Her kazanç bir yönüyle kayıp, her kayıp bir yönüyle kazançtır aslında. Kazanırken kaybedenler, kaybederken kazananlar, zoru başarıp kolayda tökezleyenler olur mu? Olur…
Şöyle bir etrafı kolaçan ettim de neler işittim özet olarak aktarayım size de…
Cumhur İttifakı'nın Silivri Belediye Başkanlığını kazanma başarısında en büyük pay aday Volkan Yılmaz'ındı… ‘AK Parti ve MHP teşkilatlarına rağmen kazandı' demek istemiyorum ama öyle bir şey olduğunu savunanlara da hiç karşı gelemem doğrusu.
Yılmaz'ın Cumhur İttifakına kazandırdığı iktidarın başarılı şekilde inşa edilmesi ve sürdürülebilmesi için temsil ile doğrudan bağlı olduğu özellikle iki teşkilatın etkin olması, yerel yönetimin siyasi sorumluluklarını daha fazla yerine getirmesi gerekiyor. Yılmaz, ‘Seçimi bir başıma hallettim, belediyeciliği de kotarırım' deme şansına bu aşamada o kadar fazla sahip değil. Evet, kendi teşkilatlarından bulamadığı desteği diğer siyasi parti tabanlarından takviye edebilir ama ‘kendi ailesi' ile erişeceği güç potansiyeline yaşamsal anlamda ihtiyacı var. ‘Kan kalmadı, su verelim' ile iktidar, pardon; hayat kurtarılmaz! Mevcut koşullarda elinden geleni yaparak, ‘idare yeteneğine' yüklenip fazlasıyla güveniyor ama bir zaman sonra bu yeterli olmayacak, erkenden tedbir almazsa zarardan dönüşü de zorlaşacak!
Bir kulübe bile inşa etmeye kalksanız bu ekip işidir. Bir kentin geleceğine yön vermek ne kadar iyi olduğunu düşünürse düşünsün bir insanın tek başına yapacağı iş değildir. Bu sebepten başkanlar siyasi partilerden aday gösterilir, belediye başkan seçimleri ile yetinilmez bu işin ilçe başkanları olur, meclisi işler vs.
AK Parti, İBB'yi kaybettiğini, CHP de kazandığının kendi iç revizyonlarını bir an önce yaparak farkına varmalı, buna yönelik yeni stratejilerini ortaya koymalı.
Bunun dışında Volkan Yılmaz'ın yerinde olsam Silivri'nin her siyasi görüşten akil insanlarından, kanaat önderlerinden kendime bir heyet oluşturur, 3-4 ayda bir onlarla sohbet ederim…
Toplumun gerçeklerinden ve beklentilerinden kopmamak için Başkan Bey, daha geniş kesimlerinden temsilcilerle, göstermelik değil, etkili şekilde buluşmalı...
Karizma siyasette günü kurtarır ama bir kentin geleceğini inşa etmekte, başarı istikrarı hususunda çok fazla işe yaramaz...
1 YIL SONRA SELİMPAŞA, 5 SENE İÇİNDE KAVAKLI
Fenerbahçe Üniversitesi bu kez emin adımlarla geliyor…
Cuma günü Fenerbahçe Spor Kulübü Yüksek Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük, Yönetim Kurulu Üyesi Turhan Şahin, Fenerbahçe Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Ali Rıza Büyükuslu, Fenerbahçe Üniversitesi Mütevelli Heyeti Üyesi, Fenerbahçe Spor Kulübü Silivri Şubesi Genel Sekreteri Süleyman Gençoğlu ve Kulüp Yöneticileri Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz'ı ziyaret ettiler.
Medicana Sağlık Grubu; Fenerbahçe Kulübü'ne üniversite yatırımı konusunda sponsor oldu. MBA okulları ile eğitim sektörüne giren Medicana Grup, Fenerbahçe Kulübü ile yaptığı işbirliği ile Fenerbahçe Üniversitesini açarak eğitim alanında iddialı bir başlangıç daha yaptı.
Fenerbahçe Üniversitesi bu yıl Ataşehir'de eğitime başlıyor, bir yıl sonra Selimpaşa, beş yıl içinde de Kavaklı'da kulübe üniversite yatırımı için tahsis edilen alanda büyük bir yatırım planlaması söz konusu olduğu öğrenildi.
Planların gerçekleşme kısmı hususu fazlaca ülke koşullarına bağlı seyretmekle birlikte, umutlanmak için yeterli şartlara sahibiz.
Sadece eğitim değil sağlık yatırımları ile ilgili de güzel duyumlar söz konusu.
Hayırlısı olsun inşallah.
***
Üniversite yatırımlarının ilçemize zaman içinde daha kolay geleceği, alt yapı çalışmalarını gerçekleştirmeye yönelik sahip olduğumuz eksiklikleri hızla gidermemiz gerektiğini bu gelişme ışığında vurgulamakta fayda var.
İyi haftalar…