Eğitmen ve Yazar Nagihan Şanlı

İyiliğin seni tüketiyor mu?

Bazı insanlar iyiliği doğuştan seçer.

Yaralıları sarar, söyleneni değil söylenmeyeni duyar, affeder, susar, fedakârlık yapar. Kalbinde kimseyi incitmemek için ince ince yürür. Ve zamanla fark eder ki…
İyilik yaptığı yerde kırılmış, sustukça sesi boğulmuş, affettikçe daha çok hırpalanmıştır.

Oysa iyilik, edilgenlik değildir.
İyilik, güçsüzlük değildir.
Ve asla, iyilik ezilmeye razı olmak demek değildir.

Peki, biz nerede hata yapıyoruz?
İyilik etmeyi sınır koymamaya karıştırıyoruz.
Affetmeyi, tekrar tekrar kırılmayı göze almak sanıyoruz.
Sessiz kalmayı, erdem zannediyoruz.
Oysa kendine yapılan zulme sessiz kalmak, iyilik değil ihmaldir.

İyilik; denge ister, cesaret ister, farkındalık ister.
İyilik; bilgelikle birleşmediğinde sadece bir yürek yorgunluğuna dönüşebilir.

İyilik yapıyoruz diye her şeye katlanmak zorunda değiliz.
Sürekli başkaları için iyilik yapmak, kendini unutarak koşulan bir maratona dönüşürse insan tükenir. Unutma: Sen de birisin. Senin de hakkın var şefkate, huzura ve saygıya.
Kendini korumayan biri, başkasını da sahici bir yerden koruyamaz. Çünkü tükenmiş bir yürek veremez. Ezilmiş bir ruh taşıyamaz. İyilik, insanın hem kendine hem başkasına karşı adaletli olmasıdır.

İyiliği nasıl koruyabiliriz?
İyilik bilgiyle ve idrakle birleştiğinde güçlenir.
Ne zaman susacağını, ne zaman konuşacağını, nerede duracağını bilmek gerekir.
Çünkü bazen bir sınır çizmek de iyiliktir.
Bir “hayır” demek de merhamettir.
Bazen “Buraya kadar” demekte iyiliktir.
Bazen de sadece Allah için susmak, en yüce makamdır.

Sınır çizen insanlar kötü değildir.
Kendini gözeten insanlar bencil değildir.
Bilakis onlar, iyiliği ezdirmemeyi öğrenmişlerdir.
Sınır çizmek kalbine duvar örmek değildir. Aksine, özünü muhafaza etmektir.

İyilik, herkesin seni kullanabileceği bir açık kapı değildir.
Sessizlik bazen asalettir ama bazen de korkunun maskesidir.
Neye, neden sustuğunu bil.
Suskunluğunda kendini kaybediyorsan, bu artık iyilik değil, kendi sesinden vazgeçmektir.

Ve unutma:
Gerçek iyilik, gücünü Allah'tan alır.
O zaman insan, yaptığı iyilik karşılık bulmadığında bile ezilmez.
Rıza için yapar, tevekkülle yürür.
Sesini duyuramasa da, gönlünün Allah tarafından işitildiğini bilir.
Ve bu bilmek…
En büyük dayanaktır.
İyilik, başkalarının vicdanıyla ölçülmez.
Senin niyetinle, farkındalığınla, hikmetinle anlam kazanır.
Ezilmemek için sertleşmek zorunda değilsin.
Ama sağlamlaşmak zorundasın.
Merhametli ama bilinçli, yumuşak ama dirençli, anlayışlı ama kararlı biri olursan;
İyilik seni tüketmez, yüceltir.
Unutma…
İyiliğin zayıflık değil, asalettir. Ama o asaletin hakkını vermek de senin elindedir.

YORUM YAP