Silivri Kadın Girişimciler Derneği üyelerini tanıttığımız yazı dizisinin bu haftaki konuğu Demko Grup’u eşi Berker Ziko ile birlikte kurarak çalışmaların DEM Ortak Sağlık ve Güvenlik bölümünü yürüten Eda Ziko oldu. Hassasiyeti, titizliği, içtenlik ve işi benimseyerek yürütmesi, hoşgörülü yaklaşımları ile farklı bir iş kadını profili çizen Eda Ziko, çalışma hayatına yönelik değerlendirmeleri ile farkındalık yaratacak nitelikte."HAYAT ARKADAŞLARI EMEKLERİYLE BİR GÜÇ OLUŞTURUP DEMKO’NUN ADINI YAZDIK”
Sevginar UYGUN: Sizi tanıyabilir miyiz?
Eda ZİKO: DEMKO GRUP şirketlerinin eşimle birlikte sahibiyiz. Ortak Sağlık, Güvenlik Birimi ile İş Sağlığı ve Güvenliği sektöründe, ısıtma sistemleri, endüstriyel doğalgaz sistemleri, iklimlendirme soğutma çözümleri, mekanik tesisat konularında profesyonel kadrolarımızla 2010 yılının başlarından bu yana hizmet vermekteyiz. Çeşitli yabancı şirketlerde yüksek lisans eğitimim boyunca çalıştım.
Eğitimimizin tamamlanmasıyla 2009 yılı sonlarında sermayesi olmayan ama teknik bilgilerine ve kısa da olsa deneyimlerine güvenen hayat arkadaşları emekleriyle bir güç oluşturup DEMKO’nun adını yazdık. İşte böyle içtendir DEMKO’nun oluşumu. Şu anda DEMKO deneyimli kadrolarıyla, edinilen tecrübeleriyle, sürekli gelişimi hedefleyen, global dünyada kendine yer açan, çağın gerekliliklerine cevap vermeye çalışan bir grup şirketidir.
DEMKO GRUP’UN HİZMET ALANLARI
Sevginar UYGUN: DEMKO Grupta sunduğunuz hizmetler neler?
Eda ZİKO: Isıtma sistemleri, endüstriyel doğalgaz sistemleri, yangın tesisatı, merkezi ısıtma sistemleri, kaskat sistemler, sıhhi tesisat, kalorifer tesisatı, projelendirme ve taahhüt uygulamaları ile DEMKO Mühendislik bünyesinde hizmet sunmaktayız.
Profesyonel kadrolarıyla iş güvenliği uzmanlığı, işyeri hekimliği, diğer sağlık personeli hizmetleri, risk değerlendirme, acil durum planları, temel iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile DEM Ortak Sağlık Ve Güvenlik Birimi bünyesinde çalışmalarımızı yürütüyoruz.
İlkyardım eğitimleri, yangın eğitimleri, acil durum eğitimleri, patlamadan korunma dokümanları, GSM ruhsatı ve çevre çözüm uygulamalarıyla DEMKO Akademi bünyesinde faaliyet göstermekteyiz.
İŞ HAYATINDA KİBİR VE EMPATİ
Sevginar UGYUN: İş hayatında sizi mutlu eden ve mutsuz eden yaklaşımları genelleyecek olursak
nasıl bir değerleme ortaya çıkar?
Eda ZİKO: Rekabetin kibir ile karıştırılması beni iş hayatında mutsuz eden en önemli yaklaşım. Dozunda rekabet iş yaşamında geliştirici bir rol oynasa da kibir ve "Ben daha iyiyim” bakışıyla bir başkasının değerini düşürmeye çalışmak iyi sonuçlar getiren bir yaklaşım değil…
Beni mutlu eden ise yaptığınız işin önemine inanmanız ve iş hayatında en fazla yapmaya çalışılan şeyin kendini karşındakinin yerine koyarak, aynı titizlik ve ilgiyle kişilerin sorularına bir cevap verebilmektir.
"KADERİN İNSANLARIN HAYATLARINI YÖNLENDİRDİĞİNE İNANIYORUM”
Sevginar UYGUN: Hayatınızda pişman olduğunuz karar ve tercihleriniz oldu mu?
Eda ZİKO: Ben kaderin insanların hayatlarını yönlendirdiğine inanıyorum. Bu sebeple illa şu veya bu diye tutturduğum bir dönemim olmadı; bu kendime ait bir fikrim olmamasından veya hayata karşı bir duruşumun olmamasından değil; yeniliklere ve durumun şartlarına kendimi kolayca adapte edebilmemden kaynaklanıyor. Kısacası öyle çok pişmanlıklarım olmadı.
"BAŞARI, TAKIM ARKADAŞLARINIZLA BİRLİKTE ELDE EDECEĞİNİZ BİR OLGUDUR”
Sevginar UYGUN: Başarı muhakkak ki herkesin hedeflediği bir şey… Hangi koşullarda olmalı ve ne zaman ondan vazgeçecek duruma gelirsiniz?
