Dün sabah beklenen yıkım gerçekleşti. Zeus ve Güverte’nin yerinde kocaman bir yığın yıkıntı var. İki işletmeye de hiç gitmedim. Benim için varlıkları ile yoklukları arasında fark, giden insanların önemsediği ölçüde ve en önemlisi burada çalışan ve yapılan yatırım kadardır.
Nisan ayında kısmi yıkım, Haziran’da toptan! Üç ay önce Büyükşehir ve Silivri Belediyesi buranın fazlalık olduğu söylenen yerlerini yıktı. Geri kalan kısmında işletmenin hizmet verebileceğini düşündüm, işletme sahipleri de öyle düşünmüş ki binlerce TL’lik yatırımlarını yapmışlar. Üç aydır da kimse, Silivri’nin göbeğinde devam eden inşaatı, hizmete açılan yeri görmedi mi? Uyarmadı mı bu insanları?
Onlarca insanın ekmek kapısı, fuhuş yapılmayan, esrar satılmayan, ailenizle gidip bütçenize göre yemek yiyeceğiniz, çocuklarımızın gözümüzün önünde eğlenebildiği iki yer.
Ve Mendirekte yıllardır söylenen yıkımın acısı ilk kez bu kadar acı şekilde hissedildi.
İnsanların yatırımları, ekmek kapısı yerle bir edildi…
Bitecek mi? Kamunun vicdanını rahatsız eden söylemler unutulacak mı? Birilerini yıkıp, aynı veya benzer konumdaki diğerlerini nasıl bırakacağız? Canı yananlar bırakacak mı?
Yasal çerçevesini insanlara zor anlatırsınız. Yaptığınız yıkım! “Yapımına müsaade eden, göz yuman yıktı” anlayışından kendinizi nasıl arındıracaksınız.
Alan İBB’nin sorumluluğunda… İBB’nin burada Belediye ile koordinasyonundan ziyade AKP ile irtibat halinde olduğunu bilmeyen yoktur.
Silivri Belediyesi her iki işletmeye de ruhsat vermemiş.
Kamunun vicdanı şimdi rahat mı? Hiç sanmıyorum ne kamununki rahat, ne de Mendirek üzerindeki diğer işletmelerde huzur kaldı… Siyasetçilerin karı aldıkları beddualar olsa gerek…
Kamu vicdanını rahatlatmak adına kaçınılmaz olarak lanse edilen yıkım, beni bir insan olarak çok rahatsız etti. Ekmek teknelerini başlarına yıktığınız kişilerin Allah yardımcısı olsun!
Silivri Emniyet Müdürü Tahsin Fidan, dün düzenlediği basın toplantısında Zeus ve Güverte’den sonra 2011’e kadar yıkılması öngörülen yerlerin listesini açıklamış. Işıklar’ın söylediği gibi gerçekten orman kasabasına doğru gideceğiz bu gidişle. Bakın yıkım listesinde kimler var daha; Park Clup Kafe, Küpeşte, Amiral, Piyata, Gönül Yeni’ye ait Balıkçılar Büfe, Mehmet Ulupınar’a ait büfe, Yılmaz Özdin’e ait çay bahçesi ve Yar Kafe…
Sahilde ne mi kaldı?
Onu da siz bulun, ben gidecek olanları yazdım…
İBB bu yerleri de yıksın, AKP’nin Silivri’de bir daha iktidar yüzü görme şansı düşüktü, sıfırlanır… Bu sözümü de unutmayın! Silivri orman kasabasına dönüşme pahasına bu yapılanları unutmaz. Siyaset yaptığınız ilçeyi iyi tanıyın, hassasiyetlerini bilin, tepkileri ölçün!
Muhalefete mal edilen yıkımları durduramayan iktidar, yerlerini kaybeden işletmelerin önüne alternatifler geliştirerek sunduğu ölçüde kazanır.
Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, sahil düzenlemesi öngörüsünü İBB’nin yetki alanı içerisindeki dolgu alanlarını hesap ederek cazip bir şekilde gündeme taşımalı.
SİLİVRİ BİRLİK NE
ZAMAN TAŞINACAK?
Ayso Kır’ın ilerisinde Silivri Birlik’lere tahsis edilen alanın ne zaman hizmete açılacağı ve daha da önemlisi Silivri Birlik’lerin ne zaman buraya taşınacağı merak konusu. E-5 yan yolda Hayat Hastanesi ilerisinden itibaren, durak ve alt geçit bölgesinde trafikte yarattıkları sıkıntı ayyuka çıkmış durumda.