TBMM Kadın Erkek Eşitliği Komisyonu Başkanı AK Parti Sakarya Milletvekili Çiğdem Erdoğan Atabek, katıldığı Rumeli Üniversitesinde “Türkiye'de Kadın Girişimciliği” panelinde yaptığı konuşmasında “Kadınları ekonomik olarak güçlendirmez isek hangi yasal düzenlemeyi yaparsak yapalım sonuç almakta zorlanıyoruz” dedi.
TBMM Kadın Erkek Eşitliği Komisyonu Başkanı AK Parti Sakarya Milletvekili Çiğdem Erdoğan Atabek, Rumeli Üniversitesinde “Türkiye'de Kadın Girişimciliği” panelinde önemli açıklamalara imza attı ve “Şiddet Araştırma Komisyonunda çalıştım. Gördüğüm en önemli şey. Kadını güçlendirdiğinizde herhangi bir şiddet vakasıyla karşı karşıya kaldığında da nereye başvurması gerektiğini, kendini ve evlatlarını nasıl koruması gerektiğini biliyor. O yüzden dedik ki. Kadının güçlendirirsek ailede güçlenir, erkek de güçlenir toplum da güçlenir ve bunun en önemli alt yapısı da ekonomik olarak kadını kalkındırmaktır. Kırsaldaki kadını kooperatiflerle güçlendirirken, şehirli kadını da girişimcilikle güçlendirme noktasında çalışmalar yaptık” dedi.
“ONLAR YAPTIYSA BEN DE YAPABİLİRİM”
AK Parti Sakarya Milletvekili Çiğdem Erdoğan Atabek, panelde katılımcılara şöyle seslendi: “Ben bugün sizlerle olmak için sabah erkenden Ankara'dan yollara düştüm. Genelde insanlar İstanbul'dan, Ankara'ya gelir, bu sefer bizim için tersi oldu. İstanbul benim doğup büyüdüğüm şehir ama gerçekten Silivri ayrı güzel. Bir taraftan İstanbul bir taraftan Anadolu'nun güzelliklerini bünyesinde barındırıyor. Böyle bir yerde yaşadığınız için şanslı olduğumuzu da ifade etmek istiyorum.
Bugün buradan giderken bir ablanız, eski bir eğitimci olarak heybenizde bir şey götürün, şunu düşünmenizi istiyorum; ‘Ben bugün bir toplantıya gittim. Farklı farklı göreve gelmiş insanları gördüm ve çoğu da kadındı. Onlar yaptıysa ben de yapabilirim'. Bugün buradan götüreceğiniz en önemli bilgi bu. Bizler de o sıralardaydık. Ben de Abant İzzet Baysal Üniversitesinde, rektör hocamızın da çalıştığı üniversitede, böyle kulüplerde çalışarak, önemli isimleri ağırlayarak aslında şunu söylemiştim, o yıllarda kendime “onlar yapabildiyse biz de yapabiliriz”.
Ben üniversite öğrencisiyken seçilme yaşı 30'du. Ve biz bir kampanya düzenlemiştik. Tabi o yıllarda Türkiye'de bu kadar çok üniversite yoktu. O yüzden bütün üniversitelerde organize edebilmiştik. Seçilme yaşını 25'e düşürülmesiyle alakalı. 18 şu an. Seçilme yaşının 18 olmasını hayal edememiştik 25 olması için kampanya yapmıştık. Üniversitemize de bir milletvekili gelmişti. Şu an mensubu bulunduğum partiye zıt görüşte bir milletvekili. Hayatımdaki önemli dönüm noktalarından bir tanesi sunum yapıyorum demişti ki: “Sen de siyaset kumaşı var, ileride başarılı siyasetçi olabilirsin” demişti ve hiçbir şey anlamamıştı. Dolayısıyla bu tarz çalışmaların size böyle katkısı var. Büyüklerinizle tanışma. Farklı görüşleri dinlemek. Dünyada neler oluyor bitiyor öğrenmek önemli.
Kadın girişimciliği ile alakalı söyleyecek her şeyi aslında konuşmacılar söyledi.
KADIN ERKEK FIRSAT EŞİTLİĞİ KOMİSYONU NASIL ÇALIŞIYOR?
Biz kimiz buna değineyim? Biz kadın-erkek fırsat eşitliği komisyonuyuz mecliste. Meclis nasıl çalışır? Ben biraz ondan bahsedeyim aslında çok bilinmez bu kısmı. Sizler milletvekillerini seçersiniz, meclise yollarsınız, mecliste de o milletvekilleri başvuruda bulunur komisyonlar ile ilgili. Birçok komisyon vardır. Birden fazla komisyon da tercih edebilirsiniz ve bizim hâlihazırda komisyonumuzda 27 tane milletvekilimiz var. Her partiden ve bağımsız milletvekili olan arkadaşlarımız da bulunuyor. Toplam 27 tane milletvekili ile çalışma yapıyoruz. Ben de başkanıyım. 27 milletvekilinin 24'ü kadın, 3 tanesi erkek… Diyeceksin ki “daha komisyonda eşitliği sağlayamamışsınız”. Ama bizim çalışmalarımız gönüllük esasıyla, milletvekillerini tercihleriyle, dolayısıyla daha çok kadınların tercih ettiği bir komisyon; Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu. Toplumun her alanında kadın erkek fırsat eşitliğini sağlamak üzere çalışmalar yapan bir komisyondur. Dolayısıyla çok hassas konularda çalışmalar yaparız.