Eda ZİKO: Muhakkak ki öyle... Ama insanın kendisine başarılıyım demesi kolay değil bence. Ben bu soruyu şöyle yanıtlıyım; Başarı etrafınızdaki kişilerle, takım arkadaşlarınızla birlikte elde edeceğiniz bir olgudur. Bu sebeple başarının takımca hedeflediğiniz bir amaç olması gerek. Etik koşullar altında olmalı ve takımda biri yorulduğunda bir diğeri size omuz vermeli bu koşullar altında kalıcı ve anlamlı olur. Her işi tek bir kişinin yapması muhakkak ki beklenemez. Tek bir kişinin tüm işleri yapması ile de başarı daimi olmaz.
Başarı hiçbir takım için vazgeçilecek bir olgu değil, bunu hiç düşünmedik. Başarıdan vazgeçilecek bir zamanın gelmesi de bizce beklenemez.
"BU BÜYÜ BOZULSUN İSTEMEM”
Sevginar UYGUN: İş ortaklarınızdan beklentileriniz nelerdir?
Eda ZİKO: İş ortağım ayrıca hayat arkadaşım; bu hayatta birlikte büyüdüğümüz gibi, çocuğumuz olan DEMKO’yu da büyütmeye devam ediyoruz. Biz hem özel, hem iş hayatımızda çok şanslı bireyleriz. Yorulduğumuzda birbirimize dayanabileceğimiz anlarımız, birbirimize destek olduğumuz alanlarımız var. Eşim olmadan düşünemiyorum. Bu gözle bakarsanız da kendiliğinden gelişen ve sadece ikimizin anlayabileceği beklentilerimiz var. Bu büyü bozulsun istemem.
ÖRNEK ALINAN İSİMLER
Sevginar UYGUN: İş dünyasında kendinize örnek aldığınız isimler var mı?
Eda ZİKO: İdealist kadınlara hayranlık duyuyorum. Hayatımdaki rol modellerden biri Elenor Roosevelt, ABD’nin 1933-1945 yıllarındaki first ladysi. Ettiği dünya kadar özlü sözden en harcıâlem olanı cımbızlarsam "Kadın, poşet çay gibidir. Kaynar suya koymadan ne kadar güçlü olduğunu anlayamazsınız” der.
Ayrıca bir diğer isim de Ümit Boyner’dir. İş hayatındaki başarılı adımları ve TÜSİAD başkanı olduğu dönemde de kadınlara iş hayatında örnek olması beni heyecanlandırmaktadır.
"DEMKO VAKFINI KURMAK EN BÜYÜK İSTEĞİM”
Sevginar UYGUN: "Şunu yapmadan ömrüm tamamlan-masın inşallah” dediğiniz bir istek var mı?
Eda ZİKO: DEMKO vakfını kurmak en büyük isteğim. Vakıf sayesinde benden sonra gelecek tüm nesillerimize paranın amaç değil araç olduğunu hatırlatmak ve kişilerin en değerli varlığının başarı, hayat tecrübesi ve etraftaki gerçek dostlarının olduğunu hatırlatmak istiyorum. Hayat tüm edindiklerimizi ihtiyaç sahipleriyle paylaştıkça güzel.
"ALTIN KAFESİM "DEMKO”…”
Sevginar UYGUN: Asla olmak istemediğiniz ve olmayı çok arzu ettiğiniz yer/durum?
Eda ZİKO: Çalışmamak asla olmak istemediğim bir yer; çalışmadan, üretmeden geçen dönemde mutsuz olacağıma inananı yorum. Zannediyorum ki benim altın kafesim "DEMKO”…
Olmayı en çok arzu ettiğim yer ise ülkemde de Amerika’da ve hatta Avrupa’da daha da yoğun olarak gözlenen "Cam Tavan” olgusunun olduğu yani kadın/erkek ayrımcılığına gidilmeden; insanların başarıları, kabiliyet ve nitelikleriyle değerlendirileceği, çıkar çatışmalarının bulunmadığı bir iş dünyasında bulunmak.
KAGİDER’DEN BEKLENTİLER
Sevginar UYGUN: Silivri KAGİDER üyesi olmak nasıl bir duygu, beklentileriniz nelerdir?
Eda ZİKO: KAGİDER gerçekten bir okul. İş hayatında belli bir noktaya geldiğim yerde biraz daha sivil toplum hayatında çalışma, burada bir katkı sağlama yönünde aldığım karar sırasında 2013 yılında Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneğine (SİAD) rahmetli Kadir Baran’ın zorlamasıyla eşimle birlikte katıldık. KAGİDER’e ise SİAD’ın bir etkinliğinde Aynur Süleymanoğlu ile sohbetimiz vesilesiyle 2014 yılında dâhil oldum. Kendisine bir kere daha bu aileye katılmama vesile olduğu için teşekkür ederim. KAGİDER ailesinin bir mensubu olmaktan mutluluk duyuyorum. Eskiden duyarlılığımın bu kadar yüksek olmadığı konularda hem bilgi sahibi oldum, hem de farkındalığım arttı. Ve toplumda role model olacak tüm kadınlara büyük görevler düştüğünün bilincine vardım.
Kadınlara iş yaşamında yer alabilmeleri ve girişimci olabilmeleri için cesaret verecek; iş yaşamında kadınların işlerini kolaylaştıracak, fırsat eşitliği yaratabilecek ortamların sağlanması KAGİDER’den en büyük beklentimdir.
