Silivri sahilinde kadınların gününü örgüt temsilcileri ile kutlaya CHP İlçe Başkanı Berker Esen, 8 Mart ile ilgili açıklamasında önemli noktalara temas etti.
CHP İlçe Başkanı Berker Esen, Yönetim Kurulu Üyeleri, Kadın ve Gençlik Kolları, Belediye Meclis Üyeleri ile birlikte Silivri Sahilde kadınlarımıza karanfil dağıtarak 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü kutladı.
ESEN: EMEKÇİ KADINLARIN
MÜCADELESİ GİDEREK ÖNEM KAZANIYOR
Berker Esen ayrıca 8 Mart ile ilgili de bir mesaj yayınlayarak Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla duygu ve düşüncelerini şöyle ifade etti: “Ülkemizde emekçi kadınların mücadelesinin ne kadar önem taşıdığı her gün yeniden yaşanan olaylar ile ortaya çıkmaktadır.
Sermaye iktidarının gerici, sömürücü ve emperyalizm işbirlikçisi politikalarının hesabı emekçilere kesilirken, ülkemizde yaşayan emekçi kadınlar da bu durumdan fazlasıyla nasibini alıyor.
Ülkemiz ekonomik kriz altında inlerken, bunun faturası emekçi sınıflara kesilmektedir. Bu tabloda emekçi kadınların yoksulluğa, düşük ücretlere, güvencesiz çalışmaya mahkum edilmesi Türkiye'nin bir başka büyük gerçeği olarak önümüzdedir.
“SÖMÜRÜ VE EKONOMİK KRİZLERİN
OLDUĞU BİR ÜLKEDE KADININ
ÖZGÜRLEŞMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR”
İşte bu yüzden, sömürü ve ekonomik krizlerin olduğu bir ülkede kadının özgürleşmesi mümkün değildir.
Gerici sermaye düzeninin en önemli sonucu tacizler ve tecavüzler, kadına yönelik fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddet ve kadın cinayetleridir. Ülkemizde neredeyse her gün bir kadın cinayeti işleniyor. Ülkemizde kadınlar evde, sokakta, toplu taşıma araçlarında, işyerlerinde şiddete maruz kalıyor. 2019'da en az 334 kadın öldürüldü. Kadın cinayetleri artarken İstanbul Sözleşmesi hedef haline getiriliyor. Kadına yönelik şiddetin önlenmesini öngören 6284 sayılı kanun hiçe sayılıyor. Mahkemeler kadın cinayetlerinde iyi hal ve tahrik indirimlerine devam ediyor.
Ekonomik kriz derinleşiyor, işsizlik ve yoksulluk artıyor. Kriz diyerek yapılan zamlar ile emekçilerin cebindeki son kuruşa el uzatanlar öte yandan çılgın projelerle patronlara büyük rant kapıları açıyor. Emekçi kadınlar düşük ücretlere, güvencesiz ve esnek çalışmaya mahkûm ediliyor. Kadınlar yoksullukla mücadele etmeye çalışırken nafaka hakkına göz dikiliyor.
Derinleşen sömürü koşullarına gericilik eşlik ediyor. Laiklik tasfiye edilmeye, sulandırılmaya çalışılıyor. Yurttaşlık yerine tebaa anlayışı yerleştiriliyor. Devlet, cemaat ve tarikatlara teslim ediliyor. Tarikat ve cemaat yurtları, okulları gençlerimizi esir alıyor.
Sözde profesör ünvanlı yobazlar üniversite kürsülerini işgal ediyor. Depremi ceza, çocuk istismarını hak diye sunuyor. İktidar yanlısı gericiler buldukları her fırsatta kadın erkek eşitliğinin fıtrata aykırı olduğunu haykırıyor.
“KADINSIZ DEVRİM OLMAZ, DEVRİM OLMADAN
KADIN KURTULMAZ!”
Biliyoruz ki, bu karanlık, gerici ve baskıcı düzeni değiştirmek kadınlarımızın elinde, çünkü kadınsız devrim olmaz, devrim olmadan kadın kurtulmaz!
İnanıyoruz ki, mücadele kadınları birleştirir, kadınlar dünyayı özgürleştirir!
İşte bu duygu ve düşüncelerle; bugünü birlik, mücadele ve dayanışma günü olarak gören evinde, işinde, okulunda, toplumun her alanında yaşama ve var olma mücadelesi veren bütün kadınlarımızın “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” nü kutlarım.”