Silivri'nin yıllardır en çok ses getiren derneklerinden ADD… Nilgün Karataş ve yönetimi ile yeni bir soluk kazanan yapının son bir yılı ve gelecek tasarılarını konuştuk.
ADD Silivri Şube Başkanı Nilgün Karataş ve Yönetim Kurulu Üyesi Şahin Dirik ile bir yıllık görevleri süresince gerçekleştirdikleri çalışmaları konuştuk.
“Salgın ve yasaklar nedeniyle fazla etkin bir faaliyet yapamadık. Atatürk'ü anlatacak bilirkişi seviyesinde olan kişileri buraya getirip özellikle çocuklar ve gençlerle buluşturmak isterdim. Toplantı yasağı olduğu için maalesef mümkün olmadı” diyen Karataş değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:
“AĞAÇLANDIRMA PROJESİ, YÖNETİMİMİZİN İMZASI OLACAK”
“Kitap projesi gerçekleştirdik. Bir okulumuzun ihtiyaç sahibi öğrencilerine kitap bağışında bulunduk. Bir başka okulumuzun Atatürk büstünü yeniledik. Beni en çok heyecanlandıran ağaçlandırma projemiz oldu. Süreç içinde belediye ile yapılacak olan protokollerimiz oldu, İBB'den ağaçların temini ve getirilme çalışmaları içinde olduk. Bu projenin alt yapısını hazırladık. Bu ağaçlandırma projesi, bizim yönetimimizin imzası olacak. “Burası ADD Silivri Şubesi tarafından ağaçlandırılmıştır” tabelası çok önemli. Bizden sonraki yönetimlere güzel ve kalıcı bir şey bırakacağız.
Sevginar SALİ: ADD'nin Silivri'deki fonksiyonunu nasıl tanımlıyorsunuz?
Nilgün KARATAŞ: Silivri'de genelde Atatürkçü görüşe yakın insanlar var. Fakat Türkiye'nin geneline baktığınız zaman Atatürk'e büyük saldırılar yapılıyor. Biz bekçisiyiz, takipçisiyiz. Hemen burada bir parantez açıyorum. Belediye bir köyümüze Atatürk büstü yaptırmış ve sosyal medyada paylaşmış. Fotoğrafın altına Atatürk'e olmadık hakaretler yorum olarak yapıldı. Volkan Başkanı aradık, sağ olsun hemen müdahale etti ve yorumları kaldırttı. Biz hemen yorum yapan kişiler hakkında suç duyurusunda bulunduk. Bunun Silivri'de veya başka bir yerde olması değişmiyor. Silivri'de genelde Atatürkçü görüşe sahip insanlar var ama aralarından böyleleri de çıkıyor.
Bizim görevimiz Atatürk'ü çocuklarımıza anlatmak, tanımalarını sağlamak, çünkü ders kitaplarından bile Atatürk'ü çıkardılar. Farklı bir boyuta gidiyoruz. Silivri, Kars, Ardahan, ADD'nin yeri hiç fark etmiyor.
“DÜŞÜNCE YAPIM VE HAREKETLERİM İDEOLOJİK”
Sevginar SALİ: Düşüncelerini özgürce ifade edebilen çok az insan kaldı. Bu kadar susturulmuşluk arasında Dernek Başkanı olarak sesiniz oldukça gür çıkıyor. Bu cesaretin kaynağı ne?
Nilgün KARATAŞ: Bu biraz da karakterle alakalı diye düşünüyorum. Düşünce yapım ve hareketlerim ideolojik. Mesleğimi de o şekilde yapıyorum. Mesleğimde para kazanmak ikinci planda. Kafa yapım neyse, orada bir haksızlık varsa ben o mağdurun sesi olurum. Hayatın her alanında böyle davranıyorum. Biraz muhalif bir yapım var. Mesleğin getirmiş olduğu bir özgüven de var. Bunu inkar etmemek gerekir. Ben düşüncemi özgürce söyleyebilmeliyim. Bunu kısıtlayacak hiç bir şey olmamalı. Arka plandaki menfaatler düşüncelerimi ifade etmeme engel olmamalı. Bundan dolayı sıkıntı yaşar mıyım, şu anda bilmiyorum.
“ÇYDD İLE AYNI YOLDA, GÖRÜŞ VE FİKİRDEYİZ”
Sevginar SALİ: Keşke bütün sivil toplum örgütleri düşüncelerini bu kadar özgürce ve bağımsız olarak ifade edebilse.
O zaman toplumda da bir sürü yanlış giden şey azalır.
Nilgün KARATAŞ: Aynı statüde olanlar sayılı. Kamu yararına dernekler bir elin beş parmağı kadar yok. ÇYDD ile aynı yolda, görüş ve fikirdeyiz.
“ATATÜRK'E GEÇMİŞTEKİ YILLARDAKİ GİBİ SAHİP ÇIKILABİLİNSE BİZİM SESİMİZİN ÇIKMASINA GEREK KALMAYACAK”
Diğer derneklerden bizim sesimiz biraz daha fazla çıkıyor. Bu da zaten Atatürk'ten dolayı. Atatürk, ortak değerse ve Türkiye buna önceki yıllarda gibi sahip çıkabiliyorsa bizim sesimizin çıkmasını gerektirecek bir şey olmayacak. Atatürk'e yapılan saldırılara, tepki veriyoruz.
ADD Yönetim Kurulu Üyesi Şahin Dirik: Türkiye'nin herhangi bir yerinde Atatürk'e hakaret edildiğinde, bütün şubelerimiz bir basın açıklamasında bulunuyor. Bu gibi olayların Silivri'deki insanlar tarafından da duyulması, bir araya gelinip bir şeyler yapılıyor olunması Atatürk düşmanları önünde aslında bir fren. Evet, Silivri'de Atatürkçüler çoğunlukta. ADD böyle kalınmasını sağlıyor. Azınlığın karşısında fren görevi görüyor.
Nilgün KARATAŞ: Tüm şubeler olarak hassasiyet gösterilmesi gereken konularda eş zamanlı basın açıklamaları yapıyoruz.
“ELEŞTİRİLERİN ÖNÜNE GEÇEBİLMEK İÇİN HİÇ BİR PARTİYE ÜYE OLMADIM”
Sevginar SALİ: Eskiden ADD'yi hep bir siyasi partinin “arka bahçesi” olarak addediyorlardı. Son dönemde bu konuda bir ayrışma seziyorum. Ne değişti?
Nilgün KARATAŞ: Göreve geldiğimiz zaman siyasi partilerin ilçe başkanlarını ve örgütlerini ziyaret ettik; AKP dışında. Bir parti ziyaretimizde bu eleştiriyi aldım. Bana göre şöyle, tabi ki benim bir siyasi görüşüm var ama dernek başkanı olarak hiçbir siyasi partiye üye değilim. Bu konuda birçok davet aldığım halde gitmiyorum. Bu eleştirilerin önüne geçebilmek için gitmiyorum.
“İŞ BİRLİĞİ TEKLİFİMİZE HİÇ BİR PARTİDEN YANIT GELMEDİ”
Biz ziyaret ettiğimiz siyasi partilere, Atatürk'ün ortak değerimiz olduğunu söyledik ve birlikte çalışmayı teklif ettik. Gençlerinizin ve kadınlarınızın telefon numaralarını bize verin, etkinlik yapacağımız zaman kendilerini çağıralım ve birlikte çalışalım dedik. Harman olsun, Türkiye gibi olsun. Hiçbir partiden cevap gelmedi.
Şahin DİRİK: ADD'yi bir partinin “arka bahçesi” olma konumundan bayağı bir uzaklaştırdığımızı düşünüyorum. Yönetimimizde farklı partilere mensup üyelerimiz var.
“ŞUBEMİZİ EĞİTİM ALANI HALİNE GETİRMEK İSTİYORUZ”
Biz ADD Şubemizi aslında bir eğitim alanı haline getirmek istiyoruz. Ekonomisi el vermeyip kurslara gidemeyen, düzgün eğitim alamayan çocuklarımıza ve gençlerimize, öğretmen olan üyelerimizden derneğimizde onlara ders verilmesi, bu alanda katkı bulunulması benim en büyük hayalim.
Edremit ziyaretimde oradaki şubede halk oyunları, plates kursuna kadar verilen eğitimlere hayran kaldım. Çok sosyal ve hareketli bir dernek şubesiydi. Bu benim de hayalim.
“SİLİVRİ ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCEYE UYGUN YAŞANAN BİR YER”
Sevginar SALİ: Atatürkçü Düşünce açısından Silivri'deki işleyişte sizi rahatsız eden bir şey var mı?
Nilgün KARATAŞ: Silivri, yaşam tarzı ve köken olarak da Atatürkçü görüşe sahip. Bu görüşe uygun bir şekilde yaşayan bir yer olduğu için Silivri'de bu anlamda bir eksiklik hissetmiyorum. Böyle bir yerde yaşamaktan dolayı çok şanslıyız. Bu konuda çok sıkıntı çeken yerler var.
“SİLİVRİLİLERİ AĞAÇ SAHİPLENMEYE DAVET EDİYORUM”
Sevginar SALİ: Son olarak ne söylemek istersiniz?
Nilgün KARATAŞ: Ağaçlandırma projemizle ilgili Silivrililere bir çağrıda bulunmak istiyorum. Bizim bağışlar ve aidatlardan başka bir gelirimiz yok. Ağaçlandırma projemizde kişi bazında içlerinden geçen bir bağış karşılığında herkese bir ağaç sahiplendiriyoruz. Bu ağaçları isimlendiriyoruz. Herkes bilsin ki orada bir ağacı var. Silivrilileri ağaç sahiplenmeye davet ediyorum. Ağaçlarını belirten bir sertifikayı bağışçılarımıza takdim ediyoruz. Derneğimizi de ayakta tutmak adına bağışta bulunmalarını arzu ediyoruz.
“ADD'YE SAHİP ÇIKIN, GÜN O GÜN”
Herkes ADD'ye sahip çıksın. Gün o gün. O gün geldi. Atatürkçü Düşünce Derneği'ne tüm Atatürkçülerin sahip çıkması gerekiyor. Eğer ADD de giderse Atatürk'e dair Türkiye'de zaten fazla bir şey kalmıyor.
