Aramızdan ayrılışından bu yana 20 yıl geçmiş olmasına karşın halen fikirleri yaşıyorsa bir insan ölmemiş demektir. İleri görüşlülüğü, cesareti, gazetecilik ustalığı konusunda kendi döneminden o kadar ilerideydi ki bugün hala düşünceleri dünyamızı aydınlatıyor… Bu toplumun karanlıkta kalan gerçeklerini aydınlatmada halen bir rehber ise Uğur Mumcu, halen bizlere çok şey ifade ediyorsa değeri zamanla arttı demek ki…
Özlem ve sayıyla anıyoruz…
***
Bugün usta gazeteci-araştırmacı-yazar Uğur Mumcu haince katledilişinin 20. yıl dönümünde Silivri'de CHP'nin düzenleyeceği etkinlikte adını taşıyan meydanda saat:12.30'da anılacak. Mumcu'yu anmak üzere CHP ve sivil toplum kuruluş temsilcileri, meydanda toplanacak oradan da Atatürk Anıtı'na yürünecek ve basın açıklaması yapılacak.
CHP ayrıca aynı akşam saat 19.00'da ilçe merkezinde Cumhuriyet Gazete Yazarı Miyase İlknur'u konuşmacı olarak ağırlayacak.
GEÇMİŞ OLSUN
Silivri Kaymakamı Salih Keser, geçtiğimiz gün rahatsızlanmış. Dün görevinin başına dönen Keser'e geçmiş olsun ve acil şifalar diliyorum.
CEVAP HAKKI SIRASI
AK Parti İlçe Başkanı Metin Karakaş'ın ardından 1/5000'lik planlar ile ilgili görünen o ki Özcan Işıklar'a söz hakkı doğdu. Aslına bakarsanız sürece anlaşılmaz bir şekilde dahil olan Selami Değirmenci'nin de kayıtsız kalabileceği tarzda değil yaşanan gelişmeler.
"VAY BANA NELER YAPMIŞLAR DA HABERİM OLMAMIŞ!”
Eskiden okuma yazma bilmeyenlerin dilekçelerini belli bir ücret karşılığı arzuhalciler yazarmış.
Bir miras kavgasında köylünün birini dövmüşler. Adamda kasabadaki arzuhalciye gitmiş, "Beni dövdüler!” demiş ve bir şikayet dilekçesi yazmasını istemiş.
"Olur,” demiş arzuhalci, "Şimdi git öğleden sonra gel dilekçeni al.”
Sonra geçmiş daktilosunun başına, usta bir arzuhalcinin bütün hünerlerini kullanarak, en etkili kelimeleri seçerek başlamış yazmaya.
Köylü öğleden sonra gitmiş. Arzuhalci, onun parmak basarak onaylamasından önce yazdıklarını baştan sona okumak istemiş. Ne yazıldığını anlamasıymış derdi. Başlamış okumaya. Bir süre sonra köylünün hüngür hüngür ağlamaya başladığını görmüş.
"Ne oldu?” demiş.
Köylü bir yandan iki sıralı yaş döküyor, bir yandan da, "Vay bana neler yapmışlar da haberim olmamış!” diye ağıt yakıyormuş.
