30 Eylül 2012 tarihinde yapılan Ak Parti Büyük Kongresi ile ilgili gazetemize özel değerlendirmede bulunan Ak Parti Silivri İlçe Başkanı Metin Karakaş, süreç hakkında kişisel izlenimlerini aktardı.
KARAKAŞ: MEDENİYET DEĞERLERİNİ BİLEN ÜLKEMİZİ ÇOK İYİ YERLERE TAŞIR
Karakaş, Recep Tayyip Erdoğan'ın son kez Genel Başkanlığa aday olduğu Ak Parti'nin Büyük Kongresi'ni şöyle değerlendirdi: "Başbakanımızın çok sayıda programına yakinen şahitlik ettiğim için şunu açıkça söyleyebilirim ilk defa Büyük Kongrede yapmak istediğini ortaya koydu. Türkiye'nin medeniyet değerlerini bilenler ülkemizi çok güzel yerlere taşıyabilir. Türkiye bugün gerçekten medeniyet değerlerini bilen bir lider tarafından yönetiliyor. Bunun için yüz yıl önce aynı sancak altında yaşamış insanlarla çok kolay iletişim kurabiliyor.
"KONGREDEN ZİYADE BİR MANİFESTOYDU”
30 Eylül'deki program bir kongreden ziyade bir manifestoydu. Erbakan Hocanın bir zamanlar D-8'i oluşturma noktasındaki iradesi, bundan önce dünyada ezilen ülkelerin birlik oluşturma yönündeki tüm çabalarının en güzel göstergesiydi Ak Parti Kongresi. Kongreye katılıp da konuşma yapan isimlerin gerek Sudan, Mısır veya Afganistan devlet büyükleri olsun söyledikleri çok anlamlıydı. Barzani geliyor Türkiye'nin iktidar partisinin kongresine katılıp destek sözünü veriyor. Bu şu demek; "Biz sizin liderliğini kabul ettik, Türkiye'nin sancaktarlığını altında bu siyaset anlayışı içerisinde haklılığımızı biz de ispat edebileceğimize inanıyoruz”. Kongreye katılan birçok ülkenin ortak paydası, tarih içerisinde birlik olmuş olan ülkelerin, parçalandıktan sonraki süreç içerisinde, ortaya koymuş olduğu yaşamsal zeminlerde, her birinin kendi kimliklerini sahiplenememiş olması. İlk defa Mısır'ın Türkiye'ye destek verdiğini gördüm. İnsanların özgüven içerisinde Türkiye ile ilgili duygu ve desteklerini ortaya koymasına şahit oldum. Ak Parti'nin, Büyük Türkiye olma noktasındaki idealinin göstergesiydi.
"DEVLETİMİZİN BÜYÜKLÜĞÜ KURULUŞ İRADESİ VE RUHUYLA ORTAYA KONDU”
2023 vizyonu bizim için çok önemli. Buna göre bir yol haritası çizildi, tedbirler alındı, icraatlar yapılmaya çalışılıyor. İlk defa Başbakanımız, 2071'de telaffuz etti. Alpaslan'ın Anadolu'ya girişiyle başlayan süreç çok önemli. Türkler tarafından kurulan devletler arasında Osmanlı en önemlisi kuşkusuz. Devletimizin büyüklüğü kuruluş iradesi ve ruhuyla ortaya kondu. 2071'e bunu taşımak ve yansıtmak noktasında Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan, teşkilatımıza önemli bir misyon yükledi.
"BÖYLE BİR LİDERİMİZ VARKEN, HERKESİN ONUN ARKASINDAN GİTMESİ GEREKİYOR”
Pazıları birleştirdiğiniz zaman Başbakanımızın, devlet idaresini sadece günlük şartları iyileştirmek olarak icra etmediğini gördük bir kez daha bu kongrede. Dünyada bizimle aynı etkileşim içinde olan insanlara Başbakanımızın nasıl sahip çıkıldığının yansımaları görüldü. Mısır yıllardır İsrail ile Filistin savaşında, İsrail'le dirsek temasını sürdürürken bugün Filistin'e sahip çıkma iradesini ortaya koyuyor. Bunun en büyük sebeplerinden bir tanesi dünyaya bunu haykıran Başbakanımızdır. İsrail'e barışmak için de üç şart ortaya koydu; özür, tazminat ve Filistin ambargosunun kaldırılması. Bunu ortaya koymak kolay değil. "One minute” diyerek Başbakanımız, İsrail'e resti çıktıktan sonra birçok ülkenin başına ciddi olaylar geldi. Ama Türkiye uluslararası arenada varlığını daha güçlü bir şekilde sürdürdü. Sebebi halkı olduğunuz zaman ve bunu ortaya koyacak iradeye sahip oluşumuz. Böyle bir durumda birçok ülke sizin peşinize takılır. Bu özgüvenden kaynaklanan bir sebeptir. Yabancı devlet temsilcilerinin Ak Parti kongresine gelip "Tayyip Erdoğan sadece sizin değil bizim de başbakanımız” demesi çok önemli. Allah bunu herkese nasip etmez. Böyle bir liderimiz varken, herkesin onun arkasından gitmesi gerekiyor. Filistin Devlet Başkanı çıktı, "Sizin atanızla bizim atamız aynı” dedi. Bosna-Hersek temsilcisi çok önemli bir şey söyledi; "Biz sizin kız kardeşiniz. Bize ve namusumuza sahip çıkıp, koruyun.”
Yani tarihsel bir süreç içerisinde baktığınız zaman insanlar sizden bir medet umuyorlar. Ben bunu sıradan bir kongre olarak değerlendirmiyorum. Lider bir tane o da Türkiye ve Recep Tayyip Erdoğan.
"SİLİVRİ'Yİ UÇURACAK KADROLARIMIZ VAR”
MKYK'ya giren çok yakın tanıdıklarım oldu. Çok da memnun oldum bu anlamda. Çünkü bu değerlerin siyasette önlerinin açılması lazım. Silivri'miz açısından Tülay Kaynarca gibi birinin yedek de dahi olsa orada algılanması, Başbakanımızın kadrolarının içerisinde yer alması Silivri siyasetinin, Ankara siyaseti üzerindeki etsinin en güzel göstergelerinden biri. MKYK'ya giren bölge milletvekillerimiz Prof. Dr. Mustafa Şentop ve Nurettin Nebati ile ilgili gelişmeler de bizim açımızdan çok umut verici.
Silivri'yi uçuracak anlamda kadrolarımız var. Bu benim en büyük kazanımımdır siyasette. Genç arkadaşlarımızın, hanımların siyasete girmeleri Silivri'de daha güzel işler yapılacağının göstergesi.”
Sevginar UYGUN/Esra TATAR
