Sevginar Sali

İstanbul’da MHP fırtınası

MHP'nin Türkiye genelinde AK Parti İktidarına etkisini çözümlemeye çalışanlar İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde MHP adına yapılanlara kayıtsız kalamayacak bir süreci tescilledik sanıyorum.
Volkan Yılmaz'ın “Benim üzerimde iki elbise var” diye tanımladığı Silivri Belediye Başkanlığı'nın yanı sıra İBB'de MHP Grup Başkan Vekilliğinin etkisi giderek, istikrarlı ve nitelikli biçimde artıyor.
Son İBB çıkışında Devlet Bahçeli'nin ne denli kırmızıçizgi olduğunu idrak etmemiz adına Liderinin altı mümkün olan en kalın şekilde çizildi sanıyorum. İmamoğlu bir daha kendisine MHP Lideri ile ilgili bir şey sorulduğunda anımsayacağı en önemli şey Volkan Yılmaz'ın “Hadi oradan, hadi oradan...” performansı olacaktır.
“Yapılacak iyi şeylerin destekçisi, yapılmayanların ise takipçisi olacağız” noktasında Volkan Yılmaz'ın özellikle İBB'de işe alınan terör örgütleri ile bağlantılı oldukları iddia edilenlerin kişilere ilişkin ortaya koyduğu bakış açısı ve değerlendirme dikkat çekti. AK Parti söylese, bu şekilde yerine ve etki ettiği kesimlere ulaşamazdı ifade edilenler. (Türkiye'de tüm araştırmalarda en büyük 3. parti; kararsızlar! Dolayısıyla ‘taraflı körlük ve sağırlık' yerine ‘mantıklı gerçekçilik' tercih edilmeli...)
Kısa bir süre öncesine kadar CHP'nin Silivri'de Volkan Yılmaz'ın İBB'de sesini kısmaya yönelik bir hamlesi olarak değerlendirilen organizasyonu (İlçe Merkezindeki basın toplantısı) hatırlayınca MHP Grup Başkan Vekilinin son çıkışını İstanbul'un sınırlarından Türkiye genelinde genişçe bir yayılım gösterdi sanıyorum.
Seymen Köy Projesi'ni İBB'nin bir türlü başlatamamasına da son konuşmasında değinen Başkan Volkan Yılmaz, bu mesele üzerinden de önemli bir mesaj verdi “Ekrem Bey'in aklı ve fikri İstanbul'da olmayabilir ama benim aklım da fikrim de zikrim de Silivri'de. Benim aklım İstanbul'da yaşayan vatandaşlarımızın sorunlarını, problemlerini çözme yönündedir” ifadelerini kullanarak.
Sanıyorum en az bir dönem daha Yılmaz'ın, Silivri dışında bir şey düşünmediği tartışmaya yer bırakmayacak şekilde netliğe doğru koşuyor. MHP Silivri kalesini sağlamlaştıramazsa yeni yerlerin fethi de tehlikeye düşer.

“KALDIRIMLARI ALTINLA DA KAPLASA…”
Pazartesi günü biriyle yaptığım görüşmeyi paylaşmıştım. Ertesi günü arada -“Beni mi yazdın?” diye sordu. Yazdığım kişi gibi düşünüyorsa üzerinde alınabileceğini söyledim : )
-“Aynen söylediğim gibi, hatta kaldırımları altınla da kaplasa sonuç aynı olur” diye görüşünde ısrar etti. (“Korku ile siyaset ilişkisi” 10 Ocak tarihli köşe yazım..)
Sonra da devam etti:
-“Hafta sonu koyu CHP'li kadınlarla karşılaştık bir yerde. Bi kızıyorlar Tayyip Erdoğan'a bi kızıyorlar. Girdik birbirimize. ‘Geneli anladık peki yerelde ne yapacaksınız, kime oy vereceksiniz?' diye sordum. “Buna” dediler. ‘Kim?' diye sordum yeniden. “Volkan Yılmaz'a” dediler. “Cumhur İttifakı'nın adayı o? Yani kızdığınız adamın ortağı' dedim. “Olsun” diye cevap verdiler…”
***
Sözü geçen seçmenlerin kadın olması önemli bir ayrıntı… CHP'li olmaları, Genel İktidara kızgınlıkları ve yerelde yapılan yatırım ile gerçekleştirilen hizmetler var tabi…

“BAŞKAN ÜRETİME YATIRIM YAPSIN”
Arayan bir başka okuyucum (bu köşe benim olmaktan hızla uzaklaşıyor ama mutlu oluyorum : ) “Bizim düşündüklerimizi de yaz” diyerek başladı anlatmaya: “Yalnız kişisel fikrim değil. Bir süredir görüşüp, gelişmeleri, Silivri'de olup bitenleri yakından takip eden arkadaşlarla konuşuyoruz ve hepimiz aynı fikirdeyiz; Başkan Volkan Yılmaz saman, tohum, yağı dağıtacağına buraya harcadığı kaynağı üretim tesisine yatırsın. Bizim üretim yapmamız lazım. Yapılan yardımlar kalıcı çözüm değil. İnsanları bu yardıma muhtaç olma halinden kurtarmalıyız…”
***
Toplumun her kesiminin ihtiyaçları farklı tabi… Ama bir gerçek var o da şu; üretmeden tüketmek bizi kaçınılmaz olarak çıkmaza sürükler.
“Denilebilir ki hiçbir şeye muhtaç değiliz; yalnız bir tek şeye ihtiyacımız var: Çalışkan olmak! Servet ve onun doğal sonucu olan bolluk, rahat yaşamak ve mutluluk, yalnız ve ancak çalışanların hakkıdır.”
*Mustafa Kemal Atatürk

YORUM YAP