Geçen haftanın yerele etki edecek en önemli ulusal siyaset gelişmesi kuşkusuz İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in Haber Türk'te Fatih Altaylı'ya konuk olduğunda yaptığı açıklamalar oldu. Sözle ifade ettiklerinin ötesinde CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adaylığı ile ilgili yakmış olduğu işaret fişeğini söndürme çabası görülmeyecek gibi değildi. Akşener'in gönlünde Kılıçdaroğlu dışında bir aday yattığı aşikar. Buna rağmen CHP Lideri, Cumhurbaşkanı adayı olup hele bir de kazanamazsa Millet İttifakında yerel seçimler üstü ciddi bir çatırtı kopacağını kestirmek zor değil. “Yerel seçimlerde Silivri, İYİ Parti'ye mi, CHP'ye mi bırakılacak” sorgulamalarından sonra belediye başkan adayı sayısındaki artış olasılığını da hesaba katmak gerekir.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı adayı olmak istediği açık. Akşener'in gönülsüzlüğüne kadar kendi tabanından yarım ağız ya da sözde destek sunanlar ile ilgili sorun çözülmeli.
Siyaset ile memleket hesapları ayrıştığında memleket diyecek insanlara ihtiyacımız var.
Bu konu oldukça derin, şu kadarını bilelim; yönü kesin olarak tayin edilemese bile 2023 seçimleri 2024 ile ilgili büyük etkileşime gebe.
GİTMEDİĞİN, GİDEMEDİĞİN YER SENİN DEĞİLDİR
Silivri Belediyesi geçtiğimiz hafta da Beyciler ve Çayırdere'de yerli ve milli Sertifikalı Tohumluk Arpa dağıtımlarına devam etti. Bu programlar, tarımsal destek yönü bir yana, yerel yönetimin yaklaşımına ilişkin önemli doneler ortaya koyuyor. Seçimden seçime yapılan destekler, devamı gelmeyen süslü söylemler değil, yüz yüze ve periyodik olarak gerçekleştirilen, bir yöneten-yönetilen denklemi oluşturuldu. Birine bir söz verirsiniz bir daha kaç yıl sonra yüz yüze geleceğiniz belli olmaz unutulur gider. Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz'ın destek dağıtımları sürecinde, açılış ve farklı programlarda vatandaş ile sürekli temas halinde.
Sadece Belediye Başkanı halka dokunmuyor, onlar da Başkanlarıyla komşuları ile konuşur, dertleşir gibi sohbet ediyorlar. İstedikleri gibi, samimi bir diyalog kurma hali var. Yılmaz, iktidar serüveninde kadınlara yolun ta başında ciddi bir misyon yüklemişti. 4. Hizmet yılında koştuğu iktidarında bu işbirliğindeki sorumluluğu bir an olsun unutmadı, unutturmadı da. Teşekkür ettikleri gibi son köy ziyaretlerinde kadınların en yoğun talepleri yol çalışmaları ile ilgili oldu. Bir yeri ulaşılabilir ve tercih edilen kılan, bu özelliğini arttıran unsurlar arasında kolay, konforlu erişimdir. Fetih zamanlarında ele geçirilecek bölgelere önce yollar inşa edilirmiş; gitmediğiniz yer sizin değildir sözünün de bu süreçten esinlenerek günümüze kadar geldiği rivayet edilir. Evet, çok dağınık bir yerleşim alanına sahibiz ve geniş bir coğrafya, buna göre yetersiz kaynaklara sahibiz. Ancak çok da iyi idare ediliyoruz esasen. Yollar hususundaki ihtiyaçların da imkanlar ölçüsünde karşılık bulması beklentisini buraya not etmiş olalım. Tıpkı Başkan Yılmaz'ın, yol taleplerini dikkate aldığını belirtirken, “Önce üretim” vurgusu gibi.
Bu köy programları esnasında gerek STK, gerek muhtarlara, vatandaşlara kürsü kullandırma eğiliminin yararlarını da lütfen göz ardı etmeyelim. Hem bu kesimlerin kendilerini ifade etmeleri, hem de görünür ve bilinir kılınmalarının kuşkusuz çok seslilik, demokrasi ve hoşgörü kültürümüze değerli katkıları olacaktır.
Keyifli hafta sonları herkese...