“GİRİŞİMCİLİK VE KOOPERATİFÇİLİK FARKLI ŞEYLER”
Bugünkü konumuz kadın girişimi. Ben, geçen dönemde milletvekiliydim ondan önceki dönemde de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Bakan Yardımcılığı yaptım. Dolayısıyla konunun esasını da iyi biliyorum. Kadın girişimciliği noktasında biz mecliste geçen dönem bir alt komisyon kurduk. Kadın Kooperatifçiliği ve Kadın Girişimciliği. Neden ayırdık çünkü girişimcilik ve kooperatifçilik birbirinden tamamıyla farklı şey. Girişimcilik için kişiliğin şahsi kabiliyeti, becerisi, isteği, hinterlandı, gerekli profesyonelliği bir uzmanlık alanı işte hangi alanda çalışacaksa gerekli... Ama kooperatif daha farklı daha çok aslında kırsaldaki kadına da hitap eder. Mesleği olmayan, belirli bir yaşa gelmiş, artık o yaştan sonra da meslek edilemeyecek ama para kazanmak isteyen, tek başına hareket etmekten korkup bir taraftan sosyalleşip bir taraftan bir şey oluşturmak isteyen, istihdam, para, ürün oluşturmak isteyen kadınların toplandığı alanlardır kooperatifler. Biz özellikle son zamanlarda kooperatifçiliğe çok ciddi destek verdik.
“KADINLARI EKONOMİK OLARAK GÜÇLENDİRMEZ İSEK SONUÇ ALMAKTA ZORLANIYORUZ”
Şunu gördüm. Kadınları ekonomik olarak güçlendirmez isek hangi yasal düzenlemeyi yaparsak yapalım sonuç almakta zorlanıyoruz. Şiddet Araştırma Komisyonunda çalıştım. Gördüğüm en önemli şey. Kadını güçlendirdiğinizde herhangi bir şiddet vakasıyla karşı karşıya kaldığında da nereye başvurması gerektiğini, kendini ve evlatlarını nasıl koruması gerektiğini biliyor. O yüzden dedik ki. Kadının güçlendirirsek ailede güçlenir, erkek de güçlenir toplum da güçlenir ve bunun en önemli alt yapısı da ekonomik olarak kadını kalkındırmaktır. Kırsaldaki kadını kooperatiflerle güçlendirirken, şehirli kadını da girişimcilikle güçlendirme noktasında çalışmalar yaptık.
“KIRSALDAKİ KADINI KOOPERATİFLERLE, ŞEHİRLİYİ GİRİŞİMCİLİKLE GÜÇLENDİRME NOKTASINDA ÇALIŞMALAR YAPTIK”
Yaptığımız araştırmalar sonucu şunu gördük. Hem kooperatifçilik, hem girişimcilik, hem istihdam her birinin alanı farklı ve her birisi için farklı politikalar geliştirmemiz lazım, farklı destekler geliştirmemiz lazım. Bugün neredeyse bütün bakanlıklarda, Aile Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Çalışma Bakanlığı, Tarım Orman Bakanlığı kadın girişimcilere, kadın çalışanlara ayrıcalık var. Eğer siz bir işverenseniz, kadın çalışan sayısı fazlaysa, kadın çalışanlarınız için ekstra primlerin de destek alıyorsunuz, maaş ödemelerini destek alıyorsunuz. Eğer siz bir kadın girişimci iseniz hibe alabiliyorsunuz. Hibe demek karşılıksız bir para demek, kredi alabiliyorsunuz. Eğer siz kendiniz hem genç hem kadınsanız o zaman daha ayrıcalıklı şeyler de var. Bir taraftan devletin unsurları hükümetler, bakanlıklar böyle destekler verirken bir taraftan yerel yönetimle hangi ilçedeyseniz, hangi ildeyseniz belediyeler de gerçekten çok ciddi destekliyor.
“SİYASİ YÖNETİCİLER; KADINLARI KALKINDIRMAK ZORUNDA OLDUKLARINI FARK ETMİŞ DURUMDA”
Dolayısıyla siyasi yöneticiler şunu fark etmiş durumda, kadınları ekonomik olarak kalkındırmak zorundayız. Bunun çok önemli olduğu kanaatindeyim. Bu anlamda çok önemli destekler veriliyor. Uzun uzun anlatmayacağım. Verilen desteklerin sayısal rakamların, desteklerin listeleri elimde. Hangi bakanlık, ne iş yapıyor? İsteyen herkese bunları ulaştırabilirim. Hangi bakanlık ne iş yapıyor? Bu kısmı önemli çünkü kadınlar yola çıktıkları vakit nereye, nasıl başvurmaları gerektiğini, nereden, nasıl destek alacaklarını bilmiyorlar. Bununla alakalı sadece danışmanlık yapan bakanlık siteleri var. Aile Bakanlığının kurduğu bir site var. Oraya girip en azıdan oradan da inceleyebilirsiniz. Bu anlamda çok ciddi katkı sağlayan unsurlar var.” Sevginar Sali
