Kayıp kendine geldi...

Hem de fena gelmiş… Bu kadar zamanki sessizliği hayra alametmiş; en azından Hürhaber açısından, güzel veriler biriktirmiş Adil Sirkecioğlu… Ama AK Parti İlçe Başkan Adayı belirleme sürecine aday olan kişinin gözünden ziyade, onun dışındakilerin bakış açısıyla yaklaşıp, olayları değerlendirmiş. Biraz tek taraflı olmuş gibi geldi bana…
İlçe Başkanlığı ipten dönen Hüseyin Turan’ı özenle aldığı koruma kalkanı da takdire şayan… Turan’ı sevdiğini bilirdim de bu kadarını tahmin etmezdim… Öyle acımasız, katı yürekli görülmeye çalışıyor ama merhamet timsali Sevgili köşe yazarım…
Dilek Demiral, anlayışını değiştirmediği sürece AK Parti’de bugüne kadar gördüklerimizden daha farklı bir tablo ile karşı karşıya kalma olasılığımız çok düşük. Hatta bugüne kadar yaptıklarına bakarak aynı anlayışı sürdürerek yola devam etmesi, bundan sonrası hiç mi hiç işe yaramayacak. Turan’ın gelişine eyvallah, kendi gidişini isteyenlere rıza, tepeden yönlendirmeye harfiyen uymalar; Demiral dik duramadığı algısını desteklediği gibi bu konuda kendisine itimat etmekte kararlı olanların güvenini ziyadesiyle örselediği bir süreci geride bıraktı…
AK Parti’de heyecan ateşi yakılmadığı sürece tıpkı Türkiye genelinde Tayyip Erdoğan liderliği gibi Silivri’de de Özcan Işıklar’ın hakimiyetini izlemeye mahkumuz. Rakipsiz bir yarış hiç zevk vermiyor; kimse kusura bakmasın!
Şahsen ne genelde CHP’nin iktidar olmasını istiyorum, ne de yerelde AK Parti’nin. Ama CHP’nin genelde güçlü bir muhalefet olmasını canı gönülden arzu ediyorum, MHP de katkı sunarsa muhteşem olur. Yerelde ise AK Parti’nin çok güçlü bir muhalefet sergilemesi bence işimize gelen en iyi formül.
Dün bir yerde konuşuyoruz, AK Parti’deki son gelişmeler ışığında "Özcan Işıklar çok şanslı, hiç fazla bir şey yapmasına gerek yok aynen devam eder” dedi biri. Diğeri itiraz etti; "Hiç bir şey yapmasa da devam eder...” diye; bence biraz abartıya kaçsa da durumu, gidişatı aynen yansıtan bir tespiti ortaya attı.
Dilek Demiral var… Ama bir bakıma da yok gibi. Varlığını hissettiremiyor. AK Parti tabanında hakimiyet sağlamak bir yana (ki demokrasinin işlediği bir kongre süreci olsa seçilme şansı olmadığını herkes bilip, kabul ediyor…), Işıklar gibi usta bir manevra siyasetçisi karşısında hiç şansı yok. Keşke olsa… O zaman AK Parti için yerelde iktidar umudu olurdu, Işıklar’ın huzurunu kaçırtan, çalışma azmini kamçılayan bir durumdan söz edebilirdik.
Parti üst mercilerinin talimatlarına uyularak ilçe başkanı seçilebilir/atanabilir… Bunu gördük, öğrendik. Ama olunmadığını inşallah ikinci dönemde de ispat etmeye kalkmaz Demiral… Yazık olur ona da, AK Parti’sine de…
Ve yine de ne kadar işe yarar bilmiyorum ama söyleyeceğim; Demiral bir şeyler değiştirecekse (ki kaldığına göre az çok buna niyet etmiş olmalı) işe meclis üyelerinden başlamalı. Önce kendi seçilmişlerini ikna etmeli faydalı olabileceğine, başarmak üzere kaldığına… Aile içi sorunlar çözülmeden huzur ve mutluluk hayal...