartışıyoruz, herkes benim gibi düşünmüyor diye kimse kimseyi sevmemezlik yapamaz. Uyumda bulamadığınız verimi, zıtlıkta arayacaksınız. Herkes benim gibi düşünüyorsa bende bir kusur vardır o zaman. Bunu ben böyle kabul ediyorum.
"YETERİ KADAR
OTORİTER OLMADIĞIM
İÇİN ELEŞTİRİLİYORUM"
Yeteri kadar otoriter değil, masaya yumruğunu vurmuyor, diye eleştiri alıyorum. Otorite iki şekilde sağlanır. Ya ilimle sağlarsınız ya zulümle. Ama biz ilimle, konuşarak, tartışarak, gelip buraya anlatarak, arkadaşlarımızla paylaşarak yapacağız. Siyasette insan yetişmesi inanın çok zordur. Siyaset, yaparak öğrenilen bir şeydir. Sokakta gezerek, emek harcayarak, evinden, sevdiklerinden feragat ederek zamanını vererek yapılır.
"BUGÜNKÜ AŞAMAYA
TIRMALAYARAK
GELDİM"
Kendinizi yenileyecek, okuyacak, dünyayı takip edecek ve çevrenizi bir yerlere taşımak için gönülden çalışacaksınız. Bunların hepsi bir arada olacak. Ben im böyle yetişmiş arkadaşlarımızın kesinlikle heba edilmesine, günübirlik tartışmaların içinde kaybolmasına gönlüm razı olmaz. Çünkü kendim öyle geldim. Bu aşamaya tırmayalarak geldik, tepeden inmedik.
"SİYASETTE
KÜSLÜK OLMAZ!"
Tahir (Sert) başkanın seçilmesi gibi seçilmedik biz. Ben siyasette küslüğün olmayacağına inanıyorum. Onun için bu küslük bu kırgınlık bize yakışmaz. Bizim bir aile gibi olmamız lazım. Kendi içimizde huzurlu olursak dışarı bunu yansıtabiliriz. Kamuya hizmet etmek gibi büyük bir ideali küçük kavgalara feda edemeyiz.
"HİÇ KİMSEYE BİR
KIRGINLIĞIM YOK"
Son olarak şunu da söylemek istiyorum. Benim hiç kimseyle bir kırgınlığım yok ve Devrim'i de gerçekten çok severim. Siyasette, en karşıda olandan başlayacaksınız. "Keşke ben buna oy verseydim, yanlış düşünmüşüm" dedirtirseniz başarı oradadır. Kırgınlık, küskünlük, kin beslemek insana yakışmaz. Bundan sonra Çanta'da elbirliği ve güç birliği ile bu zor süreçten çıkmamıza kim yardım ediyorsa kim emek veriyorsa hepsi saygıdeğerdir. Kamu bize bu yetkiyi hizmet için verdi; kırgınlık için, insan ayırmak için vermedi. Bunun böyle bilinmesi lazım. Devrim kardeşim de bu çabanın içindedir, bundan sonra da olacaktır. Değer verdiğimiz, sevdiğimiz, saydığımız bir arkadaşımızdır."
