Sevginar Sali

Kazan kazan modeli!

“Win-Win Approach” ya da kazan kazan yaklaşımı esasında her iki tarafın da kazandığı bir iletişim, anlaşma, yaklaşım biçimine verilen isimdir.

Tamamen zıt görüşlerin ve çatışmaların her iki tarafın da kazanç elde edeceği bir şekle dönüşmesini sağlayan ‘kazan kazan yaklaşımı' veya davranış biçimi sağlıksız iletişimin ve kötü sonuçlanacağı aşikar olan bir tartışmanın seyrini tamamen değiştireceği için en çok da iş dünyasında karşılaşılıyor. Ancak bu demek değildir ki kazan kazan yaklaşımını günlük hayatımıza, aile ve arkadaşlık ilişkilerimize hatta siyasette yansıtamayız…

Esas konuya gelmeden evvel başka bir şey anlatmak istiyorum… Silivri ve hatta siyaseti ile çok içli dışlı olmayan ama politik tecrübesi sağlam biriyle sohbet ediyoruz bayramda. Ülke haberleri üzerinden söz döndü dolaştı Silivri'ye ve MHP'li Belediye Başkanı, Cumhur İttifakına geldi. Tek taraflı yaklaşımda ve işin çok içinde olunca ıskaladığımız ya da kanıksadığımız bazı şeyleri dışardan bakan gözler daha net görebiliyor malum…

Genel iktidarda AK Parti, ittifak ortağı MHP, İstanbul'da CHP ve Millet İttifakı, İBB'de MHP Grup Sözcülüğü, “İmamoğlu ayrım yapmıyor…” tespiti eşliğinde “Ne kadar güzel denk gelmiş Silivri kazanmış” diyerek özetledi konuyu görüştüğüm kişi.

Siyasi ayrıntıları çok bilmiyor diye düşünürken “Ama Volkan Yılmaz da işini takip etmese yine bu kadar çok hizmet almazdı Silivri…” diye ekledi.

Yılmaz'a oy vermediğini ama tekrar aday olursa verme kararlılığını da belirtti bu arada.

“Kazan kazan' modeli demiştik… Silivri Belediyesi olarak Volkan Yılmaz'ın dağıttığı misal (çok daha fazla dağıtılıyor…); 100 balya samana, CHP'lilerin sürece sunduğu 3-5 balya dahi yetti… Silivri'nin kazandığı noktada aykırılık ya da kendi siyasi kaygılarının peşine düşmek yerine doğrunun yanında saf tutmak siyaseten aranan, az bulunduğu için pek kıymetli olandır.

Melih Yıldız'ın bir; en sert kavgalarda bile muhafaza ettiği etik duruşu, ikincisi; bu siyaset üstü haklı olanın yanında yer almak vaziyeti: adının önünde yazdırdığı en kıymetli unvanlar olarak hafızalara yazıldı bile. Toplumun önde gelenleri ve de siyasetçiler böyle şeyler; dayanışmayla örnek olmalı.

Yıldız ile birlikte Ersin Taşkın ve Metehan Gürsu'yu da Belediyenin saman kampanyasına sundukları katkı için ve daha çok da siyasi nezaket, hoşgörü ve toplum çıkarları adına dayanışma ruhunun güzelliğine inancı tazelediklerinden teşekkürler ve tebrikler.

  1. Hizmet yılında Volkan Yılmaz'ın, seçim vaatlerinden birini daha ne ölçüde hayata geçirdiğine de bakabiliriz bu misal üzerinden. “Çok farklı kesimlerden insanlar Silivri için el ele tutuşacak” demişti…

Daha ne olsun…

 

 

 

YORUM YAP