“O iyi insanlar o güzel atlara binip çekip gittiler...'' diyor ya Yaşar Kemal usta. Demirciler Çarşısı Cinayeti'ni okuduğumdan bugüne aklımda, kalbimde çivili bu söz. Sanırım şair Ahmet Erhan da şehrin kıyısında bir yılkı atının sırtına binip An(a)kara'sına gitti; şair Behçet Aysan'ın, Metin Altıok'un, Adnan Azar'ın yanına. 3 Ağustos'u 4 Ağustos'a bağlayan gece kaybettik onu 2013 yılında. 5 Ağustos'ta Ankara'da Karşıyaka mezarlığında toprağa, emanet ettik. Altı yıl olmuş göz açıp kapayıncaya kadar.
Silivri'ye belediyeye ait sarı renkli damperli bir kamyonla 21 Mart 2002'de -bir Nevruz günü- ayak basan şair, 31 Mart 2007'ye kadar “kasaba”sında dolu dolu 5 yıl kaldı. Kaybolmuş Bir Köpek İlanı, Şehirde Bir Yılkı Atı ve son kitabı olan Sahibinden Satılık'ın önemli bir kısmı Silivri'de yazıldı. 30. sanat yılı dolayısıyla seçme şiirlerden oluşan “Buz Üstünde Yürür Gibi” Silivri'de çıktı. Kaybolmuş Bir Köpek İlanı adlı kitabı 2004 yılında 2. kez Yunus Nadi Ödülüne layık görüldü. Tam anlamıyla Silivri'de yazılmış, buram buram Silivri kokan bir kitaptır. Özetle; Ahmet Erhan'ın yazın yaşamının son yıllarını belirginleştiren ve renklendiren son 4 kitap Silivri imzalıdır. Zaten Silivri'den gittikten sonra da pek şiir yayımlamadı, kitabı çıkmadı. Toplu şiirleri olan “Burada Gömülüdür” adlı iki ciltlik kitap ölümünden sonra basıldı.
Kendisiyle Silivri'de yaptığım söyleşilerden birinde (2006) şöyle söylemişti: “Benim kendi haritam nedir biliyor musun? Mersin-Adana-Ankara-Ayvalık tekrar Ankara-İstanbul ve elbette Silivri. Son iki kitap Silivri'de yazıldı, her şeyiyle Silivri'de yazıldı. Silivri, benim ılıman iklimimdir. Ruhumun ılıman iklimi…” (Ahmet Erhan adına bir de 14 Şubat 2014'te yine Silivri Belediyemizin öncülüğünde Bir Ahmet Erhan sempozyumu düzenlemiştik.)
27 Ekim 2013'te Silivri Belediyemizin onun adına açtığı bir ŞAİR AHMET ERHAN PARKI var. 5500 m2 civarında, güzel şirin bir park. Adı orda yaşıyor. Tam istediği gibi çocuklar o güzel parkta oynuyor, yaşlılar dinleniyor, insanlar orada yeşillikler içinde dinlenerek parkı da canlandırıyorlar. Tam şairin sağlığında hayal ettiği gibi bir park… Fakat bir eksiğimiz var bu konuda. Silivrili heykeltıraş sevgili Kemal Tufan'ın bu park için “yaparım elbette” dediği bir heykel tasarımı var. Bir anıt gibi değil elbette, şairi-şiiri anımsatacak farklı bir tasarım... Bunu zamanında Silivri'nin yetiştirdiği değerli sanatçı Kemal Tufan'la konuşmuştuk.
Silivri Belediye Başkanı Sayın Volkan Yılmaz'ın da bu vesileyle bu konuya duyarlı olacağını tahmin ediyorum. Altı yıl önce her kesimden geniş bir katılımla açtığımız Şair Ahmet Erhan Parkımız için artık bir tasarımın hayata geçmesi gerekiyor. Burada yaşadığı beş yılda dört kitabı Silivri imzalı olan sevgili şair Ahmet Erhan, bu değeri fazlasıyla hak ediyor.
Şair Ahmet Erhan “Silivri” şiirine şöyle başlıyordu: “Yapayalnız bir kasabanın ortasındayım / Mendilimdeki son nezle artığını / Az önce harcadım / Silivri'den önce / Tam o kavşağı dönmeden önce / Sanki yeni bir hayata başladım” Evet iyi şair, güzel insan Ahmet Erhan ömrünün son dönemecini “sanki yeni bir hayata başladım” dediği Silivri'de yaşadı. Dolu dolu beş yıl ve bu şiirden yaşantıyı taçlandıran dört şahane kitap… Şimdi bize düşen şair Ahmet Erhan parkını bir sanat eseriyle buluşturmak ve orada şiir adına güzel etkinlikler yapmaktır. Silivri'mize yakışan da budur. Işıklar içinde uyu sevgili şairim!
“sular sulara
rüzgârlar rüzgârlara
bazı hayatlar bazı hayatlara karışır
ve kalır daima, öylece…”
Sen bize şiirle karıştın, sokaklarımıza, beynimize, kalbimize kazındın. Ve bizde daima kalacaksın en güzel halinle “hüzün kırışığı / Akdeniz ışığı” abim…