Küpe FM'de İş Dünyası programına konuk olan Bayramlar Brode Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Bayram, “En çok üretim, hızlı servis ve ulaşımdan dolayı tercih ediliyoruz.” dedi.
Bayramlar Brode Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Bayram, Küpe FM ve Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneği işbirliğinde hazırlanan İş Dünyası programının bu haftaki konuğu oldu. Hizmet verdileri sektördeki çalışmalarını değerlendiren Murat Bayram, yaşanan zorlu süreci çözüm üreterek aştıklarını dile getirerek geleceğe dair umutlu ve emin konuştu.
Bayram, güzel yayınlarda kendilerini konuk ettikleri için Silivri SİAD ve Küpe FM'e teşekkür ederek başladığı konuşmasında Turhan Alyakut'un sorularını yanıtladı.
Turhan ALYAKUT: Bayramlar Brode nerede ve ne zaman kuruldu?
Murat BAYRAM: 1960 Yılında Kayseri'de Bayramlar mefruşat olarak başlayıp 1973 yılında Zeytinburnu Bozkurt Perdeciler Çarşısında süregelen bir süreç var. 1983 Yılında Sultan Hamam Toptan hayatı başlıyor. 1994 Yılında da Silivri Değirmenköy'de Bayramlar Brode tesisimiz olarak üretime başladık.
“TAMAMEN ENTEGRE TESİSİMİZDE 140 PERSONELİMİZ ÇALIŞIYOR”
Turhan ALYAKUT: Çalışan sayınız, üretim kapasitenizle ilgili neler söyleyebilirsiniz?
Murat BAYRAM: Şu anda 140 kişilik bir personelimiz var. Tamamen full entegre bir tesisiz. İp büküm, dokuma, brode ve boya kısmı var. İp önce bükülür, sonra dokuma makinesinde dokunur, brode işlememiz yapılır, ardından boyası yapılır ve kalite kontrol yapılarak sevk edileceği ülkeye göre ihracata hazır hale getirilir.
“KENDİMİZİ KORUMA BABINDA YURT DIŞINA ODAKLANDIK”
Turhan ALYAKUT: Bildiğim kadarıyla sizin ürünlerinizin tamamı ihraç ediliyor. Değil mi?
Murat BAYRAM: Evet, tamamen ihracat üzerine çalışıyoruz.
Turhan ALYAKUT: Peki bu tercihiniz neden kaynaklandı?
Murat BAYRAM: Bundan 10 yıl öncesine kadar iç pazarımız da vardı. En büyük pazarımız da iç pazardı ama rekabetin ve zorlu ekonomik koşulların çoğalmasından dolayı Avrupa ve Uzak Doğu piyasalarına açılmayı tercih ettik. Tekstil mamullerimizin hepsi dolar kuru üzerinden. Ülkemizde de bazı koşullarda dolar kendiliğinden yükseldiği için maliyetlerimizde zararlar öngörülüyordu. Kendimizi koruma babında tamamen yurt dışı odaklı olduk.
“BİR TEK SİYASİ SORUN ÇIKTIĞINDA SIKINTI OLUYOR”
Turhan ALYAKUT: Tamamen yurt dışı odaklı çalışmanın avantajları yanında dezavantajları var mı?
Murat BAYRAM: Dezavantajları yok ama ülkeler arasında siyasi bir sorun çıktığı zaman sıkıntı oluyor. Onun dışında başka bir sıkıntı yok. Türkiye'deki hızlı servis ve ulaşımdan dolayı en çok tercih ediliyoruz.
“KISITLAMALARA ÇÖZÜM ÜRETTİK”
Turhan ALYAKUT: Pandemi sürecinde uluslararası nakliye ve seyahat kısıtlamaları insanlar gibi ürünlerin de bir noktadan diğerine ulaşmasını engelledi. Peki bu durum bağlantılı küresel bir ekonomide dolayısıyla tamamen ihracata çalışan sizin gibi kurumlarda ne tür sıkıntılara yol açtı?
Murat BAYRAM: Biz tamamen sipariş üzerine çalışıyoruz. Üretim noktasında yavaşladık ama sevkiyat konusunda müşterilerimizle görüşerek mallarını yolladık. Şu andaki sıkıntı seyahat edemiyor ve birebir ilişkilerde kısıtlandık ama onu da gidermek adına bir çözüm düşündük. Ürettiklerimizi kurduğumuz stüdyoda resim ve videolarını çekip müşteriye özel kreasyon olarak gönderdik. Bunların siparişlerini alıyoruz.
“İŞLERİMİZİN DAHA DA İYİ OLACAĞI KANISINDAYIM”
Turhan ALYAKUT: Büyük küçük birçok şeyin ülkelerin kendileri ürütmeleri gibi bir takım senaryolardan söz ediliyor. Siz bu durumu bekliyor musunuz?
Murat BAYRAM: Ben bu durumu beklemiyorum. Avrupa ülkelerinin birçoğu işçiliğin pahalı olduğu için tekstil işlerinden çıktılar. Dünyanın en büyük moda merkezi olarak İtalya'yı biliyoruz ama orada şu anda hiçbir üretim yok. Hatta işlerimizin daha da iyi olacağı kanısındayım.
Turhan ALYAKUT: Türkiye'nin ekonomisinin inişli çıkışlı olması diğer ülkelere göre maliyet fiyatı açısından nasıl bir durum ortaya koyuyor?
Murat BAYRAM: Bunları göze alarak maliyetlerini yapıyoruz. Sanayici ve ihracatçıyız istiyoruz ki dolar ve Euro yükselsin, ithalatçı ise düşmesini istiyor. Dolar ve Euronun yükselmesi babında bazı maliyetlerimizi finanse ediyor. Tekstilde kullandığımız hammaddenin birçoğu dolar bazında. Hammaddeyi dolarla, satışınızı da dolarla yaptığınız için buradaki enerji de elektrik, doğalgaz konularında suspanse etmesi önemli.
“DÖRDÜNCÜ SIRADA BİZ VARIZ”
Turhan ALYAKUT: Kumaşlarımız dünyada talep görüyor diyebilir miyiz?
Murat BAYRAM: Tabi talep görüyor. Tekstil konusunda üç tane rakibimiz var; Çin, Hindistan ve Pakistan. Dördüncü sırada biz varız. Yüksek siparişler Çin'e kayıyor, orta ölçekli olanlar da hızlı siparişten dolayı bize geliyor.
“İŞLERİN DAHA DA HIZLANACAĞINI VE BÜYÜYECEĞİNE İNANIYORUM”
Turhan ALYAKUT: Amerika'nın başını çektiği ticaret savaşlar var. Türk tekstilinin Amerika'dakinin elini güçlendiriyor mu?
Murat BAYRAM: Güçlendirecek ama Amerika çok büyük ve sert bir Pazar. Oraya bir malı götürdüğümüzde hemen siparişe dönmüyor. Japonya'ya seyahat ediyorsunuz müşteri bir desen seçiyor ama bunun siparişi yeri geliyor 2 yılı buluyor. Amerika'daki sistemde deponuzda hazır malınız varsa öndesiniz ama Türkiye'den sevk edeyim şu bu noktası derseniz oralarda da sıkıntılar var. Ben şuna inanıyorum bu pandemi sürecinden sonra dünya ülkeleri Çin'e karşı bir almama noktası olursa Türkiye'de tekstilin dışında her sektörde bu işlerin daha da hızlanacağına ve büyüyeceğine inanıyorum.
“HER COĞRAFYANIN KENDİNE GÖRE KUMAŞ VE RENK SİSTEMİ VAR”
Turhan ALYAKUT: Seçilen kumaş tercihi coğrafyaya göre değişiyor mu?
Murat BAYRAM: Her coğrafyanın kendine göre bir kumaş ve renk sistemi var. En yakın olarak Kuzey ve Güney Avrupa, Almanya, İsveç, Norveç, Polonya'nan aldığı türler farklı. İspanya, Portekiz, İtalya'nın aldığı kumaş zeminler farklı. Kuzey Avrupa ülkeleri ince ve nazik kumaşlara yöneliyor. Portekiz ve İspanya'da çok sıcak olduğu için kalın tarzda mallara yükleniyorlar. Dolayısıyla bunların renkleri ve trendleri de kendi içinde çok farklı şekilde ayrılıyor.
Turhan ALYAKUT: Trendleri kim belirliyor?
Murat BAYRAM: Üreticiler, pazarlamaya çıkan arkadaşlar ve tasarımcılar belirliyor. İlk önce mal satacağınız ülkedeki insanların ekonomik durumlarını, neden hoşlandıklarını bilmeniz gerekiyor. Mesela Almanya'daki bir insanın evini biz süslüyoruz. Bu adam hangi renkten hoşlanır, ne yapar, nasıl bir tarz yaparız noktasında gidiyoruz. Seyahatlerimizde önünüzdeki yıl gri renk moda olur deyip tasarımlı arkadaşlarımızla oturup o konular hakkında konuşuyoruz. Pandemi sürecinde yeni yeni renkler, değişik kumaşlar (antibakteriyel) ürettik. Antibakteriyel ürünler artık evlerimizi süsleyecek. Bunları yalnız hastanelerde kullanıyorduk ama bunlar artık evimizin içine kadar girecek.
“BÜTÜN DÜNYA NATÜRELE DÖNME NOKTASINDA”
Turhan ALYAKUT: Tekstilde trendleri belirleyen bir ülke var mı?
Murat BAYRAM: Trendleri belirleyen ülkeler yok. İtalya parlak mavi, parlak kırmızıyı, parlak yeşili seven bir ülke ama Almanlara bakarsanız hiç kullanılmayan sade ve soft renkler tercih ediyor. Türkiye'de bu iş ev tekstilinde çok farklı renklere geldi. Eskiden perdenin tamamını biz beyaz, şimdi tamamen doğal ve natürel üretiyoruz. Soft renkler yapıyoruz. Parlak ve cafcaflı renkler artık tercih edilmiyor. Bütün dünya natürele dönme noktasında gibi bir durumda.
Son on yıldır zebra stor perdeler yapıyoruz. Bir iki yıl kullanılıp atılıyor. Çalışan aileler yıkama derdi olmayan perdeleri tercih ediyor.
Turhan ALYAKUT: Müşteri bağlamak için neler yapıyorsunuz?
Murat BAYRAM: İlk önce müşterinin özgüvenini kazanmamız ve müşteriniz bize inanması lazım. Ürettiğiniz mamullerin yüzde yüz kaliteli olması lazım ki müşteri sizi tercih etsin. Müşterinin tercih ve isteğine göre bazen yeni bir mamul ve desen üretebiliyoruz.
“GÜZELİM MEMLEKETİN DOĞASINI VE HAVASINI BOZMAMALIYIZ”
Turhan ALYAKUT: Bayramlar Brode'nin çevre politikası ve sürdürülebilirlik yaklaşımıyla ilgili neler söylersiniz?
Murat BAYRAM: Bayramlar Brode olarak çevreye yüzde yüz duyarlıyız. Boya yaptığımız için arıtma tesisimizin olması gerekiyordu ve var. Şu anda yeni bir proje üzerindeyiz. Montajları da başladı. Allah izin verirse önümüzdeki hafta bacadan çıkan dumanımızı filtre edip doğaya karşı üstümüze düşen her türlü görevi yapacağız. Doğada biz de yaşıyor, bu havayı biz de soluyoruz. Güzelim memleketin doğasını ve havasını bozmamalıyız.
Turhan ALYAKUT: Son olarak neler söylemek istersiniz?
Murat BAYRAM: Herkese sağlıklı yaşam, hayırlı işler ve bol kazançlar diliyorum.
Renginar SALİ